"biliyoruz" - Translation from Turkish to Arabic

    • نحن نعلم
        
    • نعرفه
        
    • نحن نعرف
        
    • نَعْرفُ
        
    • ونعلم
        
    • نعلم أن
        
    • ونعرف
        
    • نعلم أنك
        
    • نعرف أن
        
    • نعلم أنه
        
    • نعرف أنك
        
    • نعلم ذلك
        
    • نعرف ذلك
        
    • نعلمه
        
    • نعرف أنه
        
    Bu beyin bölgelerinin, belirli bilinç deneyimleri ile ilişkili olduğunu biliyoruz. Ancak neden öyle olduğu konusunda bir fikrimiz yok. TED نحن نعلم أن هذه المناطق في المخ تتماشى مع أنواع معينة من التجارب الواعية، لكننا لا نعرف لماذا تتماشى معها.
    Bizler uluslararası standartların çalıştığını iyi biliyoruz, lakin biz onlara tabiyiz. TED نحن نعلم أن هذه المعايير الدولية تنجح لأننا بالفعل لدينا واحدة.
    Bugün, sigara içmeyen kadınların, sigara içmeyen erkeklere kıyasla üç kat daha fazla akciğer kanserine yakalanma riski taşıdığını biliyoruz. TED وما نعرفه اليوم هو أن النساء غير المدخنات أكثر عرضة بثلاث مرات للإصابة بمرض سرطان الرئة من الرجال الغير مدخنين.
    Hayvanlar aleminin bir ucundan ötekine feromonların var olduğunu artık biliyoruz. TED لذلك نحن نعرف أن الفيرومونات موجودة في جميع أنحاء المملكة الحيوانية.
    Birçok nitelikli aday ve tek bir kişilik yer olduğunu biliyoruz. Open Subtitles نَعْرفُ ذلك بالعديد من الكفوءِ مُقَدمو الطلبات وفقط موقع واحد يَفْتحُ
    biliyoruz ki bu hareketi ateşlemek için olması gerekenden fazla enerji mevcut. TED نحن نعلم ان هناك اكثر مما يكفي من الطاقة لتزويد تلك الحركة.
    Ve yakın bir geçmişte bu buzun eridiğini ve tekrar donduğunu, deniz seviyesinin 6 metre yükselip alçaldığını biliyoruz. TED والآن نحن نعلم أن ماضينا القريب تراجع وتشكل من جديد، ومستوى البحر يصعد ويهبط، ستة أمتار في وقت واحد.
    Bu hesapları çoktan kontrol ettiğinizi biliyoruz, ve tekerlekler dönmeye başladı. Open Subtitles نحن نعلم انك تاكدت من حسابك اذا لما العجلة فى التحويل
    İlginçler, güzeller ve onlar hakkında çok az şey biliyoruz. TED وغريبة أيضًا وجميلة كذلك، ما نعرفه عنها يعتبر قليلًا جدًا.
    Böylece bugün biliyoruz ki, ben başladığım zaman bilim tarafından tamamen imkansız olduğu düşünülen şeyleri yapma kapasitesine sahipler. TED وذلك ما نعرفه اليوم، إنها قادرة على أداء ما كان يعتقد بأنه من المستحيل تماما من خلال العلم عندما بدأت.
    Yani diğer bir değişle, pişmanlık hakkında neredeyse bildiğimiz her şeyi finansı inceleyerek biliyoruz. TED لذا بعبارة أخرى، معظم ما نعرفه فى معرفتنا بالندم من دراسة الوضع الإقتصادي.
    Artık biliyoruz ki gözümüz ideal bir tasarım şaheseri olmaktan uzak olup, adım adım ilerleyen evrimin izlerini taşır. TED نحن نعرف الآن أنها أبعد ما تكون عن تحفة مثالية التصميم، أعيننا تكشف آثار خطواتها من خلال تطور الخطوة
    Ama tabii ki biz plaseboların kendi etkilerini kullandığını da biliyoruz. TED ولكن بالطبع، نحن نعرف أن العلاجات الوهمية لها تأثيرها الخاص أيضًا.
    Elbette, bunu biliyoruz Butch, ama bunu isteyen Bay Davies. Open Subtitles بالتأكيد، نحن نعرف ذلك يا بوتش ولكننا هنا للسيد ديفيس
    İkimiz de seninle yatarım diye beni işe aldığını biliyoruz. Open Subtitles كلانا نَعْرفُ بأنّك إستأجرتَني لأن تَمنّيتَ أنا قَدْ أَنَامُ مَعك.
    Uyuşturucu sattığını biliyoruz, bu şimdiye kadar yaptığın en kötü şey. Open Subtitles نَعْرفُ بأنّك تَبِيعُ مخدّرات البيتِ، هذا أسوأ شيءِ أنت أَبَداً عَملتَ.
    biliyoruz ki, bu, gelecekte bizim iletişimi geliştirmemize yardımcı olacak. TED ونعلم أنه سيمكننا ذلك في المستقبل من تحسين وتسهيل التواصل.
    Daha sonra DNA deliliyle temize çıkarılan kişilerin haksız hükümlerin yaklaşık yüzde 25'inde yalan itiraf veya ikrarlar bulunduğunu biliyoruz. TED ولكننا نعلم أن الاعترافات الكاذبة موجودة في ما يقرب من 25 بالمئة من الإدانات الخاطئة لأشخاص برأتهم أدلة الحمض النووي.
    Nedenini biliyoruz, değil mi? Çünkü herkes büyük olanı ister. TED ونعرف لماذا, صحيح؟ لان كل شخص يريد ان يقتني الاكبر
    Dinle, üzgün olduğunu biliyoruz, ama anlamak zorundasın, bu planın bir parçasıydı. Open Subtitles نحن نعلم أنك مستائه , لكنك لاتفهمين هذا كان جزء من خطه,
    10 yil önce hayallerinizi gerçeklestirmek için buraya geldigini biliyoruz. Open Subtitles نحن نعلم أنه كان هنا منذ عشرة سنوات يحقِّق الأحلام
    - Ben hiçbir şey yapmadım. - biliyoruz. Niçin burada olduğumuzu sanıyorsun? Open Subtitles ـ لا لم أجربها ـ نحن نعرف أنك تفكر لماذا نحن هنا
    Bu adada sadece biz yokuz ve bunu hepimiz biliyoruz! Open Subtitles نحن لسنا الوحيدين على هذه الجزيرة و كلنا نعلم ذلك
    Evet, bunu çoktan biliyoruz. Bilmediğimiz şey ise; onunla karşılaştıktan sonra ne yaptığın. Open Subtitles أجل، ذلك صحيح، ما لا نعلمه ما الذي حدث بعد ما كنت تتعقّبه
    Dediğim gibi, o sırada çardakta Bayan Paton'la birlikte olduğunu biliyoruz. Open Subtitles كما قلت نحن نعرف أنه كان في المنزل الصيفي مع زوجته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more