Kişisel olarak, evet, benim seçimim olmazdı ama ben bir takım oyuncusuyum, Liv aynı şekilde V.P. de öyle. | Open Subtitles | برأيي الشخصي، معكِ حق لن أختاره أبدًا ولكني يهمني نجاح العمل الجماعي يا لف. وكذلك نائبة الرئيس |
Bence Liv tehlike arz etmeden Beyaz Saray'a gelebilir. | Open Subtitles | أظن أن بإمكان لف المشي في أرجاء البيت الأبيض دون أن تشكل خطرًا |
sol elinin işaret parmağını kullanarak etrafını sar, ve sağ elinle Satinsky kıskacını uygula. | Open Subtitles | لف سبابة يدك اليسرى حول الشريان الأبهر وامسك المشبك بيدك اليمنى |
61.karayolu, benzin istasyonuna dört mil... Sola dön. Da-da da-da-da de | Open Subtitles | الطريق السريع 61, على بعد 4 ميل إلى محطة الغاز, لف يسار |
Evet, sıkmıyor da. Kesinlikle aldı. Hatta adam bizim için sardı bile. | Open Subtitles | ,أجل, بلا أية أكاذيب,لقد أتم ذلك بمعنى الكلمة حتى أن الرجل لف واحدة لنا |
Önce it, sola çevir, çek, sağa çevir, sonra kaldır ve açılsın, değil mi? | Open Subtitles | الترتيب هو ادفع ثم لف المفتاح الى اليسار ، ثم اسحب ولف المفتاح الى اليمين ودع الباب ويفتح ، اليس كذلك ؟ |
Ayak parmağını sarıp özel ayakkabısını giydirir misin? | Open Subtitles | ماليك , هل بأمكانك لف الأصبع ووضعه في جبيرة ؟ |
Otomobili döndür. Hemen dönerim. | Open Subtitles | لف بالسيارةَ بالجوار، سأعود حالاً |
Bu Liv değil. Liv yapmaz. Böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لا يمكن أن تكون لف.لف لم تفعل هذا.لف لا يمكن أن تفعل هذا |
Liv, böyle bulanık bir zamanda açıklamamızı önerdi. Onları ilgilendirmez bu. | Open Subtitles | اقترحت لف ألا نقول متى تم تسجيل ذاك الشريط |
Liv'in Beyaz Saray'a gelmesini mi engelledin? | Open Subtitles | لقد منعتَ لف من دخول البيت الأبيض |
Dışarıdan kötü görüneceklerse bu senin sorunun değil artık Liv. | Open Subtitles | لم تعد مسؤوليتنا تحسين صورتهم يا لف |
Başını çok büyük bir derde sokmuş, Liv. | Open Subtitles | من الممكن أن يكون في مشكلة عويصة يا لف |
Ama Liv hayatımın aşkı. | Open Subtitles | ولكن لف هي حب حياتي |
Kara kanatlarınla bu genç ruhu sar ve ona arzu ettiği tüm ödülleri bahşet. | Open Subtitles | لف اجنحتك المظلمة حول تلك الروح الصغيرة وامنحه كل رغباته |
Hepsini kese kâğıdına sar da sepet arayıp uğraşmasınlar sonradan. | Open Subtitles | لف كل شيئ في الورق البني لكي لاتكون عندهم سلة ليقلقوا عليها في الطرف الآخر |
Git ve parmağını birşeylerle sar. | Open Subtitles | إذهب و لف إصبعك في براعم التوت |
-Yatak sırtımı mahvetti. -Kolunu ver. Sırtını dön. | Open Subtitles | اللعنة , هذا الفراش ألم ظهري عطني ذراعك , لف حولي |
Lu Bu'nun karısı Diao Chan? | Open Subtitles | هل تعني أنها "ديوتشان " وزجة " لف بو " ؟ |
- Biraz ot sarar mısın? | Open Subtitles | هل يمكنكٍ لف بعض سجائر الحشيش ؟ |
- Güzel bir hediye paketi yapın. - Tabi efendim. | Open Subtitles | ـ لف هذه بورقة جميلة ـ بالطبع ـ شكراً لك |
-Açmak için saat yönünün tersine çevirin. | Open Subtitles | لف الصمام بعكس عقرب الساعة لفتح المفقس |
Eğer bunları bağlarken yardıma ihtiyacın olursa, sarmak için ya da çözmek için... | Open Subtitles | نعم.انا مرتاحة ان كنت بحاجة لشخص كي يساعدك,تعرف يضع ضمادات جديدة يعيد لف او يزيل اللفافات |