"مهد" - Translation from Arabic to Turkish

    • beşiği
        
    • beşik
        
    • Cradle
        
    • doğduğu
        
    • beşiğini
        
    • beşiğine
        
    • beşiğinde
        
    • Kaynağı
        
    • beşiğin
        
    • beşikteki
        
    • karyolayı
        
    • beşiğiydi
        
    • beşiğinin
        
    Gerçek kullanımı hakkında düşündüğümüz zaman, Firefly'ın tek bir beşiği olduğunu fark edeceksiniz. TED عندما نفكر بالإستخدام الفعلي، ستلاحظ أن فايرفلاي له مهد مفرد.
    Yaşamın beşiği arayışına başlamak için öncelikle herhangi bir yaşam türünün temel gereksinimlerini anlamak önemlidir. TED حتى نشرع في البحث عن مهد الحياة من المهم أولًا فهم الاحتياجات الأساسية لأي شكل من أشكال الحياة،
    beşik, bebek masası, puset altını değiştirme masası, pelüş oyuncaklar, oyun beşiği. Open Subtitles مهد ,كرسي هزاز ,وعربة وطاولات للغيار ,ودمى
    - O zaman bir aile arabası almalıyız. - Evet ya da bir beşik. Open Subtitles ‫ـ لكن حينها علينا أن نشتري عربة طفل ‫ـ نعم أو مهد
    Cradle Bay lisesine hoşgeldin. Open Subtitles فككت فئة. مرحبا بكم في خليج مهد السامية، ستيفي بوي.
    Ben dindar veya özellikle spiritüel biri değilim, ama vahşi doğada, dinin doğduğu yeri gördüğüme inanıyorum. TED أنا لست متديّنًا أو شخصًا روحانيًّا، ولكن في الحياة البريّة، أظن أني قد شهدت مهد الدين.
    Aşk bir bebeğin beşiğini aydınlatan sabah ve akşam yıldızıdır. Open Subtitles الحب هو الصباح ونجمة المساء التي تضيء على مهد الطفل
    İnsanlık medeniyetinin beşiğine yerleştiler ve yeni bir ulus doğdu. . Open Subtitles إستقروا في مهد الحضارة البشرية وهكذا كان مولد أمة جديدة
    Bu cennetin el değmemiş beşiğinde yeni bir ırk yaratılacak, mükemmel fiziksel özellikleri olan bir ırk. Open Subtitles -هنا في مهد السموات الغير ملوثة -سيتم خلق جنس جيد سيكون مميز -جنس مثالي من النمازج الطبيعية
    Ancak bilim insanları siyah dumancıların SEOA için fazla sıcak olduğuna inanıyor— dolayısıyla yaşamın beşiği için baş adaylar artık beyaz dumancılar. TED ولكن يعتقد العلماء أن المدخنات السوداء كانت مرتفعة الحرارة بحيث لا يتحملها اللوكا؛ لذلك فالمدخنات السوداء هي المرشح الأول لتكون مهد الحياة.
    O artık bir makyaj masası, yemek köşesi, bebek beşiği veya çöp kutusunu dolduran bir gazete olmuştur. Open Subtitles بل تصبح , طاوله فاخره ركن افطار , مهد طفل وصحيفه قابعه في سله المهملات
    Uygarlığın beşiği. Mısırlılar mumyayı ve tuvalet kağıdını icat ettiler. Open Subtitles مهد الحضارة , لقد إخترعوا التحنيط وورق المرحاض
    Uygarlığın beşiği. Mısırlılar mumyayı ve tuvalet kağıdını icat ettiler. Open Subtitles مهد الحضارة , لقد إخترعوا التحنيط وورق المرحاض
    Bütün dünyada bu ülkenin liderliğinin beşiği olarak tanınıyoruz. Open Subtitles في الحقيقة نحن معروفون حول العالم كوننا مهد الزعامة في هذه البلاد
    Üzerinde ismi yazılı, güzel ve sert bir beşik var.. Open Subtitles أنا عِنْدي a لطيف، بشدّة مهد باسمِه عليه.
    Kim neye pişman olacak göreceğiz seni yaşlı beşik hırsızı. Open Subtitles سنرى من ندم على مهد الخطاف القديم
    - Bilirsin işte, bir beşik, küçük kıyafetler, küçük bir masa, üstünde minyatür bir kalem seti olan. Open Subtitles -كما تعرفين, مهد , ملابس صغيرة, مكتب صغير, عليه قلم بالغ الصغر.
    Oradaki üç çocuk da Cradle Bay in kötü sicillileridir. Open Subtitles هؤلاء الرجال الثلاثة: الجواب مهد خليج لماكفي، مانسون وO.J.
    Hayallerimiz yeni ürünlerin, yeni hizmetlerin hatta yeni endüstrilerin doğduğu yerdir. TED خيالنا هو مهد المنتجات الجديدة والخدمات الجديدة وحتى الصناعات الجديدة.
    Bir gün medeniyetin beşiğini servet ve savaşların merkezi hâline dönüştürecek uçsuz bucaksız petrol sahalarının ilk belirtisi. Open Subtitles والتي ستحوّل مهد الحضارة يوماً ما إلى مركز الثروة والحرب.
    Bir tek Tanrılar'ın görebildiği izleri takip edin. Sizi Orellana'nın beşiğine götüreceklerdir." Open Subtitles "اتبع الخطوط التي لا يستطيع سوى الآلهة قراءتها وستقودك إلى مهد (أوريانا)"
    Arthur cennetin beşiğinde huzur bulsun ve bu dünyada çektiği acılar yaradanın evindeki sonsuz hayatında iyileşsin. Open Subtitles رُبما يكون آرثر يرتاح فى مهد النعيم و الإنتهاكات التى تعرض لها فى هذا العالم رُبما تكون قد شُفيت بحياته الداخلية فى بيت الرب
    Yaşamın Kaynağı'na gitmek dünya için ölüm demek olabilir. Open Subtitles العبور من مهد الحياة هي المخاطرة باغراق العالم بالموت.
    Bu bir beşik ve hepiniz beşiğin içinde kıvrılmış baş parmağınızı emiyorsunuz. Open Subtitles بل هو مهد و أنتم بداخله تمصون أصابعكم
    Dev gölgelerle kundaklanmış beton bir beşikteki mahluk benim beyhude varlığıma sıçradı. Open Subtitles موضوع في مهد حصين ملفوف بظِلٍ عظيم مقيد بحياتي الخاوية
    Başka bir adam, babanın görevi olan karyolayı alarak haddini aşmıştır. Open Subtitles - تجاوز رجل على رجل في شراء مهد .. هو أمر مخنث ..
    Hint kriketinin beşiğiydi. Open Subtitles إنه مهد لعبة الكريكيت الهندية الآن..
    Kelt medeniyeti beşiğinin tam kendisi gibi. Open Subtitles و قد تكون مهد الحضارة الكلتكية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more