"مع مرور" - Translation from Arabic to Turkish

    • içinde
        
    • geçtikçe
        
    • geçen
        
    • ilerledikçe
        
    • zamanla
        
    • gittikçe
        
    • bırakır sonra
        
    • içerisinde
        
    • zaman
        
    Bir hastaneye gelirseniz size bakmak için kaç klinisyen gerektiğini ve bunun zaman içinde nasıl değiştiğini araştıran bir çalışma yapıldı. TED وهناك دراسة حيث أنهم يتطلعون في العيادات كم استغرق العناية لك إذا وصلت إلى مستشفى، كما أنها تغيرت مع مرور الوقت.
    Bunları zaman içinde değişip büyüyecek canlı sanat eserleri olarak görüyorum. TED أرى هذه على أنها أعمال حيّة. تتحول وتكبر مع مرور الوقت
    Günün saatleri geçtikçe gölgelerin nasıl hareket ettiğini öğrendiğimden alınıp eve götürülmeden önce ne kadar süre kaldığını anlıyordum. TED كما تعلمت كيف يتحرك الظل مع مرور ساعات النهار، فهمت كم من الوقت سيكون قبل أن يتم أخذي للمنزل.
    Biraz daha açarsak geçen sürede olayla ilgili anılar zayıflamaya başlar ve... Open Subtitles لتوضيح أكثر، ذكريات الجريمة تميل إلى التلاشي مع مرور الوقت بعد وقوعها،
    zaman ilerledikçe yer çekimi artacak, ta ki tamamen dünyada oluncaya kadar. Ancak sizi temin ederim oraya kadar varamayacağız. TED مع مرور الوقت، ستزداد الجاذبية حتى نعود إلى كوكب الأرض، ولكن أود أن أؤكد لكم أننا لن نستطيع الوصول هناك.
    Görme yetisi olan gök bilimciler, ışık yoğunluğunun zamanla nasıl değiştiğini yorumlamak için, buna benzer bir grafiğe ihtiyaç duyarlar. TED يعتمد علماء الفلك الذين يمكنهم الإبصار على هذا النوع من التبيانات لتفسير كيفية تغير كثافة الضوء هذه مع مرور الزمن.
    Genişlemesi zamanla gittikçe artıyor ve bu durumda, uzay zamanın büyük çapta parçalandığı yerde evren yıkıcı bir artış yaşayacak. Open Subtitles توسعه باكبر سرعة من قبل مع مرور الوقت. وفي هذا السيناريو، الكون سينتهي بكارثة. حيث يقع الزمان على أوسع نطاق.
    Gece yerini gündüze bırakarak gider, gündüz yerini geceye bırakır sonra aşkın kıvılcımları ateşlenir. Open Subtitles "لقد مر الليل تاركاً فرصة للنهار ليأتى و مر النهار ليسمح لليل بالظهور" "وأزدهر الحب مع مرور كل ليلة"
    Bu arada atını kurtarırken harcadığı zaman içinde, krallığı çökmüş. Open Subtitles لكن مع مرور الوقت تخلى عن جواده وضاعت مملكته وأستسلم
    Yıllar içinde, Sally hayallerini askıya aldı ve çalışmaya başladı. Open Subtitles و مع مرور السنين, سالي جمدت احلامها و ذهبت للعمل
    Glee kulübü ve siz yıllar içinde bana bunu öğrettiniz. Open Subtitles ذلك ما علمني إياه نادي الغناء وأنت مع مرور السنوات.
    Taleplerimiz 36 saat içinde yerine getirilmezse infazlar devam edecek. Open Subtitles أن لم تقم بالأستجابة مع مرور 36 ساعة .الأعدامات ستستمر
    Başka bir denetleme için daha yıllar vardı, böylece zaman içinde kayıtları düzenleyip eksik hiçbir şey bırakmamış olacaktı. Open Subtitles كانت ستمضي سنوات قبل ان يفتشو مرة اخرى كي يستطيع تصحيح سجلاته مع مرور الوقت لجعل كل شيء صحيحاً
    Yıllar geçtikçe bu konuyu daha az konuşmaya başladık sonuçta da hiç konuşmamaya. Open Subtitles مع مرور السنين نحن فقط أصبحنا نتحدّث عنه أقلّ فأقل حتّى في الأخير
    Yıllar geçtikçe çok ama çok çekinilen meşhur bir hırsıza dönüştü. Open Subtitles مع مرور السنوات تزايدت خطورته , واصبح من اخطر لصوص الشوارع
    Bazı şeylerin zaman geçtikçe karıştırılması ve abartılması çok komik. Open Subtitles من المضحك كيف للأشياء أن تُحرّف وتتضخم مع مرور الزمن
    Hareket, her geçen nesille bölüp satmayı daha da kolaylaştırarak rezervasyonları yok etti. TED وهكذا تدمرت المحميات ممهدا الطريق لمزيد من تقسيم وبيع الأراضي مع مرور كل جيل.
    Formüller yazıyor, grafikler çiziyoruz, ve net sonuç şu ki her geçen yıl bu baloncuklar daha kolay sönüyor. Her geçen yıl geçmişe olan ilgimizi TED تم اشتقاق معادلات، وإنتاج رسوم بيانية، والنتيجة الخام هي أنه وجدنا أن الفقاعة تنفجر بسرعة أكثر فأكثر مع مرور كل سنة.
    zaman ilerledikçe Rasputia ve ben giderek daha da yakınlaştık... hem lisede hemde birer yetişkin olarak. Open Subtitles مع مرور الوقت , انا وراسبيوشا اصبحنا اقرب واقرب بالمدرسة الثانوية كبالغين
    zaman geçtikçe ve hastalık ilerledikçe daha ve daha fazla sistem etkilenecek... Open Subtitles مع مرور الوقت وتقدم إنتشار المرض المزيد والمزيد من الأنظمة ...ستصبح متضررة
    Belki de Bordo şarabı gibi zamanla daha iyiye gideriz. Open Subtitles ، مثل عنب بوردو قد نتحسن أكثر مع مرور الوقت
    Sabah gelirken topladığım tüm öz güvenimi gittikçe yitirmeye başlamıştım. Sorularsa gelmeye devam ediyordu. TED لذا تلاشت الثقة التي كنت أجول بها ذاك الصباح مع مرور الوقت في هذا الصباح وظل السؤال يتردد.
    Gece yerini gündüze bırakarak gider, gündüz yerini geceye bırakır sonra aşkın kıvılcımları ateşlenir. Open Subtitles "لقد مر الليل تاركاً فرصة للنهار ليأتى ومر النهار ليسمح لليل بالظهور" "وأزدهر الحب مع مرور كل ليلة"
    zaman içerisinde başarılı olurlar ama istedikleri kadar değil. TED مع مرور الوقت سينجحون لكن ليس تمامًا كما يريدون أن يكون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more