Aklında biri var mı, George? | Open Subtitles | أليسوا بحاجة إلى بطل أيضاً ؟ هل تفكر فى أحد معين ؟ |
Sadece Aklında yüzen şeylere izin ver onları filtrelemeye çalışma, ve sorulara odaklan. | Open Subtitles | قثط اجعل كل شيء يتدفق إلى ذهنك اخرج بدون تنقية وركز على السؤال |
Senin bir şey öğrenmeye niyetin yok. Aklında tek bir şeyle arabaya biniyorsun. | Open Subtitles | لم يكن لديك نيّة لتعلّم القيادة تفكرين بشئ واحد فقط |
Testlerinden geçmiş olmam senin Aklında daha önemli şeylerin olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | لكن النجاح باختبارك يعني أن لديك شيئاً أكثر أهمية في بالك |
Ama Aklında başka bir şey var, yoksa Clara'ya yetkiyi ona verdiğini söylerdin. | Open Subtitles | لكن لديك شيء آخر في عقلك وإلا كنت ستخبر كلارا بأنها هي المسؤولة |
Düşen elmanın Newton'un Aklında bir düşünce çağlayanı tetiklediği söylenir. | Open Subtitles | قيل أن هذه التفاحة شحذت عقل نيوتن و جعلته يفكر |
O adamla tanıştığında Aklında bunun olmasını istemedim. | Open Subtitles | لقد مضى وقتاً طويلاً لا أريدك أن تفكر بذلك الأمر عندما تلتقي الشخص |
Tamam koca oğlan, kız gitti. Aklında ne var bakalım? | Open Subtitles | حسنا ، يا فتى ، لقد ذهبت هل تفكر بشئ ما ؟ |
İşlediği cinayetler şehrin Aklında olduğundan suçları her daim taze oluyor. | Open Subtitles | وجد طريقة لإبقاء جرائمه حية لأن المدينة تفكر فيها دوماً |
Yerlerde sürünsem de Kwon Yul denen adama gitmeyeceğim, bunu Aklında tut. | Open Subtitles | حتى و ان تم ارغامي فلن اذهب فقط ابقي هذا في ذهنك |
O zaman bir şeyi Aklında tutmanı istiyorum Stu. | Open Subtitles | حسنا، انا أجبرك ان تبقي شي واحد في ذهنك , ستو |
Sadece kontrol ediyordum ve Aklında başka bir şey olmasın diye emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردت أن أتفقد وأنك لست تفكرين في شيء ثاني |
Bak, her ne düşünüyorsan Aklında her ne varsa, durum o değil. | Open Subtitles | انظري, مهما كان ما تفكرين مهما كان مايفكرون به .هناك , ليس ذلك هو الامر |
Hadi, jüriye Aklında ne olduğunu anlat. Tamam. | Open Subtitles | هيا, فلتخبرى هيئة المحلفين بما يدور فى بالك |
Aklında hep bu vardı, değil mi? Kaçmak istiyorsun. | Open Subtitles | ذلك ما يدور فى بالك كل ذلك الوقت أنك تريد الهروب |
Sanki Aklında, yakmak için bir şey varmış gibi. | Open Subtitles | يبدو الأمر كما لو كان لديك دائما شيء للحريق في عقلك |
Ona baktığın zaman bunu Aklında tut... eğer ufaklığın patolonundan dışarı çıkmaya kalkarsa... sen de bu uçaktan dışarı uçacaksın. | Open Subtitles | ـ كلا ابقى ذلك فى عقلك عندما تنظر اليها ..لانك اذا قفزت من ملابسك الداخلية |
Öyleyse birinin Aklında unutulamayacak bir yere sahip olmak nedir bilirsin. | Open Subtitles | لذا تعلمين بماهيّة الحظو بمكانة لا تُنسى في عقل شخص آخر. |
Bakışından Aklında bir şey olduğu anlaşılıyor Bay Dixon. | Open Subtitles | هناك شئ يدور بعقلك, من الطريقة التى تنظر بها |
Ben de Aklında bulunmasını tembihlemiştim, ama... | Open Subtitles | لذلك أنا فقط طلبت منه أن تبقينا في الاعتبار |
Acaba bu coşkuya ortak olanların Aklında ne vardı ki? | Open Subtitles | بصرف النظر عما كان يجول بذهن هؤلاء الذين يتبادلون الأنخاب |
Bu sefer sadece beni istedikleri hiç gelmedi mi Aklında? | Open Subtitles | ألم يخطر ببالك بأنهم يريدونني فحسب هذه المرة ؟ |
Onun Aklında mutlak mevcudiyetim başka bir saldırı olarak algılanabilir. | Open Subtitles | من الممكن ان ينظر إلى تخاطرى فى ذهنه كأنه هجوماَ. |
Maggie üç şey yaptı: Dikkat verdi, ne olduğunu hatırladı ve bunu Aklında tutup kafasında bir şablon oluşturdu. | TED | وقامت ماجي بثلاثة أشياء: كانت لابد أن تنتبه، وكانت لابد أن تتذكر ما حدث وكان عليها أن تحفظ مسارًا في رأسها وتحدده. |
Alman hakkında da birşey duymak istemiyorum ve Komadakinin Seksi Eşinden bahsetme sakın sürekli Aklında o olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أسمع شيئاً عن الألمانيّ ولا تتكلّم عن زوجة الرجل في الغيبوبة لأنني أعرف أنّك تفكّر فيها |
Bunların o öldükten sonra bilinçsiz Aklında yer etmesini umuyorum. | Open Subtitles | كلها إشارات نأمل أن تواني عقله الباطن حتى بعد موته |
Tabi ki, Aklında başka şeyler de olabilir, | Open Subtitles | بالطبع، ربما كان لديها أشياء أخرى في عقلها |