Cadının uçan ucubeleri olduğunu biliyoruz. Kim bilir aşağıda neleri vardır? | Open Subtitles | نعرف أنّ لديها وحوشاً طائرة لكنْ مَنْ يعرف ماذا يوجد هناك؟ |
İkimizde silahın dolu olduğunu biliyoruz, yani isteseydim, beynini uçurabilirdim. Değil mi? | Open Subtitles | نعرف أنّ المسدس ملئ بالرصاص لذا لو أردت أستطيع قتلك، صحيح؟ |
Adada yabandomuzu olduğunu biliyoruz. Görünüşe bakılırsa çatalkuyruklar. | Open Subtitles | نعرف أنّ هناك حيوانات برية على جزيرة الحيوانات البرية الٔأميركية من مظهرها |
Bu adamın uydurmadığını nasıl bileceğiz? | Open Subtitles | كيف نعرف أنّ هذا الرجل لا يختلق الأمر؟ |
Katilin suç mahalini 10.52'de terk ettiğini biliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نعرف أنّ القاتل غادر مسرح الجريمة في الـ10: 52. |
Ama lenfoması olduğunu biliyoruz. Atipi hücreleri olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | بل نعرف أنّ لديها نمط خلويّ يشير إلى الليمفوما |
Kanıtın olduğunu biliyoruz. Ayrıca bir suç ortağın olduğunu da biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنّ لديكَ عذر غياب ونعلم أيضاً أنّ لديكَ شريك |
- Ama bombanın, yanlarda ve arkada kapısı olan beyaz, ticari kamyonette olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ولكننا نعرف أنّ القنبلة موجودة في شاحنة تجاريّة بيضاء مع قسم خلفي وبابّ جانبي للركّاب |
Kasada önemli bir şirkete ait yasal evraklar olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ونحن نعرف أنّ محتويات الخزنة هو اوراق قانونية من شركة محاماة كبيرة |
Maktulün evli olduğunu biliyoruz. Umarım eşi kayıp bildirimi yapmıştır. | Open Subtitles | إذاً نعرف أنّ الضحية كان متزوجاً، لنأمل أنّ زوجته أبلغت عن إختفائه. |
Ayrıca mikrosilden bıçağın dört milimetre kalınlığında olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | وأيضاً من القالب، نعرف أنّ عرض الشفرة هو أربع ملمترات. |
Sevgimizin bize yapabileceğin her şeyden daha güçlü olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنّ حبّنا أقوى مِنْ أيّ شيء ترمينه علينا |
Yani şimdi kurbanın, fotokopi odasının zemininde ve eteğinde sperm olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | الآن نحن نعرف أنّ الضحيّة كانت على أرضيّة غرفة التصوير... وأنه كان هناك بقع من سائل منوي على الأرض، والآن على تنورتها؟ |
Yapabilirdin ama ikimiz de Haven'ın bir cazibesi olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | يمكنكِ ذلك، لكن أنا وأنتِ نعرف أنّ لدى "هايفن"... سحراً |
Katilin eğitimli ve yetenekli olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنّ لديه تدريب، مهارات مُميّزة. |
Sizin için zor olduğunu biliyoruz, ...ama sormam gerekiyor, kocanızın işgal etme protestosundaki pozisyonu neydi? | Open Subtitles | نعرف أنّ هذا صعب، لكن ماذا كان توّرط زوجكِ مع حركة "اِحتلّوا!"؟ |
İşe yarayıp yaramadığını nereden bileceğiz? | Open Subtitles | كيف نعرف أنّ هذا سيجدي نفعاً ؟ |
- İçimizdekileri döksek bile Neal'ın içeride ve hayatta olduğunu nasıl bileceğiz? | Open Subtitles | حتّى لو بحنا بمكنوناتنا، كيف نعرف أنّ (نيل) ما يزال حيّاً في الداخل ؟ |
Jane'nin tehlikede olmadığını nereden bileceğiz? | Open Subtitles | -كيف نعرف أنّ (جاين) ليس في خطر؟ |
Kocanızın Lehman'da birkaç iş arkadaşına karşı şahitlik ettiğini biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنّ زوجكِ شهد ضدّ عدّة ز(من زملاؤه بمصرف (ليمان |
Kızın olmadığını biliyoruz. Hakkındaki her şeyi biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنّ لديكِ ابنة، نحن نعرف عنكِ كلّ شيء |
Eh en azından ekipmanların işe yaradığını biliyoruz. | Open Subtitles | حسنٌ، على الأقلّ . بتنا نعرف أنّ الأجهزة تعمل |