Belki, çocuklarını sütten biraz daha geç kesseydin, daha medeni olabilirlerdi. | Open Subtitles | نعم, ربما لو فطم أطفالك بشكل متأخر قليلا فسيكونوا أكثر تحضر |
O, çocuklarını tüm gün hayatta tuttu, bu çok zor. | TED | لقد أبقت أطفالك على قيد الحياة طوال اليوم، وهذا صعب." |
Başka insanların çocuklarını taşırken nasıl bu kadar sorumsuz olabiliyorsun? | Open Subtitles | كيف تكون غير مسؤول تماماً؟ عندما تنقل أطفال أناس آخرين؟ |
Ama onu bir evcil hayvan olarak eve götür, çocuklarını yiyebilir. | Open Subtitles | لكن أعتبر المنزل كحيوان أليف، أنه سوف يأكل الأطفال الخاص بك. |
çocuklarını koruyan bir anne olduğunuzda, tek umursadığımız şey bu oluyor. | Open Subtitles | , عندما تكون أم , وتحمى أولادك فذلك كل ما يهم |
- Altı fincan kahve içti... hem insanlar çocuklarını unutmazlar. | Open Subtitles | لقد تناول ستة أكواب من القهوة والناس لا ينسون أولادهم |
Bu yüzden, koca eşini dövmeye başlıyor, anne ve babalar çocuklarını dovüyor, ve ardından, kendilerini çok kötü hissediyorlar. | TED | لذا نرى .. أن الازواج مازالوا يضربون زوجاتهم والامهات والاباء يضربون أبنائهم وبعد ذلك التصرف جميعهم يشعرون بشعور سيء |
Böylece Lou karısını ve çocuklarını terk etti ve Tina'ya taşındı. | Open Subtitles | إذا ، لو يترك زوجته و أولاده و ينتقل برفقة تينا |
Eğer çocuklarını kaçırırsak gelir kapımızı çalarsın, sana onları geri veririz. | Open Subtitles | نحن جيرانك ادا سقنا اطفالك ,فقط اطرق بابنا وسوف نعيدهم لك |
Orada, kendilerini ve çocuklarını nasıl destekleyebilecekleri anlatılıyordu. Çocuklarıyla konuşarak vakit geçirmeleri, onlara daha fazla ilgi göstermeleri, onlara karşı daha sabırlı olmaları ve onlarla konuşmaları gibi tavsiyeler verilmişti. | TED | بالإضافة إلي معلومات عن كيفية دعم أنفسهم وأولادهم، مثل معلومات عن قضاء الوقت بالتحدث إلى أطفالك، وإظهار المزيد من الحنان لهم، وأن يكونوت صبورين أكثر مع أطفالهم، والتحدث إلى أطفالك. |
çocuklarını bir Alman okuluna gönderdiğin zaman ne diyecek? | Open Subtitles | أنا أود أن أعرف ردة فعلها عندما يذهب أطفالك إلى مدرسة ألمانية |
Eğer değilsen karını, çocuklarını ve metresini alıp hep beraber Las Vegas'a taşınabilirsiniz. | Open Subtitles | لأنة لو كانت اجابتك لا فيمكنك أن تأخذ زوجتك و أطفالك و عشيقتك الى لاس فيجاس |
Aden, motosiklerini kiralamaya ve bakımlarını yapmaya yardım etmeleri için sokak çocuklarını işe alıyor. | TED | عدنان وظّف أطفال الشوارع لمساعدته في تأجير و المحافظة على الدراجات لأجله. |
Ben arkadaşlarımın 'çocuklarını' ödünç alıyorum- (Kahkaha) Önerilerime biraz ihtiyatla yaklaşın. | TED | واقتبس من أطفال أصدقائي – اذن خذوا جميع هذه النصائح مع حبة من الملح خذوا جميع هذه النصائح مع حبة من الملح |
Bugünün çocuklarını düşünün. Onların çocuklukları biraz farklı. | TED | بالنظر إلى الأطفال اليوم ، فطفولتهم مختلفة بعض الشيء |
Bu olduğunda, tüm mahalle çocuklarını çağırmaya başladı, sanki çocuklar gelmeli ve neler olduğunu görmeli gibi. | TED | وعندما حصل ذلك، بدأ بمناداة جيرانه الأطفال، مثل، يأتي الأطفال ويشاهدون ماذا يحصل هنا. |
çocuklarını huzur içinde büyütmek istiyorsan insan doğasını değiştirmenin bir yolunu ara. | Open Subtitles | تريد أن تربي أولادك بــ سلام؟ جد لنا طريقة لنغير الطبيعة البشرية |
İnanıyoruz ki doğru bir destekle her ebeveyn çocuklarını okula hazırlayabilir. | TED | ونحن نؤمن، أنه مع الدعم المناسب، يستطيع جميع الأهالي تجهيز أولادهم للمدرسة. |
Pedofili suçundan hüküm giydiğinde çocuklarını buraya oynamaya getirirler mi? | Open Subtitles | هل سيتركون أبنائهم يلعبون هنا مع شخص متهم بإغتصاب الأطفال؟ |
ve ailesini, çocuklarını ve eşini düşünmesi onda yeterli enerji ve motivasyon üretimine sebep olmuş, ve resmen uyanmış. | TED | وتلك الأفكار عن عائلته عن أولاده .. عن زوجته ولدت في نفسه طاقة كافية كافية لكي تحفزه لكي يقوم بالفعل |
çocuklarını ve güzel bayanı alarak Vulgaria'dan uzaklaş. | Open Subtitles | يا صديقى خذ هذه النصيحه خذ اطفالك وزوجتك وابتعدوا عن فولجاريا |
Hayır. Javed'in çocuklarını bırakamayız, demek istediğim... böyle bir yerde bırakamayız. | Open Subtitles | لا لن نستطع ترك أبناء جافيد هكذا أقصد فى مكان كهذا |
Bunu.. ...köyümdeki yaşlı kadın... ...çocuklarını kaybetmiş kadın için yapıyorum. | TED | أفعل هذا بسبب أمرأة عجوز في قريتي الآن، فقدت أولادها. |
Sence diğer anneler, çocuklarını beni yetiştirdiğin gibi mi yetiştirmiştir? | Open Subtitles | وهل تظنين أن الأمهات الأخريات تربين أطفالهن مثلما تفعلين أنت؟ |
Bazıları eşlerini getirmiş, kız arkadaşlarını çocuklarını falan getiren var. | Open Subtitles | البعض منهم احضر زوجنه, عشيقته, اطفالهم و ما إلى ذلك |
Ebeveynleri öyle boş ki... inanç sistemlerini değiştirmek yerine... çocuklarını öldürüyorlar. | Open Subtitles | كان لديهم آباء ملين بالحماقه بدلا من تغيير اعتقادهم يقتلون أطفالهم |
Ama kimse Gloria'nın çocuklarını istemiyor. Gloria onları istemiyor, bu kesin. | Open Subtitles | لكن لا أحد يريد أولاد غلوريا وبالتأكيد غلوريا لا تريدهم |
Söyleyecek bir şeyleri olmasa bile, çocuklarını dinlemeye hazır olmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تكون مستعداً للإنصات الى اولادك, حتى إن لم يكن عندهم شىء لقوله. |