"أكره أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • nefret ediyorum
        
    • istemem
        
    • istemezdim
        
    • nefret ederim
        
    • istemiyorum
        
    • etmekten nefret
        
    • hoşuma gitmiyor
        
    • sevmem
        
    • hiç hoşlanmıyorum
        
    • nefret etsem
        
    Ayrılmaktan nefret ediyorum. Bir daha ne zaman görüşürüz bilememekten. Open Subtitles إننى أكره أن يتوقف ذلك فمتى سنحصل عليه مرة أخرى
    Sana bunu yaptırmaktan nefret ediyorum, ama yaşlı bacaklarım artık çok yorgun. Open Subtitles أكره أن تبحثى و تحملى لى لكن كما ترين أن ساقاى متعبان
    Sana sıkıntı çıkarmak istemem John ama seni yormaktansa yaşananları kendim yazdım. Open Subtitles أكره أن أرهقك جون وحتى لا أتعبك فكرت بأن أكتب لك ما
    Bunu bozmak istemem ama, o oda benim egzersiz odam olacak. Open Subtitles أكره أن أقطع ذلك عليك ولكن الغرفة ستكون غرفة تمرينات لي
    Fester Amca ile aynı fikirde olmayı hiç istemezdim ama bence Lana Paris'e sadece Mona Lisa'yı görmeye gitmiyor. Open Subtitles أكره أن أتفق مع العم فيستر هذا و لكنني لا أعتقد أن لانا ذاهبة إلى باريس فقط لترى الموناليزا
    Yanlış bir hareket yapma. Şiddet kullanmak zorunda kalmaktan nefret ederim. Open Subtitles لا تقم بأى حركات مفاجئة أكره أن أفعل أى شيء أحمق
    Mamacita sadece haftada üç gün geliyor ve ona bulaşık çıkarmak istemiyorum. Open Subtitles ماماسيتا تأتي ثلاث مرات في الأسبوع و أكره أن أترك فوضى لها
    Sormaktan nefret ediyorum ama yarın yine faturaları toplar mısın? Open Subtitles أكره أن أسال، لكن أيمكنك أن تجمع الفواتير مرة أًخرى؟
    Kaptan, bunu söylemekten nefret ediyorum... fakat yanlış adamı yakalamışsın. Open Subtitles أكره أن أقولها أيها القائد لكنك تتحدث مع الرجل الخطأ
    Dinle, bundan nefret ediyorum bunu hastalarım yaptığında da nefret ediyorum ama avukatımdan bir haber aldığında beni aramasını istedim. Open Subtitles انظري، أكره أن أفعل هذا أكره عندما يفعل مرضايَ هذا لكني قلتُ لمحاميَّ أن يتّصل بي ليخبرني بشأن جلسة الاستماع
    Burada, ıssız bir yerde saplanıp kalıp, hiçbir şey yapamamaktan nefret ediyorum. Open Subtitles أكره أن أبقى هنا في مكان مجهول لا أقدر على فعل شيء
    Hayalini mahvetmek istemem ama, eğer evler bu kadar küçük yapılırsa, Open Subtitles أنا أكره أن اثقب فقاعتك ولكنك اذا بنيت البيوت بهذا الصغر
    Hiç kimsenin öyle bakmasını istemem. Özellikle de alışveriş yaparken. Open Subtitles اللعنة أكره أن أري ذلك وخاصة علي وجه بائع التجزئة
    Rütbemi hatırlatmak istemem ama Adalet Bakanlığı benim yetkime giriyor. Open Subtitles أكره أن أسحب شارتك لكن وزارة العدل هي سلطتي القضائية
    Bu kadar açık konuşmak istemezdim, ama durumu kabul etmek lazım. Open Subtitles أكره أن أكون وقحاً في هذا و لكن دعنا نواجه الأمر
    Seni hayal kırıklığına uğratmak istemezdim ama bileğindeki bıçağı aldığını gördük. Open Subtitles أكره أن أخيب أملك، ولكننى رأيتها تأخذ السكين الذى فى كعبك
    Seni hayal kırıklığına uğratmak istemezdim ama bileğindeki bıçağı aldığını gördük. Open Subtitles أكره أن أخيب أملك، ولكننى رأيتها تأخذ السكين الذى فى كعبك
    Ve herkes bilir ki doğum günümde çalışmaktan nefret ederim! Open Subtitles و الجميع يعلم إنني أكره أن أعمل في عيد ميلادي
    Bak, ben para istemekten nefret ederim ama cüzdanımı yanlış yere koymuşum galiba. Open Subtitles اسمع، أنا.. أكره أن آخذ نقوداً من أحد، لكن يبدو أنني أوقعت محفظتي.
    Kısa tanışıklığımıza hürmeten kabalık etmek istemiyorum ama hiç bozuğunuz var mı? Open Subtitles أكره أن أطلب ذلك منكِ ، بالرغم من معرفتنا القصيرة هل لديكِ بعض الفكة ؟
    Sana iltifat etmekten nefret ederim, biliyorsun değil mi Wendy? Open Subtitles حسـنا ويندي تعلمين أني أكره أن امدحك لانك تستطيعين صحيح
    Bunu söylemek hoşuma gitmiyor millet ama bu ilişiğimizi kesmekten kaçınmakla ilgili. Open Subtitles أنا أكره أن أقول لكم هذا و لكن كان ذلك ليتجنب القطع
    Bakın çocuklar, özür dilerim. İtirafları sevmem ama bu sefer haklı. Open Subtitles أنا آسف، أكره أن أقر بذلك لكن هذه المرة إنه محق.
    Avans için her zaman kapını çalmaktan hiç hoşlanmıyorum ama kazandıklarım da buhar olup uçuyor. Open Subtitles أعذرنى أكره أن أطلب الدفع مقدماً طوال الوقت ولكن ظروفى ليست على ما يرام
    İtiraf etmekten nefret etsem de seni de özledim. Open Subtitles و أكره أن أقر بذلك، لكن لقد أفتقدتك أنت أيضاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more