"beyinlerin" - Translation from Turkish to Arabic

    • العقول
        
    • الأدمغة
        
    Bu beyinlerin eşzamanlı aktivite döneminde daha yakın şekilde eşlendiğini gösteriyor, ve oklar açık şekilde soldan sağa gidiyor. TED وهذا يعني أن تتم مزامنة العقول بشكل أقرب من حيث النشاط المتزامن، ومن الواضح أن الأسهم تتدفق من اليسار إلى اليمين.
    Bazı genç beyinlerin için biraz bilgelik getirmek, epik aşk kaydetmek Sevgi dolu bakışları içinde güneşlenmek. Open Subtitles ، إحضار بعض الحكمة لبعض العقول الصغيرة .. إنقاذ حب ملحمي . الوقوع بحبك، أجل ، هذا كل شيء
    Senin aksine defalarca açikladigim gibi benim düsük beyinlerin onayina ihtiyacim yok. Open Subtitles كما وضحت مرارا وتكرارا على عكسك، أنا لست بِحاجة إلى تصديقِ من العقول الأقل ذكاء
    10 yıl önce bu sorulara ilgi duymaya başladığımda, bilim insanları farklı beyinlerin nelerden oluştuğunu bildiklerini sanıyorlardı. TED عند بداية اهتمامي بهذه الأسئلة منذ حوالي عشرة سنوات، كان العلماء يعتقدون أنهم يعلمون ما الذي يجعل الأدمغة مختلفة.
    Belki de problem, tüm beyinlerin aynı şekilde çalıştığı varsayımıydı. TED لربما كانت المشكلة في الافتراض الأساسي أن كل الأدمغة مصنوعة بنفس الطريقة.
    imparatorluğun en iyi kafalarının fikirlerinin takasıyla para ve beyinlerin karışımından bir ortak zihin yaratmaktı. Open Subtitles بأفضل العقول في الأفكار المتادخلة بالإمبراطورية بينما انشغلت في ذات الوقت في المنافسة الضارية لرعايتها
    En iyi beyinlerin benimle beraber çalışması gerek ki felaketlerden kaçınabileyim. Open Subtitles أحتاج أذكى العقول للعمل معي، لتساعدني، حتى يمكنني تجنُب كارثة.
    beyinlerin tadına bayılmalarının dışında, zombiler hakkında kimse bir şey bilmiyor. Open Subtitles الحقائق الأخرى أنها تجد العقول شهيه عندما يتعلق الأمر بالزومبي لا أحد يعرف شيء
    Sen bütün o bilimsel beyinlerin olduğu okuldasın. Open Subtitles أنت في المدرسة مع كل تلك العقول المفكرة
    Yeni beyinlerin verilmesi daha zordu. Open Subtitles العقول الجديدة كانت أكثر صعوبة
    Bu amaçla kendilerini hastalıklı beyinlerin yasaklı öğretilerine alet ettiler. Open Subtitles وللاستجابه ...انغمست العقول المريضه في الفنون المحرمه
    Genç beyinlerin hümanizme ihtiyacı yok. Open Subtitles العقول الشابه لاتحتاج للعلوم الأنسانيه
    Düzeltiyorum. Kötü beyinlerin. Open Subtitles تصحيح , العقول الإجرامية
    Nöroplastisite, beyinlerin kendilerini yeniden programlama ve bağlantı oluşturma kabiliyetidir, bu sayede yeni şeyler öğrenebiliriz. TED تعتبرُ المرونة العصبية قدرة الأدمغة لإعادة برمجة أنفسها، وإعادة ربط أنفسها، وبذلك يمكننا تعلم أشياء جديدة.
    Bu güzel beyinlerin içinde, insan zihninin karanlığını anlamamızı sağlayacak bir sır yatıyor. Open Subtitles داخل هذه الأدمغة الجميلة يكمن السر لفهم وإستيعاب ظلام الروح البشرية
    - O beyinlerin nereden geldiğini öğrenmesi gerek. Open Subtitles عليه ان يعلم أصل تلك الأدمغة هل لديك خيار آخر؟
    Eminim beyinlerin ona ne yaptığını görmüşsündür. Open Subtitles متأكدة أنك رأيت ما تفعله بها هذه الأدمغة
    beyinlerin toplanmasına dair ufak bir not: toplama yönetimimiz ve rıza gerekliliği nedeniyle, elimizde kadın beyninden çok erkek beyni mevcut. TED هناك ملاحظة جانبية في موضوع تجميع الأدمغة : بسبب الطريقة التي نجمع فيها الأدمغة ، ولأننا بحاجةٍ إلى الحصول على موافقة ، فإننا فعلياً حصلنا على أدمغةٍ من الذكور أكثر بكثير من الإناث.
    Biz bu yöntemi kullanarak, düzinelerce farklı türün beyinlerindeki nöron sayılarını hesapladık ve tüm beyinlerin aynı şekilde oluşmadığı sonucuna vardık. TED فقمنا باستخدام هذا الطريقة لعد الخلايا العصبية في العشرات من الفصائل المختلفة حتى الآن، و قد تبين أن ليست كل الأدمغة مصنوعة بنفس الطريقة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more