"hiçbir" - Translation from Turkish to Arabic

    • أي
        
    • أيّ
        
    • اي
        
    • ليس
        
    • أى
        
    • بأي
        
    • لأي
        
    • اى
        
    • أية
        
    • ولم
        
    • أدنى
        
    • لأيّ
        
    • ولن
        
    • الإطلاق
        
    • دون
        
    Bu yüzden bir kara deliğin arkasına hiçbir şey saklayamazsınız. TED و بذالك لا يمكن إخفاء أي شيء وراء ثقب أسود.
    Biz bu iki değişken arasında herhangi bir şekilde hiçbir bağlantı bulmadık. TED لم نجد قطعا أي صلة، وأي تأثير أيا كان، بين هذان المتغيران.
    En yakın büfenin nerede olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. TED ليس لدي أي فكرة عن مكان أقرب مخزن للمواد الغذائية.
    hiçbir şekilde canlı çalan müzisyenlere ihtiyaç yok. Ve ses sistemleri gayet iyi. TED لا توجد حاجة لوجود أيّ موسيقيين ليؤدوا مباشرة بالمرة. و أنظمة الصوتيات جيدة.
    Bu harekete nasıl eriştiği konusunda gerçekten hiçbir fikrimiz yok. TED نحن في الحقيقة لا نملك اي فكرة عن كيفية حركتها
    Kimseden yalan söylemesini istemedim, bir kere bile, hiçbir zaman. TED لم أخبر أحدا بأن يكذب، ليس مرة واحدة ، ابدا.
    Geçen sene kayak yapmaya gittiğimizde hiçbir şeyi kırmamama ne dersin? Open Subtitles ماذا عن العام الماضى عندما ذهبنا للتزلج ولم أكسر أى شىء؟
    Çılgınca ve aptalca geliyor kulağa, ama aslında ucuz ve köhne bir şey yerine hiçbir ekipman edinmemeyi tercih eden hastaneler var. TED قد يبدو ذلك جنون، وغبي. لكن هناك فعلاً مستشفيات تفضل أن لا تملك أي معدات على أن تملك معدات تبدو رخيصة وتافهة.
    Bu projeyle ilgili en ilginç şey ise Beau ve bizim bunun işe yarayıp yaramayacağına dair hiçbir fikrimiz olmamasıydı. TED ما كان مثيرا حقاً في هذا المشروع هو أننا، وبو، لم تكن لديه أي فكرة عما إذا كان هذا سيعمل.
    Bu benim doğruluğuna dair hiçbir kanıt görmediğim ama insanların doğruluğundan emin olduğu bir neden. "Yerliler evlerinin sorunu, bu tahribat" diye çekiliveriyorlar. TED التي لم أرى أي دليل له, هذا ما تم اشاعته دائماً بما يتعلق بمشكلة البيوت المحلية حسناً, تسعة بالمئة مما أنفقنا هو تلف,
    Burada bir karıncanın ayağının tabanından ve pençeler kazmadığın da, bu ped karınca hiçbir şey yapmadan otomatik olarak çıkıyor. TED نرى هنا من تحت قدم نملة، وعندما لا تنغرس المخالب، تخرج تلك الوسادة تلقائياً بدون أن تفعل النملة أي شيء
    Hatta bu akşam hiçbir şeye dokunmadan oturmaya dikkat ettiniz mi? TED وحتى هذا المساء، أأوليت اهتمامًا أن تجلس دون لمس أي شيء؟
    Ne de olsa saymaya başlamadan önce hiçbir şey saymamıştık. TED فقبل أن نبدأ بالعد، نكون لم نعد أي شيئ أصلا.
    hiçbir kuralın olmadığı bir yerde yaşamanın nasıl olduğunu hiç merak ettiniz mi? TED هل تخيلت يوماً كيف قد تكون الحياة في مكان خالٍ من أي قواعد؟
    Aynı konuşmayı altı ay önce de yapmıştık ama değişen hiçbir şey yok. Open Subtitles كَانَ عِنْدَنا هذه المحادثةِ قبل ستّة شهور وأنا لا أَرى أيّ شئَ تَغيّرَ.
    Dersimden, bu deneyimden hiçbir şey almasanız bile, şunu alın... Open Subtitles إذا لم تحصلوا على أيّ شيء آخر من صفي، لذا،منهذهالخبرة،لتكونهذه:
    Ve öğretim materyallerini güncel tutmak için hiçbir uygulama yok gerçekten. TED وبالفعل ليس هناك اي تدريب لإبقاء المواد التعليمية في تحديث مستمر.
    hiçbir kötü alışkanlığa sahip olmadım. İşbirliği yapmaya da hazırım. Open Subtitles و إننى على استعداد للتعاون يمكنهم سؤالى أى أسئلة يريدون
    Bu bize buz tabakasının zamanla nasıl değiştiğine dair hiçbir ipucu vermiyor. TED وهي لا تزودنا بأي مؤشر حول كيفية تغير الصفيحة الجليدية مع الوقت.
    80lerde başladı ama başlangıçta, makineler bir köpük bloğundan çok çok kırılgan bir model oyuyorlardı ve bu modelin gerçek hayatta hiçbir kullanışlılığı yoktu. TED بدأت في الثمانينات، لكن في البداية كانت جهاز ينحت في كتلة من الفوم نموذج كان هش و ضعيف جدا و غير صالح لأي استخدام
    Eyaletteki başka hiçbir pranga mahkumları kampında bundan daha iyisini bulmazsın. Open Subtitles لا يمكنك الحصول على طعام افضل فى اى سجن فى الولايه
    hiçbir kadının, şiddet içeren bir durumu durdurmaya çalışmak zorunda kalmasını istemiyorum. TED لا أريد أن تضطر أية امرأة إلى تقليل حدة أي حالة عنف.
    Vücudum bana hiç ihanet etmedi ve hiçbir zaman yanlış değildi. TED لم يخنّي جسدي على الإطلاق، ولم يكن جسدي خطأً على الإطلاق.
    Beş yıldızlı bir otelde satış şubesinin ne yaptığına dair hiçbir fikrim yoktu. TED لم يكن لدي أدنى فكرة عما يفعله قسم المبيعات في فندق خمسة نجوم
    hiçbir şey ya da hiç kimse için işe yaramadığınızı anlarsınız. Open Subtitles تجد نفسكَ عـاجزاً لا منفعة لكَ لأيّ شيء أو لأيّ شخص
    hiçbir dolap adalete engel olamamıştır. Bu sefer de durum değişmeyecek. Open Subtitles لانه لن يوجد قانون يُعيق العدالة, ولن نبدأ بهذا الحدث معك
    Çizgi romanlar yapmaya devam ettim ve Worcester Sanat Müzesi'nde, bana hiçbir eğitmen tarafından verilmeyen en harika tavsiye verildi. TED و ظللت أصنع الرسوم الفكاهية، و في متحف وركستر للفنون تم إعطائي أعظم نصيحة قد يستطيع تقديمها معلم على الإطلاق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more