"المثالي" - Translation from Arabic to Turkish

• kusursuz
• ideal
• harika
• mükemmel bir
• uygun
• tam
• örnek
• güzel
• doğru
• en iyi
• en mükemmel
• muhteşem
• tipik
• ideali

Bilmem farkında mısın ama kusursuz düğünle ilgili fikrim değişip duruyor.
حسناً، ربما لم تلاحظ، لن فكرتي بشأن الزفاف المثالي مازالت تتغير

Bu sınavlardan her birini kusursuz bir şekilde gerçekleştiren kişinin Nirvana'ya ulaşacağına inanıyordu.
اي شخص يُمكنه ايجاد المسار المثالي مُتواجداً عبركلواحدمنهذهالاختبارات انه يحاول تحقيق السعادة القصوى

Ellie'ye katılıyorum. Val bence de bu proje için ideal.
انا اتفق مع الي واعتقد انه المخرج المثالي لهذا المشروع

Senin yaşlı adamın ideal bir dünya hakkında konuşup duruyordu.
لا تكن سخيفا والدك كان دائما يثرثر عن العالم المثالي

Gökyüzünden mükemmelliğiyle inen harika, mükemmel nesneyi sağlayan da kesinlikle budur.
إنها تمامًا عن ذلك الشيء الجميل المثالي الذي يتنزل علينا بكمال.

Bu 21. yüzyılın teknolojisi ile şaman bilgeliğinin mükemmel bir evliliği olur.
هذا هو التزاوج المثالي بين الطب التقليدي عندهم وتكنولوجيا القرن الواحد والعشرين.

Sadece şu anda eve gelmek için uygun bir zaman olduğunu sanmıyorum.
حسنا، لا أعتقد أن هذا الوقت المثالي فحسب لك للعوده الى البيت

İyi ile kötüden ideal birlikteliği, kusursuz silahı çıkarmak için.
‏‏لخلق السلاح المثالي. ‏التزاوج المثالي ما بين الخير والشر. ‏

Eskiden zor bir toplantı öncesinde kusursuz lider rolüne bürünürdüm.
قبل ذلك، إذا كان الاجتماع صعبًا، كنت أرتدي قناع القائد المثالي.

kusursuz aşk hayatı -- kusursuz kolye ve pırlanta yüzükle sembolize edilmiş. pırlanta yüzükle sembolize edilmiş.
الحب المثالي المجسم في تلك القلادة المثالية الخاتم المثالي ذو الماسة

Harry Styles, sevimli tavırları ve kusursuz saçıyla ünlüydü.
هاري ستايلز الذي اشتهر بعطفه وشعره المثالي.

Altınla denendiğinde kolay tespit edilemeyen izlerin bile bulunabilmesi için ideal bir zemin.
على غرار البلاستيك، سطح المثالي ل رفع بصمات لا يمكن اكتشافها مع الذهب.

Kendi ideal toplumlarını kurmuşlar ve çeşitli deneyleri uygulamaya çalışmışlar. CC:
قاموا بإنشاء عالمهم المثالي الخاص و قاموا بعمل شتى أنواع التجارب

harika adam, harika oğul, Rama herkes tarafından çok sevilir.
الرجل المثالي ، ابن الكمال ، وراما محبوبا من الجميع

O zaman senin için harika bir saklanma yerim var.
حسنا، إذن، لقد حصلت على مكان المثالي بالنسبة لك لإخفاء.

Bunlardan hiçbiri değilim ama mükemmel bir silahım ve beni sen mükemmelleştirdin.
أنا لست مثل هذه الأشياء لكن أنا السلاح المثالي وأنتي مثالية مثلي

Dawn mükemmel bir hedef olmalı, aynı cilt, aynı yaş, aynı renk tonu...
لا بد ان دون كانت الهدف المثالي نفس البشرة, نفس العمر نفس اللون

Sessiz filmler kraliçesine uygun. Zavallı.
المكان المثالي لملكة السينما الصامتة .المسكينة.

Merak etme, oldukça nezih bir yerdir. tam sana göre.
لا تقلقي ، مكان جذاب جدا ، المثالي بالنسبة لك.

Kentsel duruluk için daha yakın tarihli, çok sevdiğim bir örnek. Çünkü her zaman geç kalmışımdır ve her zaman acelem vardır.
وهذا هو أحدث الأمثلة على الوضوح المثالي الذي أحبه للغاية، وذلك لأنني دائمًا ما أكون متأخرًا وعلى عجلة من أمري.

Senin için her şeyden evvel güzel manzaranın geliyor olmasına bitiyorum.
أحب أن يكون المنظر الرائع هو الشخص المثالي في هذهـ الحالة

Bu yüzden hepimiz Bay doğru büyüsüne düştü sadece büyük bir tesadüf mi?
إذاً هي مجرد صدفة كبيرة أننا جميعنا و قعنا بتعويذة الرجل المثالي ؟

SAT sınavına benim yerime girebilecek en iyi kişinin sen olduğunu düşündüm.
ظننت أنك سوف تكون الشخص المثالي ربما لتقديم إختبارات قبول الجامعات عني

- Tahmin edeyim. yumurtalar için en mükemmel kartonu arıyor ? - Nasıl bildin ?
يبحث عن صندوق كرتوني من البيض المثالي صحيح.

Kendimi kötü hissettim çünkü şu muhteşem adam hakkında düşünmeye başlamıştım.
أشعر بالسوء من نفسي ، لأني أفكر في هذا الرجلِ المثالي

Anladığımız kadarıyla Goa'uld soyu ile birleşmenin tipik reaksiyonları şöyle oluyor.
على حسب علمنا أن هذا هو رد الفعل المثالي للأتصال بالجواؤلد

Aslında, en ideali belki de hiç kelime kullanmamak.
في الحقيقه، المثالي هو عدم استخدام اي كلمات على الاطلاق.