"يجب علي" - Translation from Arabic to Turkish

• gerekiyor
• gerek
• lazım
• gereken
• gerektiğini
• gerekiyordu
• gerekeni
• gerekecek
• ben
• gerekirdi
• iyi
• gerekir
• etmeliyim
• Sana
• Mecburum

Evet,herneyse. 1982'deki bütün sokak yıkılmalarına ilişkin herhangi birşey bulmam gerekiyor.
نعم ، أي شيء يجب علي فقط أن أجد شيئاً ما

Evet, yine de söylemem gerek ki, hep deniz hayatını düşledim.
يجب علي انا اقول, دائما ما حلمت ان اعيش في البحر

Marge, her sabah banyoyu esir alıyorsun. Saçlarımı yıkamam lazım.
مارج، أنت تقفلين الحمام كل صباح يجب علي غسل شعري

Ama burada durmalıyım çünkü sizlere vermem gereken şeyi henüz vermedim.
ولكن يجب علي ان اقف هن لأنني لم اعطكم ما تستحقونه

Bu para işinden bıktım. Sadece ne yapmam gerektiğini söyle bana. Pekala.
لقد سئمت من موضوع المال فقط أخبرني ما يجب علي أن أفعله

O kadar kutsal bir yemek, kaç kere söylemem gerekiyor?
،هذا الغذاء المقدس كم مرة يجب علي أن أقول هذا؟

Tamam, sadece son bağlantıyı da eklemem gerekiyor ve o da bu galiba.
حسناً يجب علي إيجاد الدليل الأخير و أعتقد بأن هذا قد يكون هو

Aklındaki mesajı silmem gerekiyor ama sorun değil, sonra da hallederim.
يجب علي مسح الرسالة من دماغك لكن لاعليك سوف افعلها لاحقاً

Artık şişman, kel, şişman, hiçbir şey olmayı kabul etmem gerek.
يجب علي فقط أن أكتفي بكوني بدينا، أصلعا و عديم الفائدة

Daha iyi bir ortak bulamam. Artık bulmama gerek yok.
أنا لن أجد شريكا أفضل والآن لا يجب علي ذلك

4. katta boş bir daire var, ancak anahtarları aşırmam gerek.
هـنالك مكان فارغ بالـطابق الـرابع، لكنه يجب علي أن أسرق المفاتيح

Bak, bence bu iyi bir fikir değil. Gitmem lazım.
ولكن, اسمعي أنا حقا لا أظن بأنه يجب علي الذهاب

Saat geç oldu ve benim bu düğmeyi bulmam lazım. Yapma ama.
الوقت متاخر وانا يجب علي ان اعثر على الزر الذي ابحث عنه

Pazartesiye hazılamam gereken 1000 kelimelik ödevim var... ama beni çalışırken görmüyorsun.
يجب علي ان انفذ تعبير من الف كلمه ولكني لا تريني قلق

Düşündüğüm gibi, genjutsu altına alıp manipule etmem gereken kişi Madare.
يجب علي إستعمال تقنية وهم شيسوي على مادارا و أتحكم به

-Oo bu bana bir dahaki salı satışında snack hazırlamam gerektiğini hatırlattı.
مما يذكرني, أنه يجب علي أن أكون أم الوجبات يوم الثلاثاء القادم

Bana hayallerimin peşinde koşmam gerektiğini söyleyen sen değil miydin?
أنت من قال لي أنه يجب علي أن اتَّبِع حلمي

Gerçekten birşeyler yapmam gerekiyordu. ve kesinlikle Paris'ten nefret ediyordum.
يجب علي فعل شيئاً ما و أنا بالتأكيد كرهت بــاريس

Bunca zaman düşünmüştüm ki... Ayakta kalabilmek için yapmam gerekeni yapıyordum.
كل ذلك الوقت أعتقدت, أنني أقوم بفعل ما يجب علي فعله

Eve donunce bir Fransizi oldurmem gerekecek.
يجب علي أن اقتل رجلا فرنسيا عندما أعود إلى الوطن.

Eski hayatında Poochie vardı. ben de Sana Poochie yi bulmalıyım.
حياتك السابقة كان بها بوتشي يجب علي ان أجد كلبك بوتشي

Ama ne var ki benim de sisteme güvenmem gerekirdi.
وكان يجب علي الوثوق في النظام, وهذا كل مافي الأمر

Hey, Ray. Hakkını vermeliyim ki. Bu akvaryum çok iyi bir seçim oldu.
هيي راي يجب علي أن أعترف لك هذا الحوض إنما هو ضربة معلم

- Seni öldürmem gerekir.... - Çünkü beni öldürmen gerekir.
يجب علي أن اقتلك و بعد ذالك يجب ان تقتلني

Aubrey'in disk sürücüsünü tekrar kontrol etmeliyim diye düşünmüş - tüm, değil mi?
فكرت انه يجب علي ان القي نظرة اخرى على القرص الصلب الخاص بأوبري

Dinle koca budala, Sana bunu daha kaç defa söyleyeceğim?
أسمع أيه الساذج الكبير, كم مرة يجب علي القول لك؟

Onları serbest bırakmakla, ki buna Mecburum Albany'ye doğru giderken yine aynı adamlarla savaşmam gerekeceğinden korkuyorum.
أخشى، أن أدعهم يرحلون، وهذا ما يجب علي وسأقتل فقط نفس الرجال ثانية حين أتجه نحو ألبني