| Yarından önce biraz dinlenmem gerek ve çene ağrım beni öldürüyor. | Open Subtitles | يجب ان احضى ببعض الراحة قبل يوم غد و فكي يؤلمني |
| İnan ben de ilaç almam ama bazen dinlenmem gerekiyor. | Open Subtitles | صدقني، أنا لا آخذ الحبوب أيضاً، لكن أحياناً أحتاج الى الراحة |
| Çok cazip ama ne yazık ki bu akşam dinlenmem, lazım yarın ağaç dikme günü. | Open Subtitles | ذلك مغرى ، لكنى يجب أرتاح هذا المساء, غدا يوم الشجرة |
| dinlenmem gerekiyor. Fakat yine de, misafirperverliğiniz ve sıkı çalışmalarınız için hepinize teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | وعلي أن أرتاح, وأريد شكركم مجدداً على ضيافتكم وعملكم الجاد |
| - dinlenmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب علي ان ارتاح |
| Evet, bir kerelik kibar ol. Dışarı çıkmadan önce dinlenmem lazım. | Open Subtitles | نعم، كن لطيفا ولو لمرة أنا بحاجة للراحة قبل أن اخرج |
| Doktorunuz dinlenmem gerektiğini söylüyor ama ben işe dönmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | ،طبيبكم يعتقدُ أنّي بحاجةٍ للراحه لكني في الواقع، متلهفٌ .للعودة للعمل |
| Burada olmaman gerekiyor. Şimdi dinlenmem gerek. | Open Subtitles | لا يفترض بك أن تكون هنا أريد أن أستريح الآن |
| Merhametini kendine sakla. Benim yalnızca biraz dinlenmem gerek. - Şimdi benden uzak dur. | Open Subtitles | اعفني من شفقتك، أحتاج لبعض الراحة فحسب، والآن ابتعد عني |
| dinlenmem gerek. Ama istediğin kadar bakabilirsin. | Open Subtitles | أحتاج إلى الراحة ، لكنكِ تستطيعين النظر إليه لبعض الوقت إن كنتِ تحبين |
| Sorun yok. Sadece dinlenmem lazım, tamam mı? | Open Subtitles | سأكون عالى مايرام فقط أنا بحاجة لأخذ قسط من الراحة |
| Seni bilmem ama, benim dinlenmem lazım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ماذا عنك لكني يمكن أن استفيد ببعض الراحة |
| Evet, işte biraz dinlenmem gerek sadece. | Open Subtitles | نعم، أتعلم؟ ربّما أحتاج قسطاً من الراحة و حسب |
| Birkaç gün dinlenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أريد فقط أن أرتاح الأيام القادمة |
| Keşke yapabilseydim ama asla dinlenmem. | Open Subtitles | أتمنى لو أستطيع ولكن أنا لا أرتاح أبدا |
| "Funky Cold Medina" dan sonra biraz dinlenmem gerekiyor. | Open Subtitles | كان يجب أن أرتاح بعد أغنية "فانكي كولد مادينا". |
| 2 veya 3 saat daha çalışıp sonra da dinlenmem gerek. | Open Subtitles | لديَ ساعتين أو ثلاثة مع"ريبكا"وأحتاج أن أرتاح |
| Yok sağol. Sadece dinlenmem gerek. | Open Subtitles | لا شيء فقط أريد أن أرتاح |
| Biraz oturup dinlenmem gerekti. | Open Subtitles | أريد أن أستلقي و ارتاح |
| İçkiyi biraz fazla kaçırmışım. dinlenmem lazım. | Open Subtitles | لقد شربت الكثير هذا كل شيىء , أحتاج فقط للراحة |
| - Birkaç gün dinlenmem lazım. | Open Subtitles | انا بحاجه فقط للراحه لبضعه ايام |
| - Doktor'un söylediğine göre dinlenmem gerekiyormuş. | Open Subtitles | أستريح. علي أن أستريح, الدكتور أخبرني بذلك |
| Ruh halim şu an böyle. Bir dakika durdum mu dinlenmem gerekiyor. | Open Subtitles | هكذا أنا، أتوقف لدقيقة وأحتاج إلى الإستلقاء |
| Hayır, kötü, ben yine dinlenmem gerek - Bekle - | Open Subtitles | لا، لابأس، أحتاج لإستراحة على أي حال - انتظري - |
| Öyle olacaktı ama eve gelip biraz dinlenmem gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | كنت هناك ولكن ظننت أنه يجب أن آتي وأرتاح قليلاً. |
| Ama bildiğim şey, dinlenmem gerektiği. | Open Subtitles | ولكنني أعلم أنني أحتاج لقسط من الراحة |