"الأوروبي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Avrupalı
        
    • Avrupa
        
    • Avrupai
        
    • AB
        
    • Euro
        
    • European
        
    Senin, benim ve Amerikalı'nın tercih ettiği araba Avrupalı Focus'tan çok daha yavaş. Open Subtitles السيارة التي أنت، لي، وأمريكا كل تفضل أبطأ الكثير جدا من التركيز الأوروبي.
    Belediye mühürlerinin Avrupalı dengi hanedan armasıdır TED المكافئ الأوروبي لطابع البلدية هو معطف مدينة الأسلحة،
    Muazzam bir rakam gibi duruyor, fakat Avrupa Birliği'nin nüfusu 550 milyon yani her 2 milyon Avrupalı başına bir mülteciden söz ediyoruz. TED يبدو العدد ضخما، ولكن يبلغ عدد سكان الاتحاد الأوروبي قرابة 550 مليون شخص، مما يعني أننا نتحدث عن شخص على 2000 شخص أوروبي.
    Yani tersi istikamette bir ilerleme var: Daha kapalı sınırlar, daha az işbirliği ve belki Avrupa yapısının farklı bölümlerinin bazılarında ayrılmalar bile olabilir. TED بل على العكس ، فهي ذات حدود أكثر إنغلاقاً و أقل تعاوناً ، بل و حتى قد تخرج عن بعض الأجزاء المختلفة للبناء الأوروبي
    6 Avrupa ülkesinden temsilciler Avrupa Birliği'ni kuracak anlaşmayı imzalamak için Roma'ya gelmişlerdi. TED ممثلون عن ست دول أوروبية جاؤوا إلى روما لتوقيع ميثاق انشاء الإتحاد الأوروبي
    Sen başlattın! Avrupai görünüşün çok mu hoşuma gitti? Open Subtitles حسنا, انتي الي بدأتي الأمر بدأً بالمظهر الأوروبي
    Avrupalı dostum, Rusya'yı ziyarete gelmişsin. Open Subtitles هذا هو صديقي الأوروبي. من المفترض بأنّه يزور روسيا
    Herkes bu Avrupalı süprüntüde ne buluyor? Open Subtitles هل يمكنكِ أن تخبريني ما الذي يعجبهم في هذا الحثالة الأوروبي ؟
    Batı'daysa bu hayvan onları ilk teşhis eden Avrupalı olan Pere Deivid'in Geyiği olarak bilinirler. Open Subtitles في الغرب، نعرفه ك أيّل ديفيد، بعد الأوروبي الأول لوصفه
    Hayır, görüyorsun, siz normalde Avrupalı eski ajan hareketlerinizi yapmak için dışarıdasınız. Open Subtitles كلا، أترى، عادتاً تكون بعيداً عن عملك التجسسي الأوروبي
    Sen birilerini arayan Avrupalı bir polismişsin. Open Subtitles أنت الشرطي الأوروبي الذي كان يبحث عن بعض رجال المافيا
    Sadece Avrupalı kanadında bir soda döken yaşlı adam vardı. Open Subtitles مجرّد رجلٌ مسن سكب الصودا في الجناح الأوروبي
    Bu da yeni spor merkezi, 350 milyon sterlin değerinde rejenerasyon projesinin tam ortasında, Avrupa Birliği tarafından finanse ediliyor. TED وهذا هو المركز الرياضي الجديد مشروع تجديده قيد العمل يكلف حوالي 350 مليون جنيه ويجرى تمويله من قبل الاتحاد الأوروبي.
    Bakanlıktan ve Avrupa Birliğinden soruşturmayı kapatmamız için baskı alıyoruz. Open Subtitles إن الوزارة والإتحاد الأوروبي تضغطان علينا للتخلي عن هذا التحقيق
    İşin aslı, akşam okuluna gidiyorum. Aldığım derslerden birisi de Avrupa tarihi. Open Subtitles حسناً، الحقيقة هي أنّي آخذ فصولاً ليليّة، أحدهم يتحدّث عن التاريخ الأوروبي.
    Ama ABD ve Avrupa Birliği Ruslara karşı ambargoyu artırdılar çünkü Ukrayna'yla uğraşıyorlardı. Open Subtitles ولكن الولايات المُتحدة والاتحاد الأوروبي قاموا بفرض عقوبات عليهم بسبب عبثهم في أوكرانيا
    toplu göç raporları ve sahil şeridi binlerce deniz hayvanı arasından Avrupa sahil şeridi boyunca öncüler gibi görünüyor tutulmaya. Open Subtitles تقارير عن هجرات جماعية وتمضي بأتجاه والألاف من الحيوانات البحرية على طول الساحل الأوروبي يبُد ان تكون نذور لأجل الكسوف
    Ve bunu hiç bir yerde Avrupa Birliğinde olduğundan daha açık biçimde göremeyiz. onun 27 üye ülkesi 23 resmi dil konuşur. TED ونحن الآن نرى هذا بوضوح في الإتحاد الأوروبي الذي تتحدث الدول أعضاؤه السبعة والعشرون 23 لغة مختلفة.
    Avrupai zarafet ile Amerikan girişimciliğinin mükemmel evliliği. Open Subtitles إنه التزاوج المثالي بين الرقي الأوروبي و الإقدام الأميركي
    Affedersiniz, Avrupai köpük sesi duyduğumu sandım? Open Subtitles آسف, ظننتُ أني سمعت تدفق زبد على النمط الأوروبي
    AB bizi desteklediği için ama henüz Euro bizi kirletmedi. Open Subtitles لإننا مدعومين من الإتحاد الأوروبي ولكننا لم نلطخ اليورو بعد
    A a serpent of European folklore... Open Subtitles مثل الرواية ذات الجزئين "ميلوسينا" الثعبان من الفولكلور الأوروبي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more