"هو أكثر" - Translation from Arabic to Turkish

    • en çok
        
    • daha da
        
    • daha fazlasını
        
    • daha fazlası
        
    • daha çok
        
    • Dahası
        
    • en büyük
        
    • çok daha
        
    • fazla
        
    • daha önemli
        
    Bu büyük bir hata olur, ona en çok şimdi ihtiyacımız var. Open Subtitles حاليا هو أكثر واحد نحتاج له بالله عليك يابوتش مالذي تتحدث عنه؟
    en çok önem verdiğim budur. Ama bazen aşk da önem kazanır. Open Subtitles الدور هو أكثر الأمور أهمية لكن الحب مهم أيضاً في بعض الأحيان
    Veya daha da önemlisi daha önce hiç karşılaşmadığımız bir sorunla ilgili bilgisayarla çalışabilirsiniz. TED أو ما هو أكثر أهميةً من ذلك، هو العمل مع حاسوب لحل مشكلة لم نواجهها من قبل.
    Bence Charlie Frobisher beni mutlu etmek için bundan daha fazlasını yapardı. Open Subtitles أعتقد أن تشارلي فروبيشر سيفعل ما هو أكثر من ذلك ليبقيني سعيدة
    Kendimi daha net bir şekilde görebiliyorum da ve istediğim şeyin makul olarak istenebilecek olandan daha fazlası olduğunu anlayabiliyorum. TED ولكن يمكن أن أرى نفسي بوضوح أكثر، وأستطيع أن أعترف بأن ما أريده في بعض الأحيان هو أكثر من المعقول.
    Siz daha çok hardwarele mi? yoksa softwarele mi ilgileniyorsunuz? Open Subtitles هل أنت أكثر اهتماما في الأجهزة أو هو أكثر البرامج؟
    Ve Dahası, ben çok şanslıyım çünkü dünya çapında milyonlarca insanla bunu paylaşabiliyorum. TED وما هو أكثر من ذلك، أنا محظوظة حقاً، لأنني تمكنت من مشاركة ذلك مع ملايين الناس في جميع أنحاء العالم.
    Amerika'daki en büyük korkunun halka hitap etmek olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles هل تعرفين أنَّ التحدّث أمامجمهور.. هو أكثر المخاوف انتشاراً في أمريكا؟
    Beni çocuklar hakkında en çok endişelendiren ne biliyor musunuz? Open Subtitles ولكن أتعرفون ما هو أكثر شئ يخيفنى على الاطفال ؟
    PostSecret.com dünyada en çok ziyaret edilen reklamsız blog oldu. TED PostSecret.com هو أكثر المدونات الخالية من الإشهار زيارة في العالم.
    en çok ihmal edilen Milenyum Kalkınma Hedefi. TED هو أكثر هدف خارج عن المسار للتنمية البشرية.
    Bu yüzden en çok Kahlenberge kafamı karıştırıyor. Open Subtitles و لهذا السبب كاهلينبرج هو أكثر من يكيد لى المكائد
    Hayatın sona ererken en çok neyi görmek istersin? Open Subtitles ما هو أكثر شيء تريد رؤيته عند نهاية حياتك؟
    Bugün, ABD'de en çok satan lastik modeli hangisidir? Open Subtitles ما هو أكثر الإطارات مبيعاً بالولايات المتحدة اليوم؟
    Ve sanırım, birazdan önemli bir kısmını okuyacağım, en başta söylediklerimi özetleyen daha da harika bir konuşma, paradan çok yaşam olduğuna inanma konusunda ve paradan daha çok denememiz ve ölçmemiz gerekenler hakkında TED وأعتقد أن خطاب أكثر روعة الذي سأقرأ جزءا كبيرا منه التي يلخص ما قلته في البداية عن الاعتقاد هناك ما هو أكثر من المال في الحياة والكثير مما يجب علينا تجربته وتدبيره من المال
    Ancak uydular sadece gezegenlerin etrafında dönmekten daha fazlasını yaparlar. Open Subtitles لكن تقوم الأقمار بما هو أكثر من الدوران حول الكواكب
    Fakat belki bu itiraf etmek için ilgilendiğin bir fincan çayından daha fazlası. Open Subtitles ولكن ربما هذا هو أكثر الخاص كوب من الشاي من يهمك للاعتراف به.
    Beni daha çok ilgilendiren şu an doğru ilerlemekte olan şeyler. Open Subtitles ما هو أكثر أهمية لي، هو الأشياء التي تجري بشكل صحيح
    Dahası, dünyadaki bütün krizlerde aynı şey oluyor. TED وما هو أكثر من ذلك، نفس الشيء يحدث في كل الأزمات حول العالم.
    Birçok araştırmaya göre; insanların en büyük korkusu diğerleri önünde konuşmakmış. Open Subtitles طبقاً لمعظم الدراسات، فإن التحدث العلني هو أكثر مخاوف الناس
    Ne kadar yetenekli olduğumuz ve başkalarına kıyasla yetilerimizin düzeyinin farkında olmak öz saygıdan çok daha fazlasıyla ilgili. TED معرفة إلى أي مدي نحن مؤهلون وكيف تتجمع مهاراتنا ضد مهارات الآخرين هو أكثر من زيادة في احترام الذات.
    Kızım ve yeğenlerim benim hiç sahip olmadığım bir din mirasını devralıyor, daha fazla eşit -- etkimiz oldu. TED ترث ابنتي وبنات إخوتي دينًا لم أحظ بمثله، هو أكثر مساواة، حيث كان لنا تأثير.
    Ancak, öğrendiğim şey tasarladığım şeyden daha önemli olan onu tasarlarken takındığım tavırdır. TED ومع ذلك، ما تعلمته كان ما هو أكثر أهمية من الشيء الفعلي الذي صممته هو موقف لدي اتخذت في حين تفعل هذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more