| Kardeşin ziyaret için randevu almamış. Ailenden hiç kimse almamış. | Open Subtitles | لَم تُحَدِّد أختُكَ زِيارَة و لا أحَد مِن عائلتِكَ فعَل |
| Muhtemelen. Ama belki de hiç gelemeyen mahkûmlar da vardır. | Open Subtitles | مُحتمَل، لكن رُبما يكون هُناكَ سُجناء آخَرين لَم يتَقدَموا بشكوى |
| hiç bir işim istediğim gibi gitmedi, bir kez bile olsun. | Open Subtitles | لَم يجري أي شيء كما أرَدت، و لا حتى مرَة واحدة |
| Okulun ilk günlerinde hiçbir şeyi dinlemiyordu ve nadiren konuşuyordu. | Open Subtitles | في بداية الأمر، لَم يكن ينصت لشيئ وبالكاد كان يتكلّم. |
| Lee asla kızınızın hayatını tehlikeye atacak bir şey yapmazdı. | Open Subtitles | لي لَم يفعل أي شئ يعرض حياةَ ابنتك للخطر |
| O kadar düzgün değildi, öyle değil mi? | Open Subtitles | لَم يَكُن هذا لَطِيفاً .. ألَيسَ كَذَلك ؟ |
| Kısa bir süre içinde, cezamı altı aya kadar indirmiştim ve şansıma, müdür başı dertten hiç kurtulmayan insanlardan birisiydi. | Open Subtitles | وسريعاً، لَم يبق إلا 6 أشهر في مدة عقوبتي ولحسن حظي كان الآمر يعاني مِن الناس الذين لا تنتهي مشاكلهم |
| Bay Church'ü hiç ölçü ya da süslü mutfak aletlerinden kullanırken görmedim. | Open Subtitles | لَم يسبق لي أن رأيتُ السيد تشرش يستخدمُ المكاييل أو الأدوات الباهظة. |
| - Biliyorsun, daha önceden böyle bir kokteyli hiç denememiştin. | Open Subtitles | اتَعْرفُ، أنا لَم اتذوق كوكتيلاتَ مثل هذه قبل ذلك. |
| hiç kimse beni Ryan O'Reily kadar sevemez, ve ömrümün geri kalanında her gün bu gerçekle yüzleşmek zorundayım. | Open Subtitles | لَم يُحبُني أحَد كما أحبني رايان أورايلي و عليَّ أن أَعيشَ معَ تلكَ الحقيقَة كُل يوم لبقيَة عُمري |
| Normalde hiç giymediğin cübbenin altına bir sandviç sakladın... | Open Subtitles | تُخفي سندويشاً تحتَ رِدائِكَ الكَهَنوتي، الذي لَم تَرتديه من قَبل |
| Süpermen'in neden bir gizli kimliğe ihtiyacı olduğunu hiç anlayamadım. | Open Subtitles | لَم أفهَم لماذا يَحتاج سوبرمان لهوية سِريَّة |
| Biliyorsun, bunca zamandır B Biriminde beraber olmamıza... rağmen beni hiç sikine takmadın. | Open Subtitles | تَعلَم، كُل هذا الوَقت الذي كُنا فيهِ في الوَحدَة بي مَعاً لَم تَكتَرِث بي |
| Geçtiğimiz ay aldığın Xanax miktarını yarıya indirdim... ve hiç bir şiddet belirtisinde bulunmadın. | Open Subtitles | حسناً، لقد خَفَّضتُ جُرعتكَ من عَقار زانيكس خِلال الشَهر الماضي و أنتَ لَم تُبدي أية تصرفات عنيفَة |
| Daha önce İncil hiç bu kadar işime yaramamıştı. | Open Subtitles | تَعرِف، لَم أستَفِد منَ الإنجيل مِن قَبل. |
| Neyse, sorun değil. Zaten hiç oy vermemiştim. | Open Subtitles | حسناً، لا بَأس لَم أعتَد على التَصويت على أي حال |
| hiç kimse infazinin çabuk olmasini istememistir. | Open Subtitles | لَم يَطلُب أحَد أبَداً أن يُعدَمَ قَبلَ المَوعِد |
| hiçbir jürinin biz sebebi göstermedikçe tanığı suçlu bulduğunu görmedim. | Open Subtitles | لَم أرَ قطّ هيئة محلّفين مذنبة عندما لا نظهِر الدافع. |
| Ismarladığım hiçbir şey yok burada. | Open Subtitles | أنت لَم تحضر شيءُ واحد لهنا انا طَلبتُة. |
| Lee kızınızın hayatını asla tehlikeye atmazdı. | Open Subtitles | لي لَم يفعل أي شئ يعرض حياةَ ابنتك للخطر |
| Şimdi, bak... senden duymak istediğim cevap bu değildi. | Open Subtitles | اللعنة، لَم تكُن الأمور سيئَة كما كانَت في الجنوب |
| Tüm çabalarıma rağmen, işbirlikçilerinin ismini vermedi. Şimdi nedenini biliyorum. | Open Subtitles | رُغم كل جهودي لَم يُسمي شركائه والآن أَعلم لِماذا |