| Kwame Nkrumah, Nyerere, Kenyatta, bazıları da Idi Amin dedi. | TED | كوامي نكروما ونيريري ، كينياتا -- أحدهم ذكر عيدي أمين. |
| Sana hürmet ediyoruz, Brian, ve Allah'a, Babamıza. Amin. | Open Subtitles | ليتمجد أسمك براين, وأسم الرب إلهنا, أمين |
| "Yorulduğun zaman da... "üstüne çıkıp işimi göreceğim... "'Amin' diyecek vaktin kalmayacak." | Open Subtitles | وعندما تتعبين, سأصعد وأضاجعك قبل أن تقولي أمين |
| Kart sahibi dürüst ve güvenilir bir kişidir. Kendisine bir iş verilirse minnettar kalırız. | Open Subtitles | حامله شخص أمين ومحل ثقة سيكون جديرا باي عمل يقوم به |
| Bu da Dave Early, Ulusal Birliğin sayman Sekreteri. | Open Subtitles | وهذا ديف أيرلى سكرتير أمين الصندوق المحلى. |
| Amin Akram'den 3 yaş daha büyüktür. | Open Subtitles | أمين يكبر أخته أكرم بسنتين هو يساعد أخته أكرم في دروسها |
| Tanrı seni kutsasın, affetsin ve hayat bağışlasın. Amin. | Open Subtitles | فليغفر الله لك ويرحمك ويمدك بالعمر الطويل ، أمين |
| Efendimiz İsa sevgisiyle bu dünyadan götürmesidir, Amin. | Open Subtitles | الميت والمعيشة الذين كانوا في المسيح ربنا أمين. |
| Grand Central dışında Amin ikizlerinden birinin olduğu görüntüleri inceliyorum. | Open Subtitles | تمشيط من خلال لقطات وجدت واحد من التوائم أمين خارج محطة غراند سنترال |
| Babanla, annenle vesaire ile birlikte cehenneme git. Amin. | Open Subtitles | اذهب للجحيم مع أبوك وأمك إلكترا, أمين |
| Otur yerine ve uçuşun tadını çıkar, Idi Amin. | Open Subtitles | لا تفهمه؟ إسترخ وتمتع بالرحلة عيدي أمين |
| -...hayat ışığına erişecektir. - Amin. Amin. | Open Subtitles | لأننا نملك النور في حياتنا أمين |
| Amin sürgünde olduğu Suudi Arabistan'da 1 6 Ağustos 2003'te öldü. | Open Subtitles | مات (أمين) في المنفى بالسعودية في الحادي عشر من أغسطس 2003 |
| Bütün bu kural ve kanunlara rağmen, ...Bristol'da dürüst bir denizci kalmamış ! | Open Subtitles | ومع كل هذا الأخذ والرد إلا أنه لا يوجد بحار أمين في كل مرفأ بريستول |
| dürüst davranacağım, ben buna daha fazla dayanamayacağım çünkü bu tür şeylere alışık değilim. | Open Subtitles | ساكون أمين معك ،انسة, لا استطيع ان اتحمل اكثر من هذا . فقط انني لم اعتاده ، هذا كل شيء. |
| Bay Smith, dürüst bir adamın böyle aptal olması beni şaşırtıyor. | Open Subtitles | سيد سميث أنه بزعجنى أن رجل أمين يصبح احمقاً |
| Çoğunluk bizden olmasına rağmen, diğerlerinin ne yapacağı belli olmaz diye her vagona bir Sovyet Sekreteri atadık. | Open Subtitles | ونتيجة الإنتخابات العامة، ستكون طي الكتمان، سنعيين أمين سوفيتي لكل مقطوره |
| Emin, bir süre sonra bu olayın olduğundan bile şüphe etmeye başladı. | Open Subtitles | و سرعان ما بدأ أمين يشك أن كل ذلك لم يحدث مطلقا |
| Ben mali işler müdürü değilim. Sen ne yap, biliyor musun? | Open Subtitles | انا لست أمين الصندوق هل تعلم ماذا يجب أن تفعل ؟ |
| Amen, olay yerindeki muhabirimiz olman için sana ödeme yapmak istiyoruz. | Open Subtitles | أمين,نودُ أن ندفع لك لكي تكون مراسلنا على الأرض. |
| Âmin. | Open Subtitles | -أمين -أمين أمين. |
| Burası senin için gerçekten güvenli değil, değil mi? | Open Subtitles | هو هَلْ حقاً لَيسَ أمين لك هنا، أليس كذلك؟ |
| Bu aşırı derecede ahlaklılık içinizden birinin kütüphaneci olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | هذه النبرة الأخلاقية المتملّقة تنُمّ عن كون أحدكم أمين مكتبة. |
| "Hırsızlarda kumsala gelir... Eşyalarınızı güvende tutun." | Open Subtitles | اللصوصُ أيضاً يأتون إلى الشاطئِ إحتفظْ بأغراضك في مكان أمين |
| Camerlengo burada sadece bir rahiptir, bir önceki papa'nın özel yardımcısıdır. | Open Subtitles | أمينالخزانةمجردكاهنهنا, كان أمين خزانة البابا السابق. |
| "Sandıkların %65 açıldı ve bu duruma göre veznedar Zajac 6 puan önde götürüyor." | Open Subtitles | بعـد إستـلام 65% مـن التصـويـت أمين الخزنـة (زاجك) متفوق بـ 6 نقاط |