"كبد" - Translation from Arabic to Turkish

• karaciğer
• ciğeri
• ciğer
• karaciğeri
• karaciğerini
• karaciğerine
• Karaciğerin
• ciğerini
• ciğerinden
• karaciğere
• karaciğerinde
• karaciğerinin
• karaciğerinden
• nakil
• nakli

Bugün, bu sabah, onun dördüncü evrede karaciğer kanseri olduğunu öğrendik.
اليوم، هذا الصباح، علمنا أن لديها سرطان كبد من الدرجة الرابعة

...bu bacakta bir karaciğer bulursan tahmini ölüm saatini söylerim.
جد لي كبد في هذه القدم وسأقول لك وقت الوفاة

Kyle, üç sene senin organ nakli listesinde yukarı tırmanmanı bekledikten sonra, elimde, üzerinde adın yazan bir karaciğer var.
أتعلم يا صاح ، بعد ثلاثة سنوات طويلة وأنا أشاهدك تتسلق قائمة زرع الأعضاء أخيراً وجدت كبد مكتوب عليها إسمك

Böyle sigara ve içkiye devam edersen çocuğun ciğeri de seni kurtarmaz.
إنك تدخن و تشرب و كبد الفتى قد لا يكون كافياً الآن

Çeşitli sandviçler, Yumurtalı domuz böğrü, Yumurtalı Jambon ve ciğer var.
، يوجد سندويتشات متنوعة بيض ولحم وبيض ولحم، كبد

Hastanın karaciğeri çalışmıyor. Senin takım bahislerine ayıracak zamanımız yok.
كبد المريض لا يعمل، ليس لدينا وقتاً لمراهناتكَ على الفريق

Uyuşturucu bağımlılarına diyaliz ya da alkoliklere karaciğer nakli yapmıyoruz.
نحن لا نعطي المدمنين غسيل الكلي أو زرع كبد للسكريين

Teşhis yok, karaciğer yok. karaciğer yoksa, hayat da yok.
لا تشخيص، يعني لا كبد ولا كبد، أي لا حياة

Bir yerde karaciğer nakli yapılınca, vericinin kan grubu neyse alıcının da kan gurubu o oluyor diye okumuştum.
قرأت في مكانً ما أنه إذا شخص حصل على عملية زرع كبد. دمّهم كيميائياً سيتغير لكي يقبل العضو المتبرع.

Kanser, septisemi, travma, karaciğer hastalığı hemorajik ateş, her şey olabilir.
قد يكون السرطان, تسمم الدم صدمة مرض كبد حمى تسبب النزف

Vücuttaki safra artmaya devam ederse siroza ya da karaciğer yetmezliğine dönüşebilir.
ولو استمرت الصفراء بالتراكم، فأمامنا خطر تشمع كبد أو احتمال فشل كبدي.

Uygun karaciğer olup olmadığını anlamak için Seattle'daki her hastaneyi tarayacak.
سيبحث لدينا في المشفى وفي كل مستشفيات سياتل عن كبد ملائم

Bu sadece ördek ciğeri değil; onlar sadece ördek değil.
وأنه ليس مجرد كبد أوز مسمن، وليس مجرد أوز.

Kaz ciğeri hakkında uygunsuz bir laf ettim mi?
هل أبديت أى ملاحظات مهينة عن كبد الأوز ؟

"Biraz fazla kaz ciğeri." Ne eksik ne fazla.
قليل من الكثير من كبد الأوز لا كلمة زائدة ولا كلمة ناقصة

- Ne oldu ki? Çocuğun biri ciğer ezmesi sürülmüş Ritz krakeri verip adına "kanape" dedi.
فتى بسترة بيضاء يأتي و يعطيني بسكويت و كبد مفروم

Akşam yemeğinizi getireceğim: ciğer ve meyve salatası. Lezzetliye benziyor.
سأحضر لك صينية العشاء إنه كبد مقلي وسلطة فواكه، تبدو جيدة جدًا

"Kurbanın boğazında bir dilim çiğ sığır karaciğeri bulundu.
وجدت شريحة من كبد عجل نيئة مغروزة في شق في حنجرة الضحية

Elinde demir testeresi, ve domuz karaciğeri olan bir kaç Meksikalıyla buluşmak için mi?
لمقابلة رجل مكسيكي في شاحنة معه كبد خنزير و منشار؟

Sklerozan kolanjiti olan birinin karaciğerini iyileştirmenin en iyi yolu nedir?
ما أفضل طريقة لاستعادة كبد شخص لديه التهاب الأقنية الصفراويّة المصلّب؟

Bir ses çıkarırsan bu adamın karaciğerine delik açarım ve yavaş ölür.
لو أصدرتِ صوتاً، فسأضع رصاصة في كبد هذا الرجل، وسوف يموت ببطء.

Karaciğerin dışına da, yine hastanın kendi karaciğer hücrelerini serpiyoruz.
نتخلل الجزء الخارجي للكبد بخلايا كبد المريض نفسه

Sadece kaz ciğerini fazla kaçırdığımı söyledim.
لقد قلت أننى قد تناولت الكثير من كبد الأوز

Siz, yada eşinizin ciğerinden bir parça alırız, ve onun vücudu bunu tamamlar.
يُمكننا ان نأخذ قطعه من كبدك او من كبد زوجك وسوف ينمو في جسدها

Yeni bir karaciğere ihtiyacın olursa benimkinin yarısını alabilirsin.
تعلمنا عن تعاطي الكحول في المدرسة وإنكنت بحاجة في اي وقت الى كبد جديد يمكن أن تصل على نصف كبدي

karaciğerinde hasar var, ama sarılık değil.
هو يُحْصَلُ على ضررِ الكبدِ، لكن لا إلتهابَ كبد.

Francis'in karaciğerinin üzerinde oynayarak bana komplo kuranlara verdi.
. لقد قام يتسليم كبد فرنسيس . ليتم العبث بها . من قبل اولائك الذين يريدون تلفيق التهمه لي

Kartalı, her gün zavallı adamın karaciğerinden bir parça gagalamış ve her gece, ertesi gün tekrar gagalanabilsin diye karaciğer yeniden gelişmiş.
وكل يوم، أخذ نسره ينقر... كبد الرجل المسكين وفي كل ليلة، كان ينمو مجددًا ليؤكل في اليوم التالي

Problem şu ki, bu kadar kısa zamanda nakil yapmamız çok zor.
المشكلة أننا لا نستطيع القيام بزراعة كبد في مثل هذه الفترة القصيرة