"تظنين" - Translation from Arabic to Turkish

    • mi
        
    • düşündüğün
        
    • düşünüyor
        
    • düşünmüyor
        
    • düşünüyorsunuz
        
    • düşündüğünü
        
    • dersin
        
    • sandın
        
    • düşünüyorsan
        
    • düşündün
        
    • sandığın
        
    • düşündüğünden
        
    • düşünmüyorsun
        
    • düşündüren
        
    • Sizce
        
    Sence biraz tehlikeli değil mi? Bizim için demiyorum, senin kalbin için. Open Subtitles ألا تظنين أن فى هذا خطورة لا أعنى لنا ، بل لقلبك
    Bu demek oluyor ki senin ailen olduklarını düşündüğün kişiler degil. Open Subtitles يعني أن أبويك لم يكونا مثل ما كنت تظنين انهما فعلاً
    Hiç, şu sevgilinden ayrılmasaydın, ne olurdu diye düşünüyor musun adı neydi onun? Open Subtitles أختِ، ماذا تظنين الشكل الذي كانتستصبحعليهالأوضاعإنبقيتِ مع.. ما إسمه مجددًا؟
    Sizin bahçelerinizden geldiğinde çok daha lezzetli olacağını düşünmüyor musun? Open Subtitles ألا تظنين أن طعمه سيكون ألذ لو أنه من بساتينكِ؟
    İşittiğime göre Mali'de bir tür salgın hastalık olduğunu düşünüyorsunuz? Open Subtitles أعتقد أنك تظنين أن هناك نوع من الطاعون في مالي؟
    Ve bunun daha önce yaptığım için olduğunu düşündüğünü biliyorum. Open Subtitles أعلم انكِ تظنين أن هذا بسبب قيامي بذلك من قبل
    Ne dersin, onları tekrar görebilir miyim? Open Subtitles هل تظنين أنه بإمكاني أن ألتقي بهن وأسليهم ؟
    Bu yaşlı malın ve sevgilisinin gerçekten yardım edebileceğini mi sandın, tatlım? Open Subtitles هل تظنين حقاً أن هذا العجوز وصديقه سيكونا قادرين على مساعدتكِ، عزيزتي؟
    Gerçekten bir servis elemanı olmam gerektiğini düşünüyorsan, bunu yapacağım. Open Subtitles لو تظنين بحق أن علي العمل كفتى توصيل، فسأفعل ذلك.
    Durgunluk sırasında kar yapmayı beceren tek finansörle birlikte olmanı bir tesadüf olarak mı gördüğümü mü düşündün cidden? Open Subtitles هل تظنين انني اظن انها صدفة انك استقريت مع الرجل الاقتصادي الوحيد الذي حقق أرباحا بالفعل من هذا الركود؟
    Kendisini oldukça ilginç bir duruma düşürmüş, değil mi Roz? Open Subtitles انها حقا في موقف مثير للاهتمام الا تظنين هذا ياروز؟
    Yargïcïn Al Paley'den daha iyi bildigini söyleyecegini mi sanïyorsun? Open Subtitles هل تظنين أن القاضي سيقول أنه أدرى من آل بايلي؟
    Onun gibi bir kızın benim gibi biriyle ilgilenmeyeceğine mi inanıyorsun? Open Subtitles ألا تظنين أن فتاة مثل تلك ستُعجب بشاب مثلي؟ انتِ مخطئة
    İnan bana, gelecekten işaretler yakalamak her zaman düşündüğün kadar yardımcı olmuyor. Open Subtitles صدقيني ، التقاط لمحات من المستقبل ليس دائما مفيدا كما قد تظنين
    Ne yapacağını bilemez bir halde, sahtekar olduğunu düşündüğün bir adamla konuşuyorsun. Open Subtitles ها أنتِ ذا، إنتهت حلولك ولازلتِ تذهبين للشخص الذي تظنين أنهُ محتال
    - Peki, hala benim bir geri zekalı olduğumu düşünüyor musun? Open Subtitles ؟ إذا ، هل ما زلتي تظنين أني متخلف لا لستَ متخلفا
    içine uzun ömürlü dövme mürekkebi kattım biraz fazla olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles لقد وضعت حبر يدوم طويلا الا تظنين ان ذلك كان قاسيا ؟
    Kesinlikle. - Ama şimdi bunun yanlış olduğunu düşünüyorsunuz. - Çünkü bu cinayet. Open Subtitles والآن تظنين أنه من الخطأ أن تفعلى ذلك - لأنها جريمة قتل -
    Bunu yapmanın çok zor olduğunu düşündüğünü biliyorum. Ama sanırım bunu yapabilirim. Open Subtitles ,أعرف أنكِ تظنين أنه شيء صعب و لكن أعتقد أنه يمكننى ذلك
    Vince seni manastırda arar mı dersin? Open Subtitles إنه أأمن مكان في العالم. هل تظنين أن فينس سيبحث عنك في الدير؟
    Elimden geleni yapacağıma söz verdim. Evlenince ne olacak sandın ki? Open Subtitles لقد وعدتك ببذل أقصى ما في وسعي ماذا كنت تظنين الحياة الزوجية؟
    Eğer gerçekten böyle düşünüyorsan, neden onunla birlikte tatile gidiyorsun? Open Subtitles إن كنتي تظنين هذا حقاً فلماذا تذهبين إلى رحلة معه؟
    Niye sıradan bir goril yerine katil bir gorile dönüşeceğini düşündün? Open Subtitles لماذا تظنين أنك تتحولين إلى غوريلا قاتلة و ليس غوريلا طبيعية؟
    Cehennem kadar korkuyorsun bir zamanlar tanıdığını sandığın birinden. Open Subtitles تخافين من نفسك حتى الموت من الجسد الذي تظنين أنك عرفتيه
    Günde beş kere alkolle çalkalarsan düşündüğünden daha çabuk iyileşir. Open Subtitles أغسليه 5 مرات يوميًا بالكحول وسوف يشفى أسرع مما تظنين.
    Şimdi ciddi ciddi bu kızla bir şeyler yaptığımı düşünmüyorsun ya? Open Subtitles هيا أنت لا تظنين لدي شيء لأقوم به مع تلك الفتاة
    Senin de ölebileceğini düşündüren şey nedir? ! Open Subtitles ما الذي جعلك تظنين أنه بوسعك الموت أيضاً؟
    Bizim için bir taktik avantaj sağlayacak, Sizce de öyle değil mi? Open Subtitles سيكون من ميزة تكتيكية بالنسبة لنا ؟ ؟ هل تظنين ذلك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more