"öykü" - Translation from Turkish to Arabic

    • قصّة
        
    • القصص
        
    • حكاية
        
    • القصة
        
    • قصه
        
    • قصة
        
    • بقصة
        
    • الحكاية
        
    • حكايه
        
    • تاريخاً مرضيّاً
        
    • كقافية
        
    • حبكة
        
    İçtenlikle söyleyebilirim ki, hiç kimse sizin gibi öykü anlatamaz. Open Subtitles .. بكل صدق لا أحد يستطيع أن يكتب قصّة مثلك
    Hayatımızın Günleri'nde romantik bir öykü verdiler. Open Subtitles سيمنحونني قصّة عاطفيّة في مسلسل دايز أوف أور لايفز.
    Çok küçük yaşlardan beri, öykü anlatmanın büyüsünü hissediyor ve bunun bir parçası olmak istiyordum. TED منذ كنت صغيرة، كنت أشعر بسحر رواية القصص وأردت أن أصبح جزءًا منه
    Bugün, biraz alışılmadık yollarla öykü koleksiyonu yapmaktan bahsedeceğim. TED إذا سوف أتحدث اليوم عن جمع القصص بطرق غير تقليدية.
    Resif denen mercan kayalıklarıyla ilgili bir öykü anlatacağım size. Open Subtitles أود أن أحكى لكم حكاية عن مكان يسمى الشعب المرجانية.
    Bu gizemli öykü, annemin sözleriyle benim için, yavaş yavaş aydınlanmaya başlamıştı. Open Subtitles القصة التي مثّلت لغزا بدأت تتكشّف لي شيئا فشيئا عبر كلمات أمي
    - Bize korsanlarla ilgili bir öykü anlat. Open Subtitles مم همم. احكى لنا قصه عن القراصنه يا ابى.
    İdam cezası hikayesinin dört bölümüne sahibiz, ama daha öykü başlamadan önce neler oluyor? TED لدينا هذه الخمسة ابواب من قصة حكم الاعدام ولكن ماذا يحدث قبل ان تبدأ تلك القصة؟
    Şimdi çok belirli bir öykü anlatan bir müzik parçası dinleyeceğiz. Open Subtitles و سوف نستمع الى مقطوعة موسيقية تخبرنا بقصة معينة
    Anlatmaya değer her öykü iki kez anlatmaya değer. Open Subtitles أيّ قصّة تساوي الإخبار تساوي الإخبار مرّتين
    Adı, Luz ve bana yerlilerin siktiği balık hakkında bir öykü anlatıp, minik bir öpücük verdi. Open Subtitles اسمها لوز وهي قالت لي قصّة حول سمكه يمارس المواطنون معها الجنس , ثم قبلتني
    Her zaman paylaşırım. Ders verici bir öykü. Open Subtitles أنا أشاركها طوال الوقت , إنّها قصّة تحذيريّة
    Zaman kadar eski bir öykü, Şiir kadar eski bir şarkı, Open Subtitles قصّة قديمة كدهر أغنية قديمة كقافية
    Demek isteğim, gerçek hayatta her şey çok daha incelikli ve karmaşık; ve birbiriyle ortusen, birbiriyle kesişen, birbirine dokunan bir sürü öykü var. TED ما أعنيه هو أن الأشياء أكثر دقة و تعقيدا، و هناك كل هذه القصص المتداخلة تتقاطع و تتلامس مع بعضها.
    Bir süre burada kalacağım. Daha çok öykü anlatırım sana. Open Subtitles سأبقى هنا لمدة وسأحكي لك الكثير من القصص
    Kısaca, anlatılmış en büyük öykü. Open Subtitles باختصار أعظم القصص التي رويت على الإطلاق
    Ancak, kulaklarımız bize çok farklı bir öykü anlatıyor. TED غير أن آذاننا تروي لنا حكاية مختلفه تماما
    Bir olay hakkında öykü anlatabilirdi ve bu yüzden siz o an kendinizi kesinlikle orada hissederdiniz. TED كان يستطيع ان يروي حكاية عن حدث، ولذلك تشعر انك حتما كنت هناك في تلك اللحظة.
    Craig, Mordichai hakkında bir öykü başlatıyor, sonra yayılıyor, internete giriyor. Open Subtitles أعني قام كريغ ببدء القصة عن مورديكاي ثم انتشر على الإنترنت
    Büyükbabam bir öykü anlatırdı şimdiye kadar hiç kimse böyle bir şey duymadı dönen birkaçı hakkındaydı. Open Subtitles جدى اعتاد ان يحكى قصه, لم يسمع عنها احد من قبل عن القلائل الذين عادوا.
    Geriye dönüş veya dönüşümle ilgili kişisel bir öykü paylaşmak istiyorum. TED لذلك أريد أن أشارككم قصة شخصية حول التحول أو التحويل.
    İyi bir öykü olsun. Open Subtitles أمتعني بقصة حياتك إعتباراً من الثامنة والنصف هذا الصباح الحصة الأولى، التاريخ الأمريكي و إتقن ذلك
    Uzaylı istilâsıyla ilgili sıradaki öykü gerçektir. Open Subtitles الحكاية القادمة عن مواجهات المخلوقات الفضائية هي حقيقية.
    Altı ay sonra, şirketin yaşadığı zor durumlarda bahsettiği ibretlik bir öykü olacağım sadece. Open Subtitles ،في غضون 6 أشهر سأكون مجرّد حكايه يتكلّمون عن إنسحاب للشركة
    Yeniden öykü alın, muayene edin. Open Subtitles اجلبوا تاريخاً مرضيّاً وفحصاً جسديّاً جديدين
    Gerçek öykü ile bir balık ve nikah yüzüğü içeren abartılı olanı arasında seçim yapmak zorunda kalsam abartılı olanı seçerdim. Open Subtitles وأنا أفترض انه إذا كان لا بدّ أن أختار بين الرواية الحقيقية وبين تلك التي تحتوي علي حبكة مثيرة حول سمكة وخاتم زواج فقد أختار الرواية المبهرجة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more