"جنبا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yan
        
    • el
        
    • Birlikte
        
    • omuza
        
    • yanyana
        
    Ayrıca bu yerel otobüsler, şehir merkezine yaklaştıklarında, hepsi yan yana hareket eder ve bir ana cadde üzerinde büyük ölçüde birleşirler. TED و كلما سارت هذه الحافلات المحلية لتصل إلى قلب المدينة مرت كلها جنبا إلى جنب لتلتقي كلها تقريبا في طريق رئيسي واحد
    Ve Wald'ın eşi bunun üzerine yan yana yazılmalarını istemiş. TED وطلبت أرملة والد أن يتم وضع اسميهما جنبا إلى جنب.
    Birbirlerine asla el kaldırmamalarını ve bunun yerine kol kola verip ortak düşmanlarına karşı savaşacaklarını ümit ediyorum. Open Subtitles آمل أنهم لن يرفعوا ايديهم ابدأ ضد بعضها البعض وأنه، بدلاً من ذلك، أنها سوف تكون قادرة على القتال جنبا إلى جنب
    Şu "el işi" nasıl gidiyor John? Open Subtitles كيف هو أن وظيفة اليد القادمة جنبا إلى جنب، جون؟
    Ve o gece, tüm ailesi kanepelerde uyudular ve ev sahibimiz annesiyle Birlikte uyudu biz yatakta yatabilelim diye. TED وفي تلك الليلة، أسرتها بأكملها أخذوا الأرائك و نامت جنبا إلى جنب مع أمها حتى يمكننا أن نأخذ أسرتهم.
    Prens John'a karşı omuz omuza olmalıyız niçin bunu anlayamıyor! Open Subtitles جنبا إلى جنب ضد الملك جون، الذي لا يستطيع يرى
    Bunları yanyana koyduğumuzda, iki sayfanın farklılığını okumak için bağlantıları bile okumak zorunda değilsiniz. TED حين تضعونهما جنبا إلى جنب، لا تحتاج حتى إلى قراءة الروابط لرؤية امدى اختلاف الصفحتين.
    Cenaze töreninden sonra tabutları Holmens kilisesinde yan yana yatırıldı. Open Subtitles في الأيام التالية للخدمة على النعوش وقفت جنبا الى جنب
    Hepimiz yan yana oturup, senin şeytanca emirlerini mi yerine getireceğiz? Open Subtitles هل كُنا جميعا نعمل جنبا إلى جنب لخدمة خططك الشريرة ؟
    Peki burada seninle yan yana savaşmış birinin daha olduğunu biliyor musun? Open Subtitles لكن أتعلمين أنّه ثمّة شخص آخر هنا قاتل معكِ جنبا الى جنب
    Asıl mesele, millet, basının iki fotoğrafı da yan yana koymasını sağlamak. Open Subtitles بيت القصيد، والأشخاص هو الحصول على الصحافة لوضع صورتين جنبا إلى جنب.
    Bunlar yan yana çok uyumlular. TED هذه جنبا إلى جنب مع اللطافة كل هذت مع بعضهم البعض.
    İngilizce kelimeleri yan yana veriyoruz. Çok komik şeyler olabiliyor. TED كلمتين عشوائيتين بالإنجليزية جنبا إلى جنب. لذا فإن أموراً مضحكة قد تحدث.
    FBI ile el ele çalışmaktan çok da memnun değilim. Open Subtitles وأنا لا أحب العمل جنبا إلى جنب مع مكتب التحقيقات الفدرالي
    FBI ile el ele çalışmaktan çok da memnun değilim. Open Subtitles وأنا لا أحب العمل جنبا إلى جنب مع مكتب التحقيقات الفدرالي
    Az miktarda ateş ve çok miktarda el yapımı efekt. Open Subtitles جنبا إلى جنب مع جرعة صغيرة من بايرو، وقدرا كبيرا من خلق سند.
    Peki efendim, açgözlülük ve savaş çığırtkanlığı savunma taraflarıyla anlaşma yaparken el ele yürüyecek gibi görünüyor Open Subtitles حسنا يا سيدي، والجشع والمثيرة للحرب تميل إلى أن تسير جنبا إلى اليد عند التعامل مع مقاولي الدفاع.
    Oswald kollu mekanizmalı tüfekle 5,6 saniyede üç el ateş ediyor... sonra üç kovanı da güzelce yan yana pencerenin önünde bırakıyor... tüfekteki parmak izlerini siliyor, silahı çatı arasının öbür ucuna saklıyor... merdivenlerden beş kat aşağı koşuyor... onu görmemiş olan Victoria Adams ve Sandra Styles'ın yanından geçiyor... ardından ikinci katta soğukkanlı ve sakin bir halde devriye Baker'ın karşısına çıkıyor. Open Subtitles أنه بعد إطلاق ثلاثة أعيرة نارية من بندقية بترباس في 5.6 ثانية أوزوالد يترك ثلاثة خراطيش مرتبة جنبا إلى جنب في مكان الإطلاق ويمسح البصمات عن البندقية ويخبئها على الجانب الآخر فى دور علوي
    Her ne kadar gizli tutulsa da, Pakistan'ın, Afganistan'dan geri çekilen Batılı askerlerin durumu ile Birlikte gündemin merkezinde olduğunu düşünüyoruz Open Subtitles الآن، على الرغم من السرية، نعتقد أن باكستان ستكون مهمة في جدول الأعمال. جنبا إلى جنب مع الانسحاب المتدرج من القوات
    Sonuç olarak, kullanımın sonunda, soyulmuş sebze kabuklarınızla Birlikte doğal olarak biyolojik olarak parçalanabilir. TED أخيرا، وبعد الإستعمال، نستطيع أن نحلله طبيعيا جنبا إلى جنب مع قشور الخضر.
    Archie Bunker, 40 yıl önce bizlerle Birlikte rahat koltuğundan edildi. TED ارشي بانكر كان يهز بمقعده السهل جنبا إلى جنب مع بقيتنا قبل أربعين عاماً مضت
    Fransa'da, en eski ve en yakın 3 arkadaşıyla omuz omuza çarpışmıştır. Open Subtitles وفي فرنسا، قاتل جنبا إلى جنب مع ثلاثة من أقدم وأعز أصدقائه
    Sizler gibi adamlarla omuz omuza çalışabilmek, benim için bir onur ve ayrıcalıktı. Open Subtitles لقد كان شرفا وامتياز لي بأن عملت جنبا إلى جنب مع رجال مثلكم
    Ne yapabiliriz, bu kareleri yanyana ya da üstüste koyarız. TED إذا ما يمكننا فعله هو أن نضع الأطر جنبا لجنب، أو نصفها فوق بعضها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more