"من خط" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir hattan
        
    • çizgisinden
        
    • yazınızın bir
        
    • hattının
        
    • el yazısı
        
    • hattına gelen
        
    • Birinci hattan
        
    • sabit hattan
        
    Bir başka deyişle, izlenemez bir hattan gelen aramayı kabul etmiş. Open Subtitles بمعنى اخر فقد أخذ الرقم واتصل من خط لا يمكن تتبعه
    Başlama çizgisinden atlamaya kadar geçen süre yaklaşık 5 saniye.. Open Subtitles . من خط البداية إلي القفز , يجب أن يأخذ خمس ثواني
    Bayan Beethoven el yazınızın bir örneğini görebilir miyim? Open Subtitles ... فرو بيتهوفين هل يمكن أن أرى نموذجاً من خط يدك ؟
    Banister'ın bürosu, Dallas'tan New Orleans'a... ve Miami'ye uzanan mühimmat hattının parçasıydı. Open Subtitles وكان مكتب بانستر جزءا من خط الإمداد من دالاس خلال نيو أورليانز إلى ميامي
    yani, babamın çok kendine özgü bir hediye paketleme tarzı vardı ve annemin el yazısı da Noel Baba'nınkine fazlasıyla benziyordu. TED كان لوالدي ، أسلوب مميز جدا في التغليف، وخط يد والدتي كان قريب من خط بابا نويل.
    Bu sabah ihbar hattına gelen telefonu anlat. Open Subtitles إخبريني عن المكالمة من خط المعلومات هذا الصباح.
    Mr. Sculley. Birinci hattan size bir telefon var. Open Subtitles سيّد (سكولي)، هناك مكالمة لك من خط رقم واحد.
    sabit hattan onu aramadığını nereden bileceğim? Open Subtitles كيف يمكنني أن أعرف أنّك لم تحادثها من خط أرضي؟
    Ofise git ve beni güvenli bir hattan ara. Open Subtitles أتصل بى من خط أمن عندما تصل هناك.
    Ofise git ve beni güvenli bir hattan ara. Open Subtitles أتصل بى من خط أمن عندما تصل هناك.
    Ayhan, neden bahsettiğin konusunda en ufak bir fikrim yok ve ayrıca da beni neden güvensiz bir hattan arıyorsun? Open Subtitles ـ "ايان" لا املك ادنى فكرة عم تتحدث و لماذا تحدثني من خط غير محمي
    O işi aldığından emin olmak için karanlık zaman çizgisinden geldim. Open Subtitles أتيت من خط الاحداث المظلم لأتأكد من قبولك لتلك الوظيفة
    Sence bu şey de Flashpoint zaman çizgisinden mi? Open Subtitles أتظن أن هذا الشيء جزء من خط الوميض الزمني أيضًا؟
    Dolayısıyla günde 1,25 dolardan daha azla yaşayan insanlar olarak tanımlanan aşırı yoksulluğun sanal yokoluşu tabii ki bu 1990'daki bir taban çizgisinden enflasyona göre ayarlanmış. TED إذن هذا هو القضاء الظاهري من الفقر الشديد إذا اعتبرنا الفقر الشديد ناس يعيشون على أقل من ١.٢٥ دولار في اليوم، وأخذنا في الاعتبار طبعا التضخم الاقتصادي من خط أساس من عام ١٩٩٠.
    El yazınızın bir örneğini görmem gerekiyor. Open Subtitles أريد أن أرى عينة من خط يدك
    El yazınızın bir örneğini görmem gerekiyor. Open Subtitles أريد أن أرى عينة من خط يدك
    - Olabilir şu an çalışmayan Talus hattının ikinci seviye diplomasi modeliyim. Open Subtitles أنا على مستوى دبلوماسي نموذج اثنين من خط تالوس المتوقف الآن.
    - Elçiliğin güvenli hattının 80 km yakınına bile yaklaşamayan bir çalışan. Open Subtitles - الذين لا يستطيعون الحصول في غضون 50 ميل من خط آمن السفير.
    Yine de gidip elinden geleni yapmalısın. "Sevgilerimle, Caroline Bingley." Ne zarif bir el yazısı! Open Subtitles عليك الذهاب وبذل كل ما تستطيعين المخلصة كارولين بنجلى، ياله من خط أنيق
    Sizden almam gereken el yazısı örneği gibi. Open Subtitles تماما مثل عينة من خط بك وانا ذاهب الى الحاجة.
    Mala Noche saldırılarında bu kadar başarılı olmamızın nedeni... ..ihbar hattına gelen aramalardı. Open Subtitles السبب إنّنا كنّا ناجحين جدّاً في ضرب (مالا نوشيه) هو أنّنا نحصل على مكالمات من خط معلومات سرّية
    Mr. Sculley. Birinci hattan size bir telefon var. Open Subtitles سيّد (سكولي)، هناك مكالمة لك من خط رقم واحد.
    Ofisindeki sabit hattan arama yapıyor. Open Subtitles إنّ يستعمل الهاتف من خط مكتبه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more