"bir açıklaması" - Translation from Turkish to Arabic

• هناك تفسير
• هناك تفسيراً
• يوجد تفسير
• التفسير
• هنالك تفسير
• أي تفسير
• تفسير آخر
• تفسير واحد
• وجود تفسير
• تفسير منطقي
• اخر متوقع
• هناك إكسبيانيشن
• هناك تفسيرا
• هناك شرح
• هُناك تفسير

Goliath o dönemdeki akranlarından çok daha uzundu ve genellikle biri normalden o kadar uzak olduğunda, onun bir açıklaması olur.
فرأس وكتفىَ جالوت أعلى من أقرانه في ذلك العصر، وغالبا عندما يكون هناك شخص فوق العادة لهذه الدرجة، هناك تفسير لذلك.

Bu olaydan haberim yok ama eminim bir açıklaması vardır.
لست متأكداً من ذلك ولكني متأكد من أن هناك تفسير.

Yani ya taraflardan biri yalan söylüyor ya da farklı bir açıklaması var.
اذن واحد من هذه الاطراف يكذب او هناك تفسير اخر

Mutlaka bunun bir açıklaması vardır ya da sen bir ucubesin.
من الواضح انه سيكون هناك تفسيراً لذلك عدا من انك وحش؟

Bunun mantıklı bir açıklaması olduğundan eminim.
أن واثق أنه يوجد تفسير منطقى ممتاز حسنا؟

Bunun tek bir açıklaması var. Eve'in beyni yaptıklarını silmiş olmalı.
التفسير الوحيد الذى استطعت الوصول إليه هو أن إيف تدعو .

Bence bunun başka bir açıklaması var.
وبشرته جافة ومقشرة لا بد أن هناك تفسير آخر

Bunun mantıklı bir açıklaması olduğunu söylüyorlar ama gerçekten yardımına ihtiyaçları var.
انهم يقولون ان هناك تفسير منطقى , ولكنهم يريدون مساعدتك

Hadi, burada kalamayız. Bak, buradaki her şey için bir açıklaması vardır.
هيا , لآ يمكننا البقاء هنا لابد من أن هناك تفسير لكل هذا

Keşke bir açıklaması olsaydı, ama yok işte.
أتمى لو كان هناك تفسير آخر لهذا ، لكن لا يوجد

Doug, eşinin Halâ hayatta olmasının bir açıklaması yok.
ليس هناك تفسير لما زوجتك ماتزال على قيد الحياه حت الأن

Ama bunun bir açıklaması var.
إذا نجح في الخروج مني حياً ولمن هناك تفسير لتورطه

Bekle, bu işin basit bir açıklaması olduğundan eminim.
انت ليس لديك امر تفتيش انتظر.. انتظر انا متأكدة بأن هناك تفسير بسيط لكل هذا

Birçok insan bunun bir açıklaması olduğunu, bir tür komplo, bir tür kumpas olduğunu düşündü.
شعر عديدون أنه لا بد وأن يكون هناك تفسير لما حصل لا بد وأنّ هناك مؤامرة ما أو مكيدة

bir açıklaması olmalı. Dadı onu okuldan aldı mı?
لابد وأن هناك تفسيراً ما، هل أخذتها المربية؟

Ama çok basit ve tatmin edici bir açıklaması var. Anlars...
لكن هناك تفسيراً بسيطاً ومُرضياً مافيالأمر..

Bunun olması için hiçbir sebep yoktu köyün lanetli olduğu dışında da bir açıklaması yoktu...
ولا يوجد تفسيير لما حدث .. لا يوجد تفسير ما عدا واحد هذه القريةِ لُعِنتْ

Elbette her zaman basit bir açıklaması vardır.
ممكن، بالطبع يظل دائماً التفسير البسيط موجوداً

Aklıma gelmeyen bir açıklaması olmalı.
حسنٌ ، لا بدّ أنّ يكون هنالك تفسير منطقيّ ، لكني لا أفكر بهِ و حسب.

bir açıklaması olmaksızın motor yeteneklerin kaybı.
فقدان المهارات الحركية الدقيقة بدون أي تفسير

Ve düşünebildiğim tek bir açıklaması var.
وهناك تفسير واحد يُمْكِنُ أَنْ أُفكّرَ به.

Eminim bir açıklaması vardır, ama onun da inandığına inanıyorum.
أنا متأكدة من وجود تفسير ولكني أؤمن بما تؤمن هي

Diğer ev arkadaşını kara kedi ile aynı yerde ve aynı zamanda gördükten sonra her şeyin mantıklı bir açıklaması yoktur.
لا يوجد هناك أيّ تفسير منطقي حتى نرى شريك المسكن الآخر وتلك القطة السوداء معـًا في نفس المكان في نفس الوقـت

Şey, öyleyse bunun sadece bir açıklaması var.
حسناً,هناك أحتمال اخر متوقع

Bilimsel bir açıklaması yok.
ليس هناك إكسبيانيشن علميّ .

Stevenson Lisesi'nde olanların çok basit bir açıklaması var gibi görünüyor.
يبدو لي أن هناك تفسيرا منطقيا لما يجري في مدرسة ستيفنسن

Stan doğal olarak bunun mantıklı bir açıklaması olduğunu düşünmüş.
طبيعياً،أنْ يَكُونَ ستان إعتقدَ انة كان هناك شرح عقلاني.

Ama, işte, aynı zamanda başka bir açıklaması da vardır.
ولكن، كما تلعم، قد يكونُ هُناك تفسير آخر.