"endişelerimi" - Translation from Turkish to Arabic

    • مخاوفي
        
    • قلقي
        
    endişelerimi yeterince sesimi yükselterek dile getirmedim. TED لم أعبر عن مخاوفي بصوت عال بما فيه الكفاية.
    Bu endişelerimi de Çocuk Esirgeme Kurumuyla paylaşmalıyım. Open Subtitles فعلي مشاركة مخاوفي مع خدمات رعاية الطفولة
    endişelerimi yutup yutmaman umurumda değil. Open Subtitles لا أهتم البتة إن كنت تصدق مخاوفي يا رجل.
    Dr. Wells ve takımına endişelerimi bildirmekle yükümlüyüm. Open Subtitles وأنا مضطر لأعبّر عن قلقي للدكتور ويلز وبقية فريق الأطباء هنا
    Babanın, İHA pilotunu İngilizlere teslim etme konusundaki endişelerimi. Open Subtitles قلقي حيال قرار ابيك بتسليم قائد الطائرة الآلية للبريطانيين
    Son zamanlarda kendi kovanlarımda varroa olabileceği konusundaki endişelerimi hatırlarsın. ...dedikodulardan kaynaklanıyordu. Open Subtitles قد تتذكرين قلقي الأخير حول عثات في خلايا النحل خاصتي تلك المخاوف ولدت جراء الشكوى على
    Daniel de gizemli davranışlarla endişelerimi artırarak bu noktada ne kadar kötü bir ev sahibi olduğunu ispatlamıştı. Open Subtitles واتّضح أنّ ‫"‬دانيال‫"‬ كان مستشارًا سيئًا في هذا الأمر, موقفه الغامض زاد مخاوفي.
    Hedefim, bu kısa gezintiden sonra hayatımızın bu mikroskobik canlılara nasıl da derinden bağlantılı olduğu hakkında hayretimi, hatta bu ilişkilerin okyanuslarımız hakkında politika belirlemeye geldiğinde genellikle ihmal edilmesi konusundaki endişelerimi paylaşmanız. TED هدفي هو أنه بعد هذه الرحلة القصيرة، ستشاركونني دهشتي حول عُمق ارتباط حياتنا بهذه المخلوقات المجهرية ولربما تشاركوني مخاوفي بأن هذه العلاقات غالباً ما يتم إهمالها عندما يتعلق الأمر بالسياسات وإتخاذ القرارات الخاصه بمحيطاتنا.
    endişelerimi anlayabilirsin. Open Subtitles يمكنك أن تتخيل مخاوفي
    Ben endişelerimi paylaştım seninle. Open Subtitles أشاركك مخاوفي فحسب
    endişelerimi giderdiniz. Open Subtitles لقد بددت مخاوفي
    endişelerimi dolaba mı koyayım? Open Subtitles وأن لا أعبّر عن مخاوفي
    endişelerimi gerçekten anlıyor musunuz? Open Subtitles انت تتفهم مخاوفي ؟
    Ben Bay Grove'a endişelerimi bildirdim ama o görmezden geldi. Open Subtitles وأنا قد نقلت مخاوفي للسيد (غروف) وهو قرر تجاهلها.
    Dengesizleştiği konusundaki endişelerimi paylaştım... onlar da tecrit edilmesi gerektiğini kabul ettiler. Open Subtitles .. و شاركتهم قلقي بشأن عدم إتزانه ووافقوا على تهميشه
    Konuşurum derken hastahane koridorlarında bir katilin dolaşıyor olabileceği hakkındaki derin endişelerimi basın toplantısında açıklamakla tehdit ederim. Open Subtitles -حسنا, سأتحدث إليه وعندما أقول سأتحدث, أعني بأنني سأهدده بإقامة مؤتمر صحفي للتعبير عن قلقي البالغ
    İyi uyuyamıyordum ve uykusuzluk endişelerimi körüklüyordu. Open Subtitles لم أكن أنام جيدا، الأرق زاد قلقي.
    Yalnız bulaşık deterjanı ile benim endişelerimi seslendirebildik. Open Subtitles فقط خاطِب قلقي بإستخدامك غسول الإطباق.
    Saygısızlık etmek istemem ama Lord Drakan'ın kararı hakkında endişelerimi açıklamalıyım. Open Subtitles مع كل الاحترام - - أود أن أعرب عن قلقي إزاء قرار الأمير داركان
    Sana ortak demem hususunda endişelerimi anlıyorsun. Open Subtitles إنكِتتفهمين... قلقي بشأن منادتكِ بشريكتي
    Ve senin bu yaklaşımın endişelerimi gidermiyor. Open Subtitles ومراوغتك لا تخفف من قلقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more