"buraya gelmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • القدوم إلى هنا
        
    • المجيء إلى هنا
        
    • المجيء هنا
        
    • القدوم هنا
        
    • آتي إلى هنا
        
    • المجئ إلى هنا
        
    • القدوم الى هنا
        
    • للقدوم هنا
        
    • آتي هنا
        
    • نأتي إلى هنا
        
    • للوصول الى هنا
        
    • لأصل إلى هنا
        
    • للقدوم إلى هنا
        
    • آتي لهنا
        
    • ستأتي هنا
        
    Aslına bakarsanız, bu gece buraya gelmek için başımın etini yedi durdu. Open Subtitles في الحقيقه ، لقد كان تضايقني من أجل القدوم إلى هنا الليله
    İlk fırsatta da laf etmekten fazlası olur... çünkü buraya gelmek%90 onun fikriydi. Open Subtitles وأكثر من الكلام في أول فرصة فهو من اقترح فكرة المجيء إلى هنا
    Yani yaşlandığında buraya gelmek isteyebilirdi. Open Subtitles اقصد أنه كان ربما كان سيود المجيء هنا عندما يكبر
    Umarım buraya gelmek için çok sorun yaşamadınız, inga evde değil. Open Subtitles أتمنى أن لا تكون واجهت الكثير من المشاكل فى القدوم هنا أينجا ليست هنا
    buraya gelmek için bir sürü yol teptim. Open Subtitles ..لقد بذلت مجهوداً كبيراً كي آتي إلى هنا وأقابلك
    Ama sanırım buraya gelmek isteyeceksin. Open Subtitles كلشئعلىما يرام . اعتقد انكى ستريدى المجئ إلى هنا
    Çamaşır, bakkal alışverişi, buraya gelmek ve seninle konuşmak. Open Subtitles الغسيل، التسوّق للبقالة، القدوم إلى هنا والتحدث معك.
    buraya gelmek zorunda değildim. Biliyorsun, çok meşgulüm. Open Subtitles لم يكن يجب عليّ القدوم إلى هنا تعرفين أنني مشغولة جداً
    Anlayamıyorum neden birileri buraya gelmek ister ki? Open Subtitles لا يمكنني الاستمرار، لمَ يريد أحد القدوم إلى هنا على أية حال
    Richard'ın herşeyi başlattığı o zamanları hatırlamanın oldukça ilginç olduğunu düşünmüştüm. Çok teşekkür ederim, Richard, buraya gelmek hayatımın büyük ve keyifli bir parçası oldu. TED إنه لمن الممتع تذكر تلك الأوقات حينما نجح ريتشارد في بدء كل هذا. شكرًا جزيلًا ريتشارد. لقد كان المجيء إلى هنا جزءًا ممتعًا من حياتي
    Turist: Bu olay olduğundan beri buraya gelmek istiyordum. TED سائح:لطالما أردت المجيء إلى هنا منذ وقوع الحادثة
    Ama buraya gelmek yeterince zorluydu. Open Subtitles عنيت بدون إساءة في الواقع , المجيء إلى هنا كان نوعاَ من التحدي
    Cooper, buraya gelmek istedin, böylece Charlotte'a öpüşme meselesini anlatabilecektin. Open Subtitles كوبر . انت أردت المجيء هنا حتى تتمكن من أخبار شارلوت عن القبلة .. كنت خائف
    Çocuklarımı çok seviyorum ama buraya gelmek günümün en güzel kısmı. Open Subtitles الأطفال، يحفظهم الله... لكن القدوم هنا كان أفضل جزء من يومي
    buraya gelmek için banyomu terk ettim. Bu büyük bir olay. Open Subtitles تركتُ حمّامي لكي آتي إلى هنا و ذلك أمر مهم.
    Michael bugün buraya gelmek istemedi bile. Open Subtitles و ذو كبرياء حتى إنه لم يرغب في المجئ إلى هنا
    Tamam. Sana bir şey sormamı istiyor. Eğer buraya gelmek istiyorsa, sorun olmadığını söyle. Open Subtitles انها تريد ان اسألك اخبريها انه لا بأس ان ارادت القدوم الى هنا
    Bu para, bugün buraya gelmek için harcadığım paradan bile az. Open Subtitles يا إلهي, هذا أقل مما كلفني للقدوم هنا اليوم
    Lütfen, içeri girmeme izin verin. buraya gelmek için 6000 rulo paket kağıdı sattım. Open Subtitles ارجوك ، يجب أن تسمح بعودتي للداخل لقد بعت 6 آلاف ورق تغليف لكيّ آتي هنا
    Her gün buraya gelmek ve ölmeleri için dua etmeye yemin ettik. Open Subtitles تعهدنا أن نأتي إلى هنا كل يوم و نصلي من أجل وفياتهم
    Ve neredeyse 26 kez buraya gelmek için korkunç yollarla öldü. Open Subtitles وتوفي تقريبا، مثل، 26 مرات في طرق مروعة للوصول الى هنا.
    O kahrolası külüstürle buraya gelmek altı saat sürdü. Open Subtitles قضيت ست ساعات لأصل إلى هنا وفي هذا الشيء اللعين.
    normalde 120'den 130'a kadar insan taşıyabilmekte. Belki de buraya gelmek için benzer bir uçağa binmiş olabilirsiniz. TED تحمل من 120 إلى 130 شخص. ربما ركبتم طائرة مماثلة للقدوم إلى هنا اليوم.
    Evet, bunun doğru olduğuna eminim ve buraya gelmek tabi ki beni çok utandırıyor. Open Subtitles حسناً , واثقة أن هذا صحيح بالطبع يقتلني أن آتي لهنا
    - Evet. O arabayı yaptıracaklarsa buraya gelmek zorundalar. Open Subtitles إذا أرادة إصلاح السيارة ستأتي هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more