Ne gizlim saklım var ne de utanacak bir şeyim. | Open Subtitles | جون لا يوجد لدي ما أخفية ولم أخجل مما فعلتة |
Ama korkarım bugün senin için yapabilecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | و لكن أخشى أنه ليس لدي ما أقدمه لك اليوم |
Düğüne. Giyecek bir şeyim yok ve gidip gitmemem kimsenin umurunda değil. | Open Subtitles | الزفاف، ليس لدي ما أرتديه ولا أحد يبالي إن ذهبت أم لا |
Söyleyecek hiçbir şeyim yok. Sadece lafını burada kesmek istedim. | Open Subtitles | ليس لدي ما اقوله انا فقط اردت ان اوقفك هناك |
Söz açılmışken görmeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | على ذكر هذا الموضوع، لدي ما أريد منك أن تراه. |
Aradığın şey bende ve Kate Warner'ı alana kadar onu vermeyeceğim. | Open Subtitles | لدي ما تحتاجه ولن تأخذه حتى تسلمني كايت ورنر |
Ayrıca şu durumun ortasında istediğim son şey sezaryen olur ama ona yardımcı olabilecek bir şeyim de yok ve eğer bir şey yapmazsan bebek ölebilir. | Open Subtitles | ايضا، اخر ما احتاجه هو ان اجري عملية قيصرية في خضم هذا، لكن ليس لدي ما يساعدها و اذا لم افعل شيئاً يمكن ان يكون الجنين |
Hayatın her yerinde pislik vardı. Kaybedecek bir şeyim yoktu. | Open Subtitles | لقد أدارت لي الحياة ظهرها ولم يكن لدي ما أخسره |
Şimdi şunu düşünebilirsiniz, bu bende geçerli olmaz, çünkü saklayacak bir şeyim yok. | TED | الآن إنك قد تفكر، إن هذا لا ينطبق علي، لأن ليس لدي ما أخفيه. |
Çapraz sorgu yapmaları için birkaç detektif gönderdiler. Saklayacak bir şeyim yoksa neden arabamın aranmasına razı olmadım diye. | TED | أرسلوا اثنين من رجال المباحث لاستجوابي حول لماذا، إذا ادعيت أنني لم يكن لدي ما أخفيه، ما كنت لأوافق على تفتيش سيارتي. |
Buna bir sebep belirtmediğin için, söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | ليس لدي ما أقوله طالما لم تعطني سبباً واضح |
Daha fazla söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | ستضطر للحصول عليه منه فأنا ليس لدي ما أقوله |
Söylecek bir şeyim yok, Sadece pastamı yemek istiyorum. | Open Subtitles | ليس لدي ما أقوله، أنا أريد أن آكل كعكتي فقط |
Diyecek bir şeyim yok. Yanlış adamla konuşuyorsun, bayım. | Open Subtitles | ليس لدي ما أقول أنتم تتسلقون الشجرة الخطاَ |
Eğer uçaktaki ajanınızı merak ediyorsanız, söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | لو كنتم قلقين على عميلكم الذي ركب الطائرة فليس لدي ما أخبركم به |
Ne bilmek isterseniz söylerim. - Saklayacak bir şeyim yok. | Open Subtitles | أنا مستعد لأن أخبركم بأي شيئ تريدون معرفتة,ليس لدي ما أخفية |
Size söylemem gereken bir şey var ve pek vaktimiz yok. | Open Subtitles | لدي ما أقوله لك وليس أمامنا الكثير من الوقت |
Aradığın şey bende ve Kate Warner'ı alana kadar onu vermeyeceğim. | Open Subtitles | لدي ما تحتاجه ولن أعطيك إياه إلا إذا سلمتني كايت |
Bu dosyaları gözden geçirene kadar konuşacak hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | ليس لدي ما أتحدث بشأنه حتى أعيد قراءة هذه الملفات |
İkimize de yetecek kadar var. | Open Subtitles | لا تقلقي, لدي ما يكفي لكلتينا أقسم أنني سأعيد إليكِ المال |
Çünkü vampir olduğunda korkacağın hiçbir şey kalmaz. Tek bir amacın vardır. | Open Subtitles | في كوني مصاص دماء هو أنه ليس لدي ما أخشاه لاشئ سوي فتاة واحدة |
Elimde hayatını kaydırmak için yeterince şey var. | Open Subtitles | وأنا لدي ما يكفي عنك للخلاص منك طوال الحياة |
Mağazada kapı ve çerçevelerle ilgili bazı işlerim var. | Open Subtitles | لدي ما يكفي من الاعمال، كالابواب وتقليم القطع الاخرى |
Gitme, Sana bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | لا تذهب. لدي ما تقوله لك. |