"أنا أفهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • anlıyorum
        
    • Anladım
        
    • biliyorum
        
    • anlarım
        
    • anlayabiliyorum
        
    • Anladığım
        
    Sizi anlıyorum hanımefendi fakat benim işimde çok riskli birçoğunu taşıyabilsem bile. Open Subtitles أنا أفهم ذلك سيدتي ولكن مجال عملي محفوف بالمخاطر ولقد خاطرت كثيراً
    Dünyayı anlıyorum ama neden bu şekilde olduğuna anlam veremiyorum. Open Subtitles . أنا أفهم العالم . لا السبب فيما هو عليه
    William'ın seni neden sevdiğini anlayabiliyorum ve dahası seni neden bırakamayacağını da anlıyorum. Open Subtitles أنا أفهم لماذا ويليام معجب بك جدا ولهذا لا أريد أن أتركك تذهبين
    Yorumum şudur: Anladım ki optimist olanlar kesinlikle pesimistlere göre daha çok yaşıyorlar. TED وهو، أنا أفهم أن المتفائلون يعيشون أكثر بكثير من المتشائمين.
    Neden böyle hissettiğini biliyorum, ve anlıyorum, ama hediyenden vazgeçemezsin. Open Subtitles أناأفهملماذاتشعرينبهذه الطريقة. و أنا أفهم ، لكن لا يمكنك أنتفقديالإيمانبهبتك.
    Tepeden inme yontulmamış bir oduna karşı oluşan düşmanlığını anlıyorum. Open Subtitles أسمعي أنا أفهم عداوتك مع حزمة الحطب الجديدة التي تجلب
    anlıyorum, biraz ev hasreti çekiyorsun ancak saat sabahın 3'ü. Open Subtitles أنا أفهم انت تشعر بالحنين للمنزل لكن انها الثالثة فجرا
    anlıyorum ama, sabretmek şu anda benim için bir seçenek değil. Open Subtitles كلا، أنا أفهم لكن الصبر ليس أحد خياراتي في الوقت الراهن
    Şu an kırgın ve sinirlisin. anlıyorum, bunları ben de yaşadım. Open Subtitles أنت مجروح وغاضب الآن أنا أفهم ذلك ، لقد مررت به
    Şimdi o lokantada neden arkadaşlarından ve ailenden uzak şekilde tıkılıp kaldığını anlıyorum. Open Subtitles أنا أفهم الآن لماذا تبقين في المطعم بعيداً عن أصدقائك بعيداً عن عائلتك
    anlıyorum ama bazı şeyler değişir değiştiklerinde, karşılığını ödemeye hazırdır. Open Subtitles أنا أفهم لكن الأمور تتغير وحين تتغير تدفع لتكون مستعداَ
    - o öğle yemeği için. - anlıyorum genelde öyleymiş. Open Subtitles . هذا طعام للغداء ، أنا أفهم أنه عادة كذلك
    anlıyorum ki Alec'i Arkı yok etmesi için ikna eden sensin. Open Subtitles أنا أفهم أنك العبقرية التي أقنعت أليك بأن يدمر مشروع القوس
    Özgür düşünceleri olanların neden patron gibi dolaşmak istemediklerini çok iyi anlıyorum. Open Subtitles أنا أفهم أن أولئك المستقلين فكرياً لا يحبون أن يكونوا تابعين لأحد
    Endişelerinizi anlıyorum ama savaş başlatmak ihtiyacımız olan en son şey. Open Subtitles أنا أفهم مخاوفكم، لكن آخر شيء نحتاجه الآن هو بدأ حرب.
    Ayrıca bu çekimin senin için ne kadar önemli olduğunu da anlıyorum. Open Subtitles أنا أفهم أيضا كم هي مهم جلسة التصوير هذه بالنسبة لك اليوم
    Endişelerinizi anlıyorum, Binbaşı Kulkov ama Stalin başka işlerle uğraşırken, Amerikalılar güvenliğimi sağladı. Open Subtitles أنا أفهم مخاوفك، والرائد كولكوف، لكن الأميركيين يضمن سلامتي بينما كان ستالين مشغولة.
    Ağzımı kapalı tutmam gerektiğini Anladım. Hepsi bu sanırım. Open Subtitles أنا أفهم بأنّه عليّ إبقاء فمي مُغلقاً هكذا يبدو الأمر
    Anladım, ama neden polis değil de, beni aradın? O bir deli! Open Subtitles أنا أفهم بأنها تقتل الناس اذن لماذا تتصل بي وليس بالشرطة؟
    Şöhretin ne kadar geçici olduğunu herkesten daha iyi anlarım ben. Open Subtitles أنا أفهم أكثر من أي أحد مدى ماتكون الشهره لحظة عابره
    Sesinden Anladığım kadarıyla, bu yaptıkları senin için önemli şeyler. Open Subtitles أنا أفهم من نبرة صوتك أن هذه الاشياء مهمة لكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more