Ama son altı aydır adamımız cesetleri, ekmek kırıntısı gibi bırakmış. | Open Subtitles | لكن الشهور الـ6 الأخيرة، الرجل كَانَ يتَرْك الجثثِ مثل فتاتِ الخبزِ |
Donanma Terörle Mücadele istihbaratında son birkaç aydır sızıntı oluyordu. | Open Subtitles | إستخبارات البحرية المضادة للإرهاب عانت من تسريب خلال الشهور الماضية. |
Yaşadığınız zamanlar sizi zeki kıldıysa, önümüzdeki aylar sizi dahî yapacaktır. | Open Subtitles | إذا كانت تلك الأوقات جعلتك حاذقاً الشهور القادمة قد تجعلك عبقرياً |
Dönmesinden aylar geçtikten sonra dikkat çeken detaylardan hatırladığı oldu mu? | Open Subtitles | في كل تلك الشهور بعد عودتها هل تذكرت أي شئ آخر؟ |
Önümüzdeki aylarda birkaç önseçim var, yani kağıt üzerinde bir zafer konuşması değil. | Open Subtitles | لدينا الكثير من الاساسيات فى الشهور القادمه لذا .. فعلياً ليس خطاب نصر |
-Son altı ayda üçe misli bir artış mı var? | Open Subtitles | في الشهور الستة الأخيرة ، زيادة بمقدار ثلاثة أضعاف ؟ |
Üç aydır, kayıt dışı olarak ortada dönen bu istihbaratları takip ediyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أتعقب نشاط إستخباراتي، في الشهور الثلاث الماضية، بشكل غير رسمي |
Ben de son üç aydır, her gün biraz aşırıyordum. | Open Subtitles | لذا كنت أتسلل قليلا كل يوم لمدة الشهور الثلاثة الماضية |
Ben de son üç aydır, her gün biraz aşırıyordum. | Open Subtitles | لذا كنت أتسلل قليلا كل يوم لمدة الشهور الثلاثة الماضية |
Bu günler haftalara, haftalar aylara döner ve kısa sürede bu aylar çabalarınızın pek azını görünür kılan yıllara ulaşır. Şarkı yoktur. | TED | وهكذا تصبح الأيام شهورا والشهور سنينا، وعما قريب تصبح الشهور سنينا مع القليل جدا مقابل مجهوداتك، لا أغاني تُذكر. |
Burada, duruşunuz ve sağa sola salınışınızı gözlemleyen sihirli bir halı var ve bu halı aylar içinde duruşsal salınımınızdaki değişimleri izliyor. | TED | إذن فلدينا هذه السجادة الصغيرة التي ترينا مدى إتزان الجسم أثناء المشي, و التغيرات التي تحدث له على مدى عدة الشهور. |
Bunu aylar ve yıllar zarfında gördük, sadece bizim şirketimizde değil diğer şirketlerde de. | TED | لقد لاحظنا ذلك عبر الشهور ثم السنوات، ليس في شركتنا فقط، بل لدى شركات أخرى أيضًا. |
Bu buzullar, yaz boyunca kurak aylarda ürün yetiştirilen toprakların sulanmasına yardım ediyor. | Open Subtitles | هذه الأنهار الجليدية تشكل الجداول الصيفية أثناء الشهور الجافة والتي تستخدم لريّ المحاصيل |
Bu hareket önümüzdeki aylarda yeni bir başkan seçimini tetikledi. | Open Subtitles | التحرك يسبب إنتخاب خاص لتنصيب عمدة جديد في الشهور القادمة. |
Son aylarda yaşanan onca şeyden sonra çocuklarıma ne diyeceğim ben? | Open Subtitles | بعد كل ما حدث في الشهور القليلة المْنصرمة ماذا أخبر لأولادي |
Son 6 ayda cebimden ne kadar çıktığını biliyor musun? | Open Subtitles | تَعْرفُ كَمْ أَنا خارج مِنْ الجيبِ في الشهور الستّة الأخيرة؟ |
Gectigimiz birkac ayda muhtesem restoranlarda yemek yiyip caz kuluplerine gidip, muhtesem filmler izleyip cok guzel sarkılar dinledim. | Open Subtitles | لست أدري، في الشهور المنصرمة أكلت في مطاعم فاخرة وذهبت إلى نوادي موسيقية وشاهدت أفلاماً رائعة سمعت موسيقى جميلة |
Şimdiden son dört ayı unutmaya başladım. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشْعرَ الشهور الأربعة الأخيرة التَرْك. |
Sevgilerini gönderdi, ve neden Aylardır ona yazmadığını bilmek istiyor. | Open Subtitles | ترسل حبها، و تسأل لم لم تراسلها كل هذه الشهور |
Bana şimdi son 3 aylık dokuz bin dolar ödeyeceksin. | Open Subtitles | لا، ستدفع الآن تسعة آلاف مقابل الشهور الثلاث المنصرمة |
- Ama O Aklın Yitirdi, aylarca Öylece Yatakta Uzandı- Lucy... | Open Subtitles | كل ما كانت تفعله طوال هذه الشهور هو الإستلقاء على سريرها |
Evet, bence ilk birkaç ayın biraz sarsıcı olması oldukça normal olacaktır. | Open Subtitles | وأعتقد أنه ربما كانت الشهور الأولى مهزوزة إلى حد ما |
Bunca aydan sonra bana döndüğüne nasıl emin olabilirim? | Open Subtitles | كيف كان لي أن أعرف بأنك كنت ستظهر بعد كل هذه الشهور ؟ |
Görev yerine varana kadar geçecek ayları saymıyorum. | Open Subtitles | ليست متضمنة الشهور التى ستقضيها للوصول إلى قاعدتك |
O yüzden, her konuda anlaşıncaya kadar... birkaç ay bekleyelim istiyorum. | Open Subtitles | لهذا أريد هذه الشهور القليلة إلى أن نتفق على معنى الأمور |
Ben üç yıl hapiste yattım o da 18 ayını hastanede geçirdi. | Open Subtitles | فعلت هذا منذ ثلاث سنوات وهو صرف الشهور الـ 18 التالية في المستشفى |
Birkaç ayımı denizde geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت الشهور الماضية في الصيد بصنارتي |
Gerçi, geçen ayların kirasını kar kürüyerek ödedi. | Open Subtitles | بالطبع ، لقد قام بجرف الجليد لدفع إيجار الشهور الماضية |