Bağış yapmak için çatıda çocukların bir kaç eşyasını topluyordum, ve istemeden bir oyuncak kamyona bastım ve düştüm. | Open Subtitles | لا، كنت أجلب بعض من أغراض الطفلين من العلية لأمنحها للعمل الخيّر ودون قصد، خطوت على شاحنة لعبة |
Arka bahçen çok tehlikeli. Geçen gün tırmığa bastım. Çizgi filmlerde eğlenceli, ama gerçek hayatta çok acıtıyor. | Open Subtitles | حديقتك الخلفية خطرة لقد خطوت عليها فى يوما فى الرسوم المتحركة قد يكون مضحكاً فى الحقيقة قد تجرح مثل الجحيم |
Kan gölüne bastım. Beni hiçbir şey şaşırtamaz artık. | Open Subtitles | لقد خطوت في الدماء لن تستطيع مفاجئتي بأي شيء |
Üzerlerine basarsan bir şey olmaz, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعرف انه لن يحصل شيء ان خطوت عليهم صحيح؟ |
Ve bir daha bu kasabaya ayak basarsan, o kızları tekrar bu işin içine sürüklemeyi. aklına getirirsen, seni öldürürüm. | Open Subtitles | إن خطوت في هذه البلدة مجدداً، أو فكرت حتى بإقحام الفتاتين في الأمر، سأقتلك ... وسينتهي الأمر. |
Kapı açıktı, ben de içeri girdim. Sonra... | Open Subtitles | كنت في عجلة، بعد نقرا مزدوجا خطوت للداخل لأن لا أحد يجيب |
Eğer biz Güç Koruyucuları isek ve bu gemi de bizimse kapıya doğru gittiğimizde kapı bizim için açılacak mı? | Open Subtitles | إذا كنا حراس القوة وهذه سفينتنا... إذا خطوت للخروج من هذا الباب سينفتح لي؟ |
Yine kendi tuzağıma bastım ve gidip kendimi çıkarmaya çalışacağım benim için çok geç olmadan. | Open Subtitles | ...لقد خطوت علي شرك خاص هناك وانا ارغب في ان اعود واحاول ان اخرج نفسي منه قبل ان يفوت الاوان لي |
Bir tanesine bastım. İçinden sporları fırladı. | Open Subtitles | خطوت في واحد، وهو بعث البويغات. |
- Sadece şuraya bastım. | Open Subtitles | لا أعرف لقد خطوت على عين الصورة |
Çikolata! Çikolataya bastım! | Open Subtitles | شيكولاته , لقد خطوت على شيكولاته |
Neyin üstüne bastım? | Open Subtitles | مالذي خطوت عليه؟ |
Sorun var mı? - Saçına bastım. | Open Subtitles | لقد خطوت على شعرها |
Ardından bir portakala bastım sonra da bu. | Open Subtitles | ...ثم خطوت على البرتقاله و هذا |
Sanırım bir şeyin üstüne bastım. | Open Subtitles | أعتقد أنني خطوت على شيء |
Kana bastım. | Open Subtitles | ولقد خطوت لتوي على دماء. |
Birine basarsan, bom. | Open Subtitles | إن خطوت على أحدها, تنفجر. |
Yanlışlıkla odasına girdim, ağlıyordu ve... başını kaldırdı, Yüzünü gördüm. | Open Subtitles | خطوت نحو غرفه بالخطأ و كانت هناك تبكى نظرت لأعلى, رأيت وجهها |
Eğer biz Güç Koruyucuları isek ve bu gemi de bizimse kapıya doğru gittiğimizde kapı bizim için açılacak mı? | Open Subtitles | إذا كنا حراس القوة وهذه سفينتنا... إذا خطوت للخروج من هذا الباب سينفتح لي؟ |