Benden is istemeye geldiginde ise 5 bin dolar avans istemisti sirf oglunun okul masraflarini ödeyebilmek için. | Open Subtitles | و حين أتت لي و طلبت مني عملاً طلبت مني مقدم 5000 دولار .. لكي لكي تدفع تكاليف مدرسة ابنها |
Romanıma bir türlü giremedim... çünkü avans para aldım. | Open Subtitles | لا أقدر على الدخول الى روايتي لأنني حصلت على مقدم |
"Funky time"ın sunucusu olmak, Bruno'nun her zaman ön sırada olmasını sağlıyor. | Open Subtitles | أن تكون مقدم برنامج وقت المرح يجعل برونو دائما في مقاعد الصف الأول |
Yarbay olur olmaz sen de güç oyunlarından nasibini almaya başlamışsın. | Open Subtitles | أرى أنكِ إنغمستِ في لعبة القوة منذ أن أصبحت برتبة مقدم |
Mahmud olsa da aynı. Sana aynı fiyatı söylerdi. 50 bin de peşin vermelisin. | Open Subtitles | كان سيطلب المبلغ نفسه لا، بل كنت ستدفع 50 ألف تومان مقدم |
Mikrofonunu geri mi istiyorsun,seni yerel sunucu? | Open Subtitles | أتودّ استعادة مكبر الصوت يا مقدم الأخبار المحلي؟ |
Benden is istemeye geldiginde ise 5 bin dolar avans istemisti sirf oglunun okul masraflarini odeyebilmek icin. | Open Subtitles | و حين أتت لي و طلبت مني عملاً طلبت مني مقدم 5000 دولار .. لكي لكي تدفع تكاليف مدرسة ابنها |
Bir asistan tutmak için avans alabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني الحصول على مقدم لأستأجر مساعداً؟ |
Ayrıca, bir dahaki ayın kirasından avans veriyorum. | Open Subtitles | وأيضاً، أنا أعطيكم مقدم إيجار الشهر القادم |
3 aylık maaşımı avans olarak istedim ama ancak öğleden sonra verebileceklerini söylediler. | Open Subtitles | طلبتُ أجر 3 شهور مقدم يمكنني أن أحصل عليها فقط بعد الظهر. |
Bunu avans olarak düşünün. Tek yapmanız gereken bunu imzalamak, çocuklar. | Open Subtitles | إعتبروه مقدم التعاقد كل ما عليكم أن توقعوا هنا |
Bir seferinde benzincide, Kanal Beş'in hava durumu sunucusu Scotch Wilkinson'la tanışmıştım. | Open Subtitles | التقيت بسكوتش ويلكنسون مقدم النشرة الجوية في القناة الخامسة يوما ما في محطة الغاز |
Hava durumu sunucusu olmak senin için bu kadar önemliyse bir şeyler demiş olmalıydın. | Open Subtitles | أنا أقول وحسب أنه لو كان الحصول على عمل مقدم الطقس بهذه الأهمية بالنسبة لك كان يجب على الأرجح أن تقول شيئاً ما |
Yeni TED sunucusu Spotlar Altında"ya hoşgeldiniz. | TED | "أوجد مقدم TEDالذي كان في السابق مغني ثانوي في برادواي" |
Hayır, Yarbay. Zamanında babamın komutanıymış. | Open Subtitles | لا مقدم فى الجيش كان قائداً لأبى فى تلك الآونة |
Bu evi satın almış. peşin ödemiş. İpoteği yok. | Open Subtitles | لقد اشترت منزلا في المدينة بدفع مقدم ومن دون رهن |
Ne kadar zamandır bir numaralı sunucu olma hususiyetimi koruyabiliyorum? | Open Subtitles | كم من الوقت قبل أنا أفضل مقدم من المدينة؟ |
Size ilk ve son, güvenlik, ve altı aylık kira ön ödemesini verebilirim, nakit. | Open Subtitles | أستطيع أن أدفع مقدم ومؤخر وتأميناً وإيجار ستة أشهر مقدمة نقداً |
Çocuklar, yeni DJ'yimiz, Adrian Cronauer ile tanışın. | Open Subtitles | يارجال ,اود منكم ان تقابلوا مقدم البرنامج الترفيهى الجديد ,ادريان كورونر |
Amerikanın en sevilen spikeri geri döndü. | Open Subtitles | يمكنني أن أكون بطلك مقدم أخبار أمريكا المفضل قد عاد |
İkiniz gelirlerinizi birleştirirseniz, bir ev için peşinat vermeyi düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | مع دخلك الكلي، أعتقد أن عليك التفكير في دفع مقدم منزل |
Yataktan çıkıp yere adım atar atmaz, baskı algılayıcısı vücut ağırlığından gelen baskıda bir artış belirleyecekti sonra da kablosuz bir şekilde bakıcının telefonuna sesli bir uyarı gönderecekti. | TED | بمجرد أن يخرج من الفراش ويخطو على الأرض، مستشعر الضغط سيستشعر زيادة الضغط الناتج عن وزن الجسم ثم يرسل لاسلكيًا لهاتف مقدم الرعاية إنذار صوتي. |
- Dinle Janis, nakit paraya ihtiyacım var. Yardımcı olabilir misin? | Open Subtitles | جانيس, أحتاج إلى مال مقدم هل تستطيعين مساعتي |
Sırada, spiker kameramana kamerayı nasıl ortalayacağını gösterecek. | Open Subtitles | والآن , مع مقدم اخبار محلي يخبر المصور كيفية توسيط اللقطة |
Bu, spikerin daha parlak görünmesini sağlar? | Open Subtitles | ما يفعله هذا هو انه يجعل مقدم الاخبار يبدو أنصع |
Senden sadece 1 aylık depozito ve gider maliyetlerini istiyoruz. | Open Subtitles | كل ما نريده منك هو شهر مقدم ونريد أيضا تأمين خسائر مقدما |
Gerekli acı ile ilgili diğer harika şey ise, bakıcı ve hastayı bir araya getirmesidir, yani insanları. | TED | الآن , أمر عظيم آخر عن المعاناة الضرورية أنه هو الشيء الحقيقي الذي يوحد مقدم الرعاية ومستقبل الرعاية البشر. |