"anla" - Translation from Turkish to Arabic

    • افهم
        
    • تفهمي
        
    • افهمي
        
    • إفهم
        
    • تفهّم
        
    • تتفهمي
        
    • إفهمي
        
    • افهميني
        
    • إفهمني
        
    • أن تفهم
        
    • أنت تفهم
        
    • وافهم
        
    • رتّبْه
        
    • بالواقع في رأسك
        
    • أفهمني
        
    Şunu iyice anla Clouseau. Seni dedektif yaptığımda Bu çok yetenekli olduğundan değil, Open Subtitles افهم شيئاً ,عندما عينتك مفتشاً لم يكن لأني رأيت فيك أي قيمة كمفتش
    Bir numaralı basit kural: Diğerlerinin ne yaptığını anla. TED القاعد البسيطة الأولى: افهم ما الذي يقوم به الناس الآخرين.
    Neler yaşadığını anlıyorum. Lütfen anla ki onun iyiliği için buradayım. Open Subtitles أنا أعي ما تمرّين به والرجاء أن تفهمي بأني هنا لمصلحته
    Buraya ihanet etmem için bir sebep olmadığını anla seni burada her gün görmek için reddetmeyeceğim inanç yok. Open Subtitles لدا افهمي من فضلك أنه لا وجود لسبب لكي لا أخون ليس هناك اعتقاد لن أنكره ببساطة لأكون هنا لرؤيتك
    Bunu anla. Asla borçlu değildim ve hâlâ da değilim. Open Subtitles إفهم ذلك أنا أبدا لا عندي وأنا ما زلت لا
    Ben senin cekincelerini anliyorum ama sen de beni anla! Open Subtitles أتفهّم من أين أتيتَ، لكن تفهّم من أين أتيتُ
    Bunu yapmak zorundaydım. Lütfen beni anla. Open Subtitles أرجوكِ أن تتفهمي أنه يجب عليّ أن أفعل هذا
    Neden böyle bir duruma dönüştüğünü, kimin bu durumu bu hale getirdiğini ve kimin böyle kalmasını istediğini anla. TED افهم لماذا وضعت بهذه الطريقة من الذي جعلها كذلك، ومن يريد أن يبقيها كذلك.
    "Han, Han anla, ben ayrıcalık yapmayı satın alamam." Open Subtitles هان, هان افهم, أنا فقط لا أستطيع تحمل اى استثناء
    Lütfen anla, eğer savaşmıyorsam-- Kılıçla daha iyidir. Open Subtitles رجاء افهم أنا لست مقاتل آه. أحسّن بالسيف.
    Rakesh lütfen anla. Gelemem. Open Subtitles راكيش من فضلك افهم انا لا استطيع ان اعود
    Senin ya da benim için değil, bebek için, lütfen, anla. Open Subtitles ليست لي أو لك ، إنها للطفل ، أرجو أن تفهمي
    Bebeğim anla artık, bir erkek hiçbir şey hissetmese de çekici bulduğu her kadınla yatar. Open Subtitles حبيبتي عليك أن تفهمي ، الرجل سينام مع أي فتاة يجدها جذابة مهما كانت مشاعره نحوها
    Lütfen sana daha çok bir dadı gözüyle baktığımı anla. Open Subtitles رجاءً افهمي أنني لا أفكر بك أكثر من مربية
    Şunu anla kadın, bu görüşme çok gizli. Open Subtitles افهمي يا امرأة هذا الاجتماع خفي
    'Bilimin harikalarını eğlenerek anla, keşfet.' Open Subtitles لا تفرط بالمذاكرة إفهم و ذاكر ، إستمتع بالعلم
    Ama kutsanmadan önce, seni alevime çeken şeyin içgüdülerin olmadığını anla. Open Subtitles وفي كلّ دمعةٍ تُذرف إلى مدى الأيّام ولكن قبل تعميدك، تفهّم أنّكَ لم تأتِ إلى لهيبي هنا على سليقتكَ،
    anla lütfen, ben sadece kendimi koruyordum. Open Subtitles التقط يجب أن تتفهمي موقفي لقد كنت أحمي نفسي فحسب
    Hedefini gör, neyi amaçladığını anla, ve yayı öyle bırak. Open Subtitles رؤية هدفك إفهمي مالذي تصوبين نحوه وجسدياً دعي السهم يطير
    Ama lütfen anla beni. Reddederse en yüksek ceza için çabalayacağım. Open Subtitles لكن أرجوك افهميني إذا رفض ذلك، سأسعى وراء العقوبة القصوى
    Lütfen beni anla. Mühür yüzünden neredeyse hayatımızdan olacaktık. Yok edilmesi lazım! Open Subtitles أرجوك، إفهمني , هذا الختم كان سيقتلنا يجب أن يُحطم
    Seni seviyorum ama anla şunu bu aynı şey değil Open Subtitles اصغ,أنا أحبك ولكن عليك أن تفهم هذا ليس نفس الشىء
    Bir polis olduğumu anla. Senin gibileri hapse atarım. Open Subtitles أنت تفهم بأنني شُرطية، أنا من يقبض على أمثالك
    anla beni, birinin hayatını almayı küçümsemiyorum kesinlikle. Open Subtitles وافهم ، أنني لا أقلل من حقيقة عظم مسألة . قتل أحدهم
    anla artık. Open Subtitles رتّبْه.
    Şunu anla dostum, Calvary gelmeyecek. Open Subtitles فكّر بالواقع في رأسك يا رجل سلاح الدفاع الجوي لن يأتي
    Geri dönecek kadar iyileşmedim. Lütfen beni anla. Open Subtitles أنا أشعر أني لم أشف بعد بما فيه الكفاية لذلك أفهمني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more