"منذُ" - Translation from Arabic to Turkish

• beri
• önce
• sonra
• yana
• zamandır
• önceydi
• İki
• oldu
• beridir
• itibaren
• yıldır
• önceki
• süredir
• son
• uzun

Burada, göreve geldiğimden beri yapılmış olan iki fiziksel muayenenin kayıtları var.
لدَّي هُنا سِجلات للفَحصين الطِبيين اللذان اُجريا لي منذُ أن اعتليتُ منصبي

Ama senin ve Miguel'in, Oz'a geldiğinden beri özel bir ilişkiniz vardı.
لكنكَ على علاقةٍ مُميزَة معَ ميغيل منذُ أن أتى إلى سجنِ أوز

Parisli bir arkadaşımla kalmak için, bir yıl önce geldim.
جئتُ إلى هنا منذُ عام للعيش مع صديقي، إنّه باريسي

17 yıl önce burada 26 mahkûm varmış, birisi bir şey görmüş olabilir.
هُناكَ 26 سَجيناً كانوا هُنا منذُ 17 عامً مَضَت، و رُبما رَؤَوا شيئاً

Ben ruhunda biriken bütün suçluluk duygunum, öldürdüğün ilk kediden beri tüm hayatındaki.
أنا كُل الذنوب المُتراكمَة في روحِك طوالَ حياتِك، منذُ أن قتلتَ قِطَتكَ الأولى

Küçüklüğünden beri, hep böyleydi ve artık onları büyütmenin vakti geldi.
وهذا هو حالكَ منذُ كنتَ طفلاً صغيراً وقد حانَ وقتُ رفعها

Umarım doğduğundan beri sana yedirdiğim yemeklerin ve aldığım kıyafetlerin tadını çıkartmışsındır.
آملُ أنّكَ استمتعتَ بوجبتك و كلّ الثياب التي أحضرتها لك منذُ ولادتك

- Mesele şu ki başımı yaraladığımdan beri okumayı unuttum da.
بصدق، أنا لم أكن قادرةً على القراءة منذُ أن آذيتُ رأسي.

John, birbirimizi, daha hukuk fakültesinde okuduğum zamanlardan beri tanıyoruz.
جون، لقد عرفنا بعضنا منذُ أن كنتُ في مدرسة القانون

Beş günden beri kanaman varmış, acilen kliniğe gitmen lazım.
بما أنكِ تنزفين منذُ خمسة ايام من الضروري الذهاب للعيادة

Beş yıl önce bir larenjektomi sonucu konuşma yeteneğini kaybetmiş.
استئصالٌ للحنجرة منذُ خمسِ سنواتٍ أدّى لفقدان قدراتها على الكلام

Öyleyse altı ay önce ısırılmıştır ya da başka bir enfeksiyondur.
إذاً فقد تعرّضت لقرصةٍ منذُ ستَّةِ أشهر أو أنّها إصابةٌ أخرى

Birkaç yıl önce, sırf karıma bakıyor diye bile boğazını keserdim.
منذُ سنوات قليلة كان عليّ أن أقطع رقبته لمجرّد النظر إليها.

On yıl önce de komik değildi. Şimdi de komik değil.
إنه لم يكن مسلياً منذُ عشر سنوات ولم يكن مسلياً الأن.

Bizzat kendim 12 sene önce tam dört kez yaptım bu işi.
فعلتُ ذلك أربعة مرات بنفسي و توقفتُ عن ذلك منذُ 12 عام

Savcı tek başına yaşıyormuş. Karısı üç yıl önce ölmüş.
القاضي يعيشُ بمفردهِ لقد توفيت زوجتهُ منذُ ثلاثةِ أعوامً مضت

O geceden sonra bana karşı tavırlarında bir değişim hissettim.
ولكن منذُ هذه الليلة، لاحظتُ تغييراً في الطريقة التى أُعاملُ بها في المنزل.

Federe Hapishane Sistemi'nin 1982'den bu yana mecburi eğitim programı var.
لَدى نِظام السجون الفِدرالي برامِج تعليم إلزامي أُقِرَّت منذُ عام 1982

Bu, uzun zamandır benim için yapılmış en güzel şeydi.
لقد كانَ أجمل شيء يفعله معي أحد منذُ مدة طويلة.

Bu 20 sene önceydi ve sen de hastaneden yeni çıktın.
كانَ ذلكَ منذُ 20 سنَة، و لقد خرَجتَ لتوكَ مِنَ المَشفى

Ne zamandır her şey yolundaymış gibi davranmak yüce kaiden oldu?
منذُ متي والتظاهر بأن كل شيء بخير أصبح فجأةً شيء عادي؟

Terfi edildiğimden beridir kucağıma düzgün birinin düşmesini bekliyorum. Tut şunu.
لقد كنت أنتظِر شيئاً لائِقاً أحقّق فيه ليقع بين يديّ منذُ أن تمّت ترقيتي

Buraya gelip bu insanlarla tanışmanızdan itibaren gittiğiniz yerlerin bir listesini yapabilir misiniz?
هل يُمكنكم عمل قائمة بالأماكن التي ذهبتوا إليها منذُ وصولكم والأشخاص الذين قابلتوهم؟

- 20 yıldır olmadığım kadar iyi durumdayım. - Bu riske giremezsin. Neden?
ـ أنا أفضل ليلقةً منذُ 20 عام ـ لا يُمكنك المخاطرة بذلك، لماذا؟

Birkaç saat önceki Üçlü Axel atlayışı da neyin nesiydi?
لماذا قمت بإحضار الدوريات الثلاثة منذُ عدة ساعات ماضية ؟

Bu ufak karışıklığın bu arada başladığını düşünmek istiyorum, ama ipuçları bunun bir süredir olgunlaştığını gösteriyor.
أودُ أن أعتقِد أنَهُ في تلكَ الفترَة بدَأَت كُل هذه الجلبَة لكني لدي حَدس أنَها كانَت تتخمَّر منذُ وقت

son on dakikadır bu genç adamla üzerimize ateş ediyorlar.
منذُ عشرة دقائق، لقد تعرضت لإطلاق نار مع هذا الشاب.