"için daha" - Translation from Turkish to Arabic

    • من أجل
        
    • أكثر على
        
    • أكثر بالنسبة
        
    • أكثر لكي
        
    • أفضل بالنسبة
        
    • الأمر أكثر
        
    • أكثر في
        
    • مازال الوقت
        
    • ستكون أكثر
        
    • مزيد
        
    • أكثر بشأن
        
    • مزيداً من
        
    • يزال الوقت
        
    • من المُبكر
        
    • لمزيد من
        
    Deniz kaplumbağalarının suda kayması için daha düz ve hafif kabukları vardır. TED سلاحف البحار ذات أصداف ملساء ولامعة؛ من أجل حركة سلِسة في الماء.
    Uyuşturucu dairesi kartellerle savaşmak için daha çok adam istiyordu. Open Subtitles ادارة مكافحة المخدرات ارادت احذية أكثر على الارض لمحاربة العصابات.
    Senin için daha fazlası olabilirim Chimene, eğer izin verirsen... Open Subtitles يمكننى أن اكون أكثر بالنسبة لك شيمين لو سمحتى لى
    Evet, deli gibi büyüyorlar bu yüzden talebi karşılamak için daha fazla jet almak zorundalar. Open Subtitles لذا هم يجِب أَن يشتروا طائرات أكثر لكي يستطيعوا تغطية الإحتياج الآن دعوني أَسألكم يا أولاد سؤال مجنون
    Mısır gevreği sizin için daha iyi, donut'un tadı çok daha iyi, ama işin sonunda hiçbiri diğerinden daha iyi değil, zor bir seçim. TED إن الحبوب أفضل بالنسبة لك، الكعك المحلى طعمه أفضل بكثير، وعمومًا فإن كليهما ليس بأفضل من الآخر، خيار صعب.
    Bunun hepimizden çok senin için daha zor olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعلم بأن الأمر أكثر صعوبة بالنسبة لكِ من بقيتنا جميعاً
    Linux her bir görevi önem sırasına göre derecelendirirdi bazen de görevleri yapmak yerine önem sırası için daha çok zaman harcardı. TED كانت لينكس تقوم بترتيب كل مهمّة من مهامها حسب أهميّتها، مستغرقةً أحياناً وقتاً أكثر في ترتيبها بدلاً من أدائها.
    Keşke senin için daha fazlasını yapabilseydim. Keşke daha fazla zamanımız olsaydı. Open Subtitles انا فقط تمنيت لو انى فعلت شيئا من أجل.لو ان لدى الوقت
    Eh, bu görev için daha iyi bir adam düşünemiyorum. Open Subtitles لا أفكّر في رجل أفضل منك من أجل هذه المهمة.
    Senin için daha fazla hayat sigortası yaptırmalıydı, ama yaptırmadı. Open Subtitles كان يجب أن يحصل على تأمين أكثر على حياته، لم يفعل هذا
    O zamanlar efendim, kocam için, onun güvenliği ve akıl sağlığı için daha çok korkmuştum. Open Subtitles حسنا , في ذلك الوقت , يا سيدي كنت خائفة أكثر على زوجي على سلامته وسلامة قراراته
    Eger bir rapor hazirlarsan, isler benim için daha da kötüye gider. Open Subtitles إن قدمتي تقريراً يمكن أن تسوء الأمور أكثر بالنسبة لي
    Evet, deli gibi büyüyorlar bu yüzden talebi karşılamak için daha fazla jet almak zorundalar. Open Subtitles نعم، وهم ينمون بشكل جنوني لذا هم يجِب أَن يشتروا طائرات أكثر لكي يستطيعوا تغطية الإحتياج
    Sert bir yatak, sırtınız için daha faydalıymış. Open Subtitles إنهم يقولون أن مرتبة قاسية تكون أفضل بالنسبة للظهر
    Bunu kendin için daha zor bir hale getiriyorsun dostum! Open Subtitles أنت فقط تجعل الأمر أكثر سوءًا بالنسبة لك يا رجل
    Bu oldukça basit: Büyümek için daha fazla üretmek, ekonomiye daha fazla şey dâhil etmek zorundasınız. TED إنها بسيطة إلى حد ما من أجل أن تنمو، عليك أن تكون منتج أكثر تضخ أكثر في اقتصادنا
    ama merak etme bununla beni sevdiğini söylemeye çalıştığını düşünmüyorum Bunun için daha çok erken. Ama kim bilir? Open Subtitles لا تخف , لم يحن الوقت الذي تحبني فيه مازال الوقت مبكراً , لا احد يعلم ذلك
    Japonlar oranın benim için daha güvenli olduğunu söylüyorlardı. Open Subtitles اليابانيون إعتقدوا انها ستكون أكثر أمانا لي هناك
    Grev yapın, seks için daha fazla zamana sahip olursunuz. Open Subtitles الآن مع الإضراب، سيتوفر لديهم مزيد من الوقت لممارسة الجنس.
    Doğruyu söylemem gerekirse, köpek için daha fazla endişeliyim. Open Subtitles حتى أكون صادقة معكِ، فأنا مهمومة أكثر بشأن الكلب
    ve kanda dolaşmaya devam edecekler. Tümörü bulmak için daha fazla zamanları olacak. TED وبالتالي سوف تستمر في السريان خلال الدم وتتيح مزيداً من الوقت للوصول للورم
    Ne? Ayın çıkması için daha erken! Open Subtitles ألا يزال الوقت مبكراً جداً على ظهور القمر ؟
    Hayır, bu konuşmayı yapmak için daha çok erk- Open Subtitles من المُبكر جداً خوض هذا الحديــ...
    Daha fazla paramız olduğu için daha fazla seksi kız bulacağız. Open Subtitles لمزيد من المال الذي يبدو أن لديها، وسخونة الفتيات أننا سنصل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more