"düğme" - Translation from Turkish to Arabic

    • الزر
        
    • زر
        
    • الأزرار
        
    • زرّ
        
    • مفتاح
        
    • زراً
        
    • زرار
        
    • الزرّ
        
    • الازرار
        
    • للأزرار
        
    • مقبض
        
    • زران
        
    • زرٌّ
        
    • ازرار
        
    • زرًّا
        
    Orada kırmızı bir düğme var. Ona asla dokunma. Open Subtitles الزر الأحمر هناك, يا فتى, لا تلمس الزر الأحمر أبداً.
    Şu düğme ne işe yarar bilmiyorum. Open Subtitles ليس لدى فكره عن الذى أفعلة , ليس لدى فكرة هذا الزر , لا أعلم ماذا يفعل
    Tek fark, köpeklerden birinin olduğu tarafta küçük bir düğme varmış. TED والاختلاف الوحيد ان احد الكلبين لديه زر صغير في منتصف الصندوق
    Hiçbir Koşul Altında Basılmaması Gereken Muazzam Büyük Tehditkâr Bir düğme. Haklı mıyım? Open Subtitles زر ضخم خطير يجب ألا يتم ضغطه تحت أي ظرف، أليس كذلك ؟
    Buradaki zorluk bu ilave parçalardan kaynaklanıyor: düğme, fermuar ve süslerden. TED لكن التعقيد يكمن في تلك الأشياء الإضافية، أي الأزرار والسحّاب والزركشة.
    Şuna bak, bana göre, bu düğme olabileceği en kötü yerde. Open Subtitles في رأيي، فإن هذا الزر في أسوأ مكان ممكن.
    2. düğme, gömleği ya düzeltir.., ...ya da bozar. Open Subtitles الزر الثاني هو الزر الرئيسي. فهو العنصر الحاسم في القميص.
    En üstteki düğme iç kapıyı açıyor, ortadaki hava kilidinin basıncını boşaltıyor ve en alttaki dış kapıyı açıyor. Open Subtitles الزر الأعلى يفتح الباب الداخلى و الأوسط يعادل ضغط الغرفة و الأخير يفتح الباب الخارجى
    Ajan Moan, kare düğme olmalı yanda. Open Subtitles أيها العميل مون أعتقد أنه يمكنك النقل بواسطة الزر المربع فى الجانب
    Bir sorayım, masamdaki düğme neye aitmiş buldun mu? Open Subtitles مهلاً .. هل وجدت من هو صاحب الزر الموجود في مكتبي؟
    Bunun mavi olduğunu biliyorum, çünkü en alttaki düğme kare, gördün mü? Open Subtitles أعلم أنها زرقاء لأن الزر السفلي مربّع، أترى؟
    - Bu ulusal mühendisler ordu birimlerinden yarım boy düğme. Open Subtitles هذا زر قطره نصف إنش من الجيش الاتحادي فرق المهندسين
    Sadece bir kütüğün üstünde düğme var ve kablo kesilmiş. Open Subtitles إنه مجرّد زر على قطعة خشب وذلك السلك مقطوع فقط
    Kontrol odasında patlatıcı düğme var. Almak için oraya çıkmalıyız. Open Subtitles هناك زر متفجر في غرفة التحكم نحن يجب أن ننهض هناك
    Bu Pierre için çok büyük ve tahmin ettiğim gibi cekette bir düğme eksik Open Subtitles شجاعه بالغه من بيير و أيضا هناك زر ناقص من الستره
    Ağlayan bir adam bizden düğme ve sabun yaptıklarını söyledi. Open Subtitles رجل كان يبكي قال : بأنهم يصنعون منا الأزرار والصابون
    Onlara birkaç balta, biraz basma ve birkaç da şirin düğme vermiş. Open Subtitles لقد قدم لهم بعض رؤوس الفئوس وبعض القماش القطنى، وبعض الأزرار الجميلة
    Kabzanın üzerinde bir düğme var. Onu it. Şarjörü çıkaracaktır. Open Subtitles ‫هناك زرّ على المقبض، اضغطي عليه ‫وسيقذف مخزن المسدس
    Yani evinizin ön kapısının yanında bir düğme olduğunu, siz evden ayrıldığınızda buzdolabı hariç her şeyi kapatabildiğinizi hayal edin. TED ولكن تخيلوا لو أن لكل منزل مفتاح كهربائي بجانب الباب الأمامي، وعندما تغادرون المنزل تستطيعون إطفاء كل شيء عدا الثلاجة،
    Asla ama asla dokunulmaması gereken, çok büyük tehditkâr bir düğme gördüğümde... Open Subtitles لذا فعندما أرى زراً خطراً كبيراً يجب ألا يتم ضغطه أبدأً، أبداً
    düğme başına bir peni verince sırtımı ovalayacak tabii. Open Subtitles بنس واحد لكل زرار تحصل عليه ولكن ! بعد ذلك عليها المساعدة في التدليك
    Bir kere düğme koptu mu, olay bitmiştir. O gömleği bir daha giyemem. Open Subtitles حالما يسقط الزرّ, فهذه النهاية، لن أصلحه
    Sadece kuzenim Petey'e düğme aldım. Open Subtitles هل اشـتريت أنت من قبل على الاي بي اشـتريت بعض الازرار لاقربائي
    Belki yeni bir evlilik anlaşması yapar, düğme fabrikalarımızı birleştiririz. Open Subtitles أعد التسوية مرة أخرى يمكن لمصنعنا للأزرار أن يتزاوج مع مصنعها
    Bir düğme küresel sıcaklığı kontrol etmek için. TED مقبض منهما هو للتحكم في درجة الحرارة العالمية.
    Bu masanın ardında iki düğme var, biri kasabaya elektrik verecek diğeri köpekleri salacak. Open Subtitles لدي زران هنا احدهما سيزود البلدة بالكهرباء والاخر سيطلق الكلاب الشرسة
    Aşağıda bir düğme varsa, basıp basmama konusunda tartışabiliriz. Open Subtitles إن كان هناك زرٌّ في الأسفل لنضغطه فيمكننا الجدال إن كنّا سنضغطه أو لا
    Orta tabaka insanların düğme sistemini anlayamadım! Open Subtitles انا لا افهم نظام ازرار الطبقة المتوسطة اخرجي من على جسمي
    Şimdi kaskının yan tarafında bir düğme bulman lazım. Henüz basma ona. Open Subtitles ستجد زرًّا في جانب خوذتك، لا تضغط عليه بعد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more