| Daima bir gerekçe olması gerektiğini bilecek kadar detektif hikâyesi okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت العديد من القصص البوليسية لأعرف أن هناك دافع دائماً |
| Daima bir gerekçe olması gerektiğini bilecek kadar detektif hikâyesi okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت العديد من القصص البوليسية لأعرف أن هناك دافع دائماً |
| E- postada okudum. Gerçekmiş. Tıpkı diğer okulda da olduğu gibi. | Open Subtitles | ، أنا أؤكد لك لقد قرأت الرسالة , هذا يحدث فعلاً |
| Bir dergide okumuştum. Bazı kadınlar, erkeğin gerçek cinsel organının beyni olduğunu düşünürmüş. | Open Subtitles | لقد قرأت في المجلة بأن بعض النساء بأن العضو الجنسي الحقيقي في الدماغ |
| Bunu Redbook'ta okumuştum. Size şunu söyleyeyim, işe de yarıyor. | Open Subtitles | لقد قرأت عنها في مجلة المرأة لقد نجحت معي بالفعل |
| Ben sadece kitabı okudum. Sarı tozun sırrını nasıl çözeceğim? | Open Subtitles | لقد قرأت فقط كتابا واحدا كيف يمكنني معرفة سر البودرة؟ |
| Hakkında gazetede çıkan haberi okudum ve ben de yapabilirim bunu dedim. | Open Subtitles | حسناً, لقد قرأت عنك في الصحف وقررت بأنه يمكنني أن فعل مثلك |
| Bugün 22 tanesini okudum, hepsi de aynı 3 aşamalı planı öneriyor. | Open Subtitles | لقد قرأت 22 منهم اليوم جميعها يروج لنفس خطة ال3 اجزاء الرئيسية |
| - Onlara karşı koyun. - Evet. Evet, kitabını okudum. | Open Subtitles | أنني أقوم بمقاومتها هذا صحيح أجل ، لقد قرأت كتابكِ |
| Genişleyerek inen merdivenle ilgili yazılar okudum sadece, ama anladığım kadarıyla o merdivenlerden balo elbiseleriyle inmek hanımların hoşuna gidermiş. | Open Subtitles | لقد قرأت فقط حول السلالم المتتالية ولكن أنا أفهم أن السيدات يحببن النزول عليه. في حفلة موسيقية بالثياب الخاصة بهم. |
| Şey ben, hakkındakileri okudum ve uzun zamandır bu filmi yapmak istiyordum. | Open Subtitles | لقد قرأت عنه، لقد أردت أن أقوم بهذا الفيلم منذ وقت طويل |
| - Onlara karşı koyun. - Evet. Evet, kitabını okudum. | Open Subtitles | أنني أقوم بمقاومتها هذا صحيح أجل ، لقد قرأت كتابكِ |
| İnternette hakkınızda bazı şeyler okudum ve size bir teklifim var. | Open Subtitles | روبن غيلمورتن لقد قرأت عنك على الإنترنت و لدي اقتراح لك |
| Makaleyi okudum Simon. The Post seni çok seviyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | . لقد قرأت المقال سيمون . يبدو أنهم قد وقعوا بحبك |
| Kutsal Babamız, çeşitli komisyonlar tarafından onaylanmış olan yasa taslaklarını okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت مسودّة القوانين التي سبق أن وافقت عليها اللجان المختلفة |
| Üç farklı eyalette üç farklı eşi olan bir kamyoncunun hikâyesini okumuştum. | Open Subtitles | لقد قرأت عن سائق كان عنده ثلاث زوجات في ثلاث مدن مختلفة |
| Bir yerde kanlarının ya da yapışkan sıvılarının 171 derecede tutuştuğunu okumuştum. | Open Subtitles | لقد قرأت أن دمهم أو حبرهم هذا يغلي عند 171 درجة مئوية |
| Askerlere savaştan döndüklerinde ne olduğuna dair bir şey okumuştum. | Open Subtitles | لقد قرأت كثيراً لما يحدث للجنود عندما يرجعون من المعركة |
| Notu okudun. Snyder seni görürse çocuklara zarar verebilir. | Open Subtitles | لقد قرأت الرسالة إذا رئاك سنايدر سيؤذى الأولاد |
| Gazetede seni gördüm ve Virginia'daki ilk trene atlayıp buraya geldim. | Open Subtitles | لقد قرأت عنك في الصحيفة لذا استقللت اول قطار من فيرجينيا |
| Yazılarınızı okuyorum. Tanıştığımıza memnun oldum. | Open Subtitles | لقد قرأت كل مقالاتك تقريباً أنا سعيد للقائك |
| Ona verdiğim tüm makaleleri okudu. Resimlere baktı. | Open Subtitles | لقد قرأت جميع المقالات التي أعطيتها إياها انظر إلى الصور |
| Hakkımda yazdığınız makaleyi okuyordum. Hoşuma gitti. | Open Subtitles | لقد قرأت لتوى مقالتك التى كتبتها عنى ،لقد كنت مُبالغاً |
| İnternette okuduğuma göre, hastalar uyandıklarında iyi düşüncelerle dolarsa iyileşmelerine yardımcı olurmuş. | Open Subtitles | لقد قرأت بالأنترنت انه عندما يستيقظ المريضين إلى أفكار جيدة فسيساعد بشفائهم |
| Finansal döküme baktım.Bağış teklifin sorunsuz. | Open Subtitles | لقد قرأت تقريرك المالي, عرض المنحة ممتاز |
| Clouseau... Raporlarını inceledim ve... Şunu söylemeliyim ki senin yeteneğinde bir adamın.. | Open Subtitles | كلوزو لقد قرأت ملفك و من الواضح لي أن شخصاً بمثل موهبتك |
| Bir yerde çok uzun süre... oturduğu için ölen savaş muhabirini duymuştum. | Open Subtitles | لقد قرأت عن مراسل الحروب مات جراء الجلوس في مكان واحد طويلاً |
| Bir yerlerden , her bir Alman kadının Fuhrer'e bir çocuk doğurup sunması gerektiğini okumuş ve bunun kendisinin görevi olduğunu düşünmüş | Open Subtitles | لقد قرأت أن كل مرأة ألمانية يجب أن تقدم طفلاً للفوهرر تعتقد أنه واجبها |
| Hesabıma göre, Zephyr Operasyonu metinlerinin iki bin sayfasını okudunuz bile. | Open Subtitles | بحسب ظني , لقد قرأت الفين صفحة من نص عملية زيفير |
| Bu da yeni bir kitapta okuduğum her şeyi ispatlıyor. | Open Subtitles | هذا هو كل دليلا قويا على ما لقد قرأت في هذا الكتاب العظيم الجديد. |