"kaybetmen" - Translation from Turkish to Arabic

    • فقدان
        
    • خسارة
        
    • تخسر
        
    • ستخسر
        
    • فقدانك
        
    • تخسري
        
    • تفقده
        
    Aileni kaybetmen çok kötüydü. Ama bu uzun zaman önceydi. Open Subtitles فقدان والديكِ أمر بشع وأعرف أنه قد حدث منذ فترة طويلة
    Kontrolünü kaybetmen bu geceki başarın için gerekli, tamam mı? Open Subtitles إن فقدان بعض العادات هو سبب النجاح الليلة حسناً
    Yan etkisi yok kilo kaybetmen dışında Enerji alıyorsun ve harika görünüyosun. Nasıl yan etkiler ama ? Open Subtitles لا , لا يوجد نتائج سلبية فقط خسارة الوزن و الشعور بالطاقة , ما رأيك بهذا ؟
    Sadece 9 asker kaybetmen seni ve mürettebatını yeterince anlatıyor. Open Subtitles حقيقة أنك فقدت تسعة رجال فقط خسارة طفيفة لك و لطاقمك
    Konu senin kazanıp kaybetmen değil, rakibinin kaybetmesi. Open Subtitles نعم، ليس أن تكسب أو تخسر بل أن يخسر الآخرين
    Bazen jetonun düşmesi için her şeyi kaybetmen gerekir. Open Subtitles بعض الأحيان عليك أن تخسر كل شيء حتى تسقط القطعة أأسقطت هذه؟
    Endişelendiğim şey işini kaybetmen, eşini kaybetmen ve sonunda kendini kaybetmen. Open Subtitles ما أنا قلق حياله هو أنك ستخسر وظيفتك ثم ستخسر زوجتك ثم نفسك
    Biliyorum ki Keith'i kaybetmen, kalp rahatsızlığın ve basketbola son vermen senin için zor oldu. Open Subtitles اعرف ان الامور كانت صعبة عليك فقدانك لـ كيث, وحالة قلبك وتركك لفريق كرة السلة
    Yani daha az para kaybetmen için benden filmimin içini boşaltmamı mı istiyorsun? Open Subtitles اذاً أنتِ تريدي أن تحطمي فلمي كي تخسري مبلغاً أقل ؟
    Diğer şeyleri kaybetmen önemli değil. Tek gözle bile gayet iyi idare edebilirsin. Open Subtitles لا يهم ما تفقده غير ذلك بوسعك أن تتدبر أمرك حتى بعين واحدة
    -Aşk güzeldir ve sabır ister. Aşk aklını kaybetmen demek. - Ne iş yapıyordun? Open Subtitles الحب هو الشغف, الحب جيد, و يعني فقدان عقلك ببطء
    Güçlerini kaybetmen başına gelen en güzel şey oldu. Open Subtitles فقدان قواك كان افضل شي من الممكن قد يحصل لك
    Ama ya ayrılmanın tek etkisi, sorunlara karşı olan bağışıklığını kaybetmen değilse? Open Subtitles ماذا لو ان فقدان حصانتك ضد الاضطرابات لم يكن التأثير الوحيد الذي كان من تاثير انقسامك ؟
    Kulağa saçma geldiğini biliyorum ama bu kadar acı veren bacağını kaybetmen tekrar normal hissetmeni sağlayabilir. Open Subtitles استمع , انا أعرف أن هذا يبدوا جنونيا و لكن ربما فقدان هذه الساق هو الشئ الوحيد الذي سوف يجعلك تشعر بأنك طبيعي مرة اخري
    Kafanı ya da kolunu kaybetmen biraz hava atmak olurdu. Open Subtitles ‫أعتقد أن خسارة ذراع أو رأس ‫ستكون مجرد تباه
    Araba kazası ve sonrasında hastanı kaybetmen. Open Subtitles حادث السيارة وبعد ذلك خسارة مريضتك
    Ama yine de kasabayı kaybetmenin sana kişisel olarak vereceği etkiyi düşünmek, alay konusu olman, rezil olman Connor Lang'in büyükelçilik koltuğunda şansını kaybetmen o kibirli suratındaki kibirli gülümsemenin sonsuza dek kaybolması, işte o güzel olurdu. Open Subtitles ولكن رؤية أثرها السيئ عليك شخصياً الإهانة والعار خسارة فرصتك في الحصول على "مقعد سفير "كونور لانج
    Eşine kalacak bir ev bulmuşken işini kaybetmen, bir ay sonrada sigortanın kesilmesi hiçte mantıklı gelmiyor. Open Subtitles لا يبدو صحيحاً أنك تخسر وظيفتك وتأمينك بعد شهراً من إيجادك مكاناً لها
    Kendini savunmaya karşı doğal bir yeteneğin olabilir ama kaybetmen lazım. Open Subtitles من الرائع أن لديك قدرة فطرية للدفاع عن نفسك لكن أحتاجك أن تخسر
    İşini yaparken birilerini kaybetmen çok normal. Open Subtitles . انه أمز محتوم أن تخسر أشخاصاً طوال الوقت
    - Bu dövüşü kaybetmen gerek. Open Subtitles -أنت ستخسر النِزال القادم
    Senin işini kaybetmen de öyle hap kullanman ve ayyaşın teki olman da. Onlar da benim hatam mı? Ailenin hatası mı? Open Subtitles وهل فقدانك لوظيفتك وإدمانك للمخدرات خطأي؟
    Zamanda yolculuğu keşfetmen, Hannah'yı kaybetmen ya da en azından kaybettiğine inanman. Open Subtitles من أجل أن تخلقي السفر عبر الزمن ...(كان عليك أن تخسري(هانا أو على الأقل أن تصدقي أنك خسرتها
    Eskiden de vardı tabii. Bazen elindekinin değerini anlaman için onu kaybetmen gerekir. Open Subtitles أحيانا لا تقدر من معك حتى تفقده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more