"عجب أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • şaşmamalı
        
    • Tevekkeli
        
    • şaşmamak lazım
        
    • şaşmamak gerek
        
    • olduğuna şüphe
        
    • şaşırmamak lazım
        
    • şaşırtıcı
        
    Babanın o çok istediği oğluna asla sahip olmamasına şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن أباك لم يحظ بالولد الذي طمح له
    Gençlerin bu modern hayatın ortasında bir şeyler elde etmek için çok çabalamalarına şaşmamalı. TED لا عجب أن الشباب بحاجة قوية للكفاح والاداء والنجاح في وسط الحياة الحديثة
    Yorimoto'nun, başkumandanlığı buraya taşımasına şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن زعماء الحرب سابقاً أحبوا هذه المنطقة
    Tevekkeli vadideki bütün tesisatçılar işi reddetmiş. Open Subtitles لا عجب أن جميع عُمال السباكة في الوادي قد رفضوك
    Babamın seninle olmamasına şaşmamak lazım! Open Subtitles لا عجب أن والدي لم يشأ أن يبقى معكِ
    Fillerin bu arılar hakkında bir şey yapmamalarına şaşmamak gerek. Open Subtitles لا عجب أن الفيلة لا تفعل شيئاً حيال هذه الآفات
    Texas'ta her şeyin daha büyük olduğuna şüphe yok. Open Subtitles ولا عجب أن كل شيء كبير في تكساس
    Çocuğun eve kuyruğu bacaklarının arasında gelmesine şaşırmamak lazım. Open Subtitles فلا عجب أن يأتي الصبي إلى البيت
    14 ila 17 yaş arası ergen kızların yarısından daha azının hiç mastürbasyon yapmamış olmaları şaşırtıcı değil. TED لا عجب أن أقل من نصف الفتيات المراهقات بين عمر 14 إلى 17 لم يمارسن الإستمناء على الإطلاق.
    Düşmenize şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن اثنين من أنت سقطت. هذه نظرة مشوه.
    Hep kasanın kazanmasına şaşmamalı. Bu herifler memeler içinde boğuluyor. Open Subtitles لا عجب أن الدار تربح دائماً، فالرجال مهووسون بالنهود
    Tanrım. İç savaşı kaybetmelerine şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن هؤلاء الناس خسروا الحرب الأهلية
    İnsanların burada tuhaf fikirlerle büyümesine şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن الناس يكبرون بهذه الأفكار المجنونة هنا
    Laboratuvar fareleri. Rahibelerin herşeyi tedavi etmelerine şaşmamalı. Open Subtitles فئران تجارب، لا عجب أن الأخوية لديها علاج لكل شئ
    Güç seviyeleri zar zor görünüyor. Çoğalıcıların onu bulamamasına şaşmamalı. Open Subtitles مستويات الطاقة لديه تظهر لدي بالكاد لا عجب أن الريبليكيتورز لم يستطيعوا العثور عليه
    O kadar şey arasında seçebildiğim bunlar, benim acınacak biri olduğumu düşünmesine şaşmamalı. Open Subtitles من بين كلّ الأشياء إخترت.. لا عجب أن تظن أنني مثيرة للشفقة.
    Büronun kimseyi bulamamasına şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن المكتب لا يمكنه أبدا إيجاد أحد
    Tevekkeli erkekler etrafında pervane. Open Subtitles لا عجب أن لكِ جاذبية للرجال هل إنتهيتِ ؟
    Aria'nın sizden bu kadar bahsetmesine şaşmamak lazım. Open Subtitles لا عجب أن اريا تتحدث عنك كثيرا
    Ben onun ne istediğini biliyorum niye bu kadar çocuğu olduğuna şaşmamak gerek. Open Subtitles أعلم ما كان يبغيه، لا عجب أن لديه أطفالا كثر.
    Çok değerli bir hazine olduğuna şüphe yok. Open Subtitles لا عجب أن ثروته كبيرة جداً
    Chicago Ofisinin kötü gidiyor olmasına şaşırmamak lazım. Open Subtitles لا عجب أن مكتب "شيكاغو" عديم الجدوى
    Bu yeni bağlamda, zincirin gelir kaynağı kısmının işe yaramaması şaşırtıcı değil. TED ولا عجب أن جزء تحقيق الدخل من السلسلة لا يعمل ليعطينا هذا السياق الجديد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more