"fikrin" - Translation from Turkish to Arabic

• فكرة
• أفكار
• الفكرة
• رأيك
• افكار
• رأي
• الأفكار
• فكرةٍ
• تدري
• فكرةً
• فكرةُ
• الرأي
• فكرةٌ
• كانت فكرتك
• فكرتكِ

Ne yaptığın hakkında en ufak bir fikrin olmadan ortalıkta dolanıyorsun.
تذهب هناك للمساومة وليست لديك فكرة واضحة عما قد يحدث لك

- Anladım. - Kardeşinin neden bahçe kapısından girdiğine dair bir fikrin var mı alarmı kapalı sanmış olabilir mi
حسناَ لو كان لديك مفتاح واستخدمته هذا يطفئ الإنذار تلقائياَ هل لديك أي فكرة لم أخيك دخل من أبواب الخدم

Ne yapabileceğimi bilmiyorsun... yaşamak için neler yapabileceği hakkında... hiçbir fikrin yok.
لن تعرف مالذي قد أفعله ليس لديك أيّ فكرة حتى أعيش ..

Ele geçirilirsen, başına neler geleceğine dair bir fikrin var mı?
حصلت عليك أي أفكار ماذا س إحدث إذا أنت هل أسر؟

Bu resimlerin ne yapabileceği hakkında bir fikrin var mı?
هل لديك اي فكرة ماذا يمكن ان تفعل هذه الصور؟

Bunu bana yaptıran adam hakkında hiçbir fikrin yok, kadın.
ليس ديك أي فكرة عن ما وضعني به هذا الرجل

- Bunun ne olduğu hakkında bir fikrin var mı?
ألديك فكرة عما هو هذا ؟ تعالى , إفتحى الباب

Neden bu bigudileri sardığımız konusunda bir fikrin var mı?
أهناك أي فكرة عما نخطط له هنا مع هذه البكرات؟

Daha iyi bir fikrin yoksa bu bizim tek şansımız.
حسناً، إن لم تكن لديكِ فكرة أفضل فهذه خيارنا الوحيد

En önemli şey adama harika bir fikrin olduğunu ve bir brokerın onu bir ay içinde arayacağını söylemek.
الجزء المهم الذى تقوله لهم إنك تمتلك فكرة عظيمة و السمسار الأعلى مقاما سيعاود الأتصلال بهم فى خلال شهر

Her şeyi yapabilirsin ama 10 dakika sonra en ufak bir fikrin olmaz.
يمكنك أن تفعل أي شيء وبعد 10 دقائق لن يكون لديك أدنى فكرة

Bu heriflerin bana ne yapacağı hakkında... ..bir fikrin var mı?
هل لديك أي فكرة ماذا يريد هؤلاء الفتية أن يفعلو بي

Bu sana Allah'ın bir emri mi, Yoksa kendi fikrin mi? diye sordu.
قائلا هل أوحى الله لك بذلك أم أن ذلك مجرد فكرة من عندك

Sakin davranmanın ne kadar zor olduğuna dair bir fikrin var mı?
هل لديك أيَّا فكرة كم أنه من الصعب التصرف بهذا الهدوء ؟

Şayet beraber görülürsek neler olabileceği hakkğnda fikrin var mı?
هل عندك فكرة ما يمكن عمله إذا أحد رأنا سوياً؟

Bir çok harika fikrin var, neden biri daha sana yardım etmesin?
أنتي لديكي أفكار عظيمة أنتي لا تحتاجين إلى المساعدة لدفعهم إلى ذلك

Ve neredeyse aynı fikrin daha zengin bir sürümünden bahsediyorsun gibi.
ويبدو الأمر وكأنك تتحدث عن نسخة أكثر ثراءً من الفكرة ذاتها

O senin kişisel fikrin ve ben öfke sorunlarımın olduğunu düşünmüyorum.
حسنا، هذا هو رأيك الشخصي لأنني ليس لدي مشاكل فى الغضب

Yeni güvenlik sistemine gerek olduğuna ikna oldu. - fikrin var mı?
ناصحا اياه باننا نريد نظام امني جديد هل لديك اي افكار ؟

Etrafta okullarda daha fazla bilgisayar bulunması gerektiğini söyleyen büyük ve tuhaf bir fikrin dolaştığına inanıyorum.
أحس أن هناك رأي هائل وغريب متداول بأن علينا وضع المزيد من أجهزة الكمبيوتر في المدارس.

House'un yanında böyle konuşursan,... ..kaç tane güzel fikrin olduğunun bir önemi kalmaz.
إن تكلّمت بهذه الطريقة أمام هاوس فلا تهمّ الأفكار الجيّدة التي تأتي بها

Elindekiler sayesinde ne kadar şanslı olduğun hakkında hiç fikrin var mı senin?
هل لديكَ أي فكرةٍ كم أنتَ محظوظٌ لإمتلاككَ ما تملك؟

Seni, ne diyeceğin konusunda hiçbir fikrin olmadığını bilecek kadar iyi tanıyorum.
أعرفك بما يكفي لأدرك أنّك لا تدري ماذا تقول

Aslında, asıl senin kiminle uğraştığın hakkında hiçbir fikrin yok.
في الحقيقة لا، أنتِ لا تملكين فكرةً عمّن تتعاملين معه

Bunu benim için ne kadar zorlaştırdığın hakkında hiç bir fikrin yok.
أنت لَيْسَ لَكَ فكرةُ كَمْ صعب أنت تَعْملُ هذا لي.

Bu fikrin en temiz ifadesi aslında bana göre, bir ilahiyatçı ya da filozoftan değil ama "Casablanca"nın sonunda Humphrey Bogart'tan gelir.
أفضل تعبير عن هذا الرأي في الواقع، بالنسبة لي، ليس من لاهوتي أو من فليسوف، لكن من هامفري بوجارت في نهاية "كازابلانكا"

Lucy için ne kadar üzgün olduğunu biliyorum ama daha iyi bir fikrin olmadıkça bana, bize güvenmek zorundasın.
لكن، ما لم يكُن لديكَ فكرةٌ أفضل، فعليكَ بالوثوق فيّ، وفينا.

Belki ona, saati almanın senin fikrin olduğunu söyleyebilirsin.
هل تعتقد ىبينما نحن هنا هل تستطيعى ان تخبريه ان فكره اخذ الساعه كانت فكرتك

Umarım senin fikrin olduğunu söylemişsindir. Ben yardım etmeye çalıştığımda savunmaya geçiyor.
تمنيت بأنكِ أخبرتيها بأنها فكرتكِ كل الوقت وأنا أساعدها