| O zaman konuşuruz. Gelemem. Gazinoya ve havai fişek gösterisine gidiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع الحضور أنا ذاهب الى الكازينو لأشاهد عرض الألعاب الناريه |
| Hayatım, tek bir şey söyleyebilir miyim? Ben polise gidiyorum. | Open Subtitles | عزيزتي ، هل يمكنني طرح رأيي أنا ذاهب لأخبر الشرطة |
| Hey, nereye gidiyorsun, Fritz? Seninle konuşacaklarım var, buraya gel. | Open Subtitles | أين أنت ذاهب فريتز حديثنا لم تنته بعد، وتأتي هنا. |
| Şu büyük çiftliklerden birine mi gidiyorsun? - Evet. | Open Subtitles | أنت ذاهب إلى واحد تلك المزارع الكبيرة خارج، أليس كذلك؟ |
| diye sorarsınız. Hastanelere ve okullara enerji sağlayabildiğimiz doğru altyapıya sahip dağıtım sistemlerine mi gidiyor? | TED | هل هو ذاهب هنا، فتكون الأنظمة موزعة بالبُنيات الصحيحة لتوليد الطاقة لمستشفياتنا ومدارسنا؟ |
| İpucunu takip etmeye gittiğini biliyorum, ama Lawler bunun incelenmesini istiyor. | Open Subtitles | اعرف انك ذاهب لمتابعة التقدم ولكن لوير يريدك ان تتفحص الامر |
| - Umarım yine susmaz. - Sen söyle. Ben gidiyorum. | Open Subtitles | أمل ألا تحبط مرة أخرى أخبرها أنت , أنا ذاهب |
| Hayır, seni bu duruma ben soktum. Benim hatamdı. Ben gidiyorum. | Open Subtitles | لا, لقد اقحمتك في هذا انها غلطتي انا ذاهب للداخل, رشني |
| - Evet. Bu yüzden bu gece partiye gidiyorum, belki biraz kapabilirim. | Open Subtitles | و انا ذاهب الى الحفله حتى يتسنى لى ان أرى اكثر الليله |
| - Hoşçakal astronotcuğum. Dur tatlım, uzaya gidiyorum ve dönmeyeceğim. | Open Subtitles | اوه , لا ترحلى أننى ذاهب إلى الفضاء ولن أعود |
| Sabahın dördü olmuş,evime gidiyorum. Akademiden birine versene şu işi. | Open Subtitles | إنها 3 صباحا، أنا ذاهب للبيت وكل بها أحد المبتدئين |
| Sorularına "Hayır" cevabını kabul etme. Sadece "Oraya gidiyorum,kıçımı öpün." de. | Open Subtitles | لا تتقبل أى كلمة رفض فقط قل أنك ذاهب هناك وسبهم |
| Stromboli'ye mi gidiyorsun? | Open Subtitles | أنا كنت في جنوب أفريقيا ذاهب إلى سترومبولي؟ |
| Dört bir yanımız yerli kaynıyor sen balık tumaya mı gidiyorsun? | Open Subtitles | البلد كله يتوارى من الهنود وأنت ذاهب لصيد السمك؟ |
| Onların Grove'daki partilerine gidiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أخبرني، أنت ذاهب إلى حفلتهم في البستان الليلة أليس كذلك ؟ |
| Bu yüzden mi gidiyorsun? | Open Subtitles | نيوراتن محتلة من قبل الحراس البيض هل لذلك أنت ذاهب الى هناك؟ |
| Sadece halanız ısrar etti diye oraya gidiyor gibisiniz. | Open Subtitles | يبدو إنك . ذاهب إلي هناك فقط بسبب أن عمتك تصر علي هذا |
| Sen ne cehenneme gittiğini bile bilmiyorsun! Bana yeni ölçümleri ver! | Open Subtitles | أنت لا تعلم إلى أين أنت ذاهب أحضر لى قراءة أخرى |
| Nereye gideceğim veya müşterimin kimliği hakkında en ufak bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدىً فكرة الى اين انا ذاهب أو من هو موكلى. |
| Bakın, gidip neler olduğunu öğreneceğim sonra sizi almak için dönerim, olur mu? | Open Subtitles | اسمعي , أنا ذاهب لمعرفة ماذا يحدث وبعد ذلك ساعود إليك , موافق |
| - Hammond'a gidiyorsunuz. - Günü Hammond'la geçireceğim. | Open Subtitles | ـ انت ذاهب لمقابلة هاموند ـ سألتقي هاموند اليوم |
| Sonra onlara kahvaltıya gideceğini ve soruşturmanın iyi ilerlediğini söyle. | Open Subtitles | اخبرهم انك ذاهب الى الفطور وان التحقيق يسير بشكل جيد |
| Bu harika bir duygu. Yeni ailemle yemeğe çıkıyorum. Yardımcı olabilir miyim? | Open Subtitles | كم هو رائع هذا أنا ذاهب للعشاء في الخارج مع عائلتي الجديدة |
| Güzel, Bay Güney Afrika bu akşam Tucker'ın partisine gidecek misin? | Open Subtitles | حسنا، السيد جنوب أفريقيا، أنت ذاهب إلى هذه الليلة الحزب تاكر؟ |
| Silahım var, sen arabada bekle. Seninle geliyorum. | Open Subtitles | معي بندقية أنت انتظري في السيارة أنا ذاهب معك |
| Karım ve çocuğumla Yuryatin'e gidiyoruz. Moskova trenindeler. | Open Subtitles | أنا ذاهب الى نيوراتن مع زوجتي وطفلي انهم على القطار من موسكو |
| Gerçekten oğlunun doğum günü mü yoksa polisi görmeye mi gideceksin? | Open Subtitles | هل هو حقّاً عيد ميلاد إبنك، أو أنت ذاهب لرؤية شرطي؟ |
| C.J. Rittenhouse'a yani babamla buluşmaya gidiyordum. | Open Subtitles | وزارة الخارجية؟ بالتأكيد لا. أنا كنت ذاهب سي. |
| Three Wells'e gitti ve buraya gelmenizden hiç hoşlanmayacak. | Open Subtitles | أين هو؟ ثلاثة ويلز، وهو ليس ذاهب إلى خذه جيد، قود هنا |