Fakat bu hormonların üzerimizde sınırsız gücü olduğu anlamına gelmez. | TED | لكن هذا لا يعني أن للهرمونات سلطة غير محدودة علينا. |
Yine de bu çürükleri tedavi etmeyi başaramadıkları anlamına gelmez. | TED | لكن هذا لا يعني أنهم لم يتمكنوا من علاج التسوس. |
Devlete parasını verdim. Ama buralarda bunun bir anlamı yok. | Open Subtitles | لقد دفعت حقها للحكومة لكن هذا لا يعني أي شيء |
- John, bak hiçbir zaman inancının çok olmadığını biliyorum, hiçbir zaman bunun için bir sebebin olmadı ama bu demek değil ki sana inanmıyoruz. | Open Subtitles | انا اعلم ان ليس عندك ايمان كافي و لكن هذا لا يعني اننا لا يجب ان نؤمن |
Adamımız o değil. Bu senin profilinin yanlış olduğunu göstermez. | Open Subtitles | هو ليس الرجل المطلوب هذا لا يعني ان ملفك خاطئ |
Bak, seni sevmiyorum demek değil bu çünkü seviyorum. | Open Subtitles | حبيبى، هذا لا يعني أنى لا أحبك . لأنني أحبك . أحبك كثيراً |
Tek yolun bu olduğunun farkındayım, ama bu demek değildir ki hoşuma gidecek. | Open Subtitles | أنا أعلم إن هذه هي الطريقة الوحيدة لكن هذا لا يعني بأني أُحبها |
Yatkın, ama bunu aşmak için gündeme olamaz anlamına gelmez. | Open Subtitles | مستعد، ولكن هذا لا يعني أنه لا يمكن التغلب عليها |
Ama biraz nevrotik olmuştur sadece çünkü belki, ben doğru değilim anlamına gelmez. | Open Subtitles | ولكن لمجرد أنني كنت عصبية قليلا ربما هذا لا يعني أنني لست محقة |
Sadece sizin güç yok çünkü bir cadı değildir anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لأنك لا تمتلكين قواك هذا لا يعني أنك لست ساحرة |
Dosya yoktu. Cep telefonunun hafızası boştu ama dosya saklanmadığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | ذاكرة الهاتف فارغة، لكن هذا لا يعني أنه لا يوجد مجلّد مخفي. |
Bu her şeyi unutup insan olmayı bırakacağız anlamına gelmez. | Open Subtitles | هذا لا يعني أن نتصرف بجنون و لا نتصرف كبشر |
Evet ama bu cumartesi gecemi onunla harcayacağım anlamına gelmez. | Open Subtitles | أجل، لكن هذا لا يعني أن أقضي معه يوم السبت |
Bunun hiçbir anlamı yok. Cinayet sonraki bir kaç gün içinde de işlenmiş olabilir. | Open Subtitles | هذا لا يعني شيء, المقتل كان من الممكن ان يصير في ايّ من الايام بعدها |
İç saha avantajımız var. Bunun bir anlamı yok mu? | Open Subtitles | أفضلية اللعب على الأرض هذا لا يعني أي شيء؟ |
İç saha avantajımız var. Bunun bir anlamı yok mu? | Open Subtitles | أفضلية اللعب على الأرض هذا لا يعني أي شيء؟ |
bu demek değil ki, Jerome senden daha iyi bir sanatçı. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعني , جيروم انه فنان افضل منك ابتعد عن هذا |
bu demek değil ki; içinde olana ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعني أنني احتجت ما بداخله لذا فلا تحكم عليَّ يا رجل |
Güneş kadar kızgın da olsalar istilaya hazırlandıklarını göstermez bu. | Open Subtitles | إنهم يحترقون باتجاه الشمس هذا لا يعني أنهم يستعدون لغزو |
İlle de tekrar birleşeceğiz demek değil bu. | Open Subtitles | هذا لا يعني بالضرورة أننا سنعود لبعضنا مرة أخرى |
Tamam, biraz kendime buyruk olabilirim ama bu demek değildir ki bu iş yürümeyecek. | Open Subtitles | حسناً .. انا متزمته في طريقتي .. ولكن هذا لا يعني ان هذا لن ينجح |
Bana öyle bakma Helen. Bu, bir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | لا تنظرو إلي بهذه الطريقة هذا لا يعني أي شيء |
Tabi daha sonra anlaşmaya razı olmayacakları anlamına gelmiyor bu. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعني أنّهم لا يردون عقد صفقة لاحقًا |