"kişiler" - Translation from Turkish to Arabic

    • الناس
        
    • عددهم
        
    • الاشخاص
        
    • الأشخاص
        
    • الشخصيات
        
    • اشخاص
        
    • ناس
        
    • اناس
        
    • أفراد
        
    • أشخاصاً
        
    • شخصين
        
    • شخصان
        
    • اللذان
        
    • الناسِ
        
    • هُم
        
    Bu kişiler bir zamanlar üniversite harcımı ödeyebilmek için şarkıcı garsonluk yaptığımı umursamadılar. TED هؤلاء الناس لا يمانعون أني ذات مرة عملت كنادلة لكي أدفع رسوم جامعتي.
    Gerçek şu ki disleksisi olan kişiler her şeyi herkes gibi görüyor. TED الحقيقة هي أنَّ المصابين بِعُسْرِ القراءة يرَون الأشياء كما يراها بقيَّة الناس.
    Burada kişiler, ellerinin sanal gerçeklikteki versiyonlarını görüyorlar, elleri kalpleriyle aynı tempoda ya da farklı tempoda kırmızı olarak yanıp sönüyor. TED وهنا، يرى الناس نسخة افتراضية مصورة لأيديهم ، التى تومض بالأحمر و تنطفئ، إما بنفس وقت نبضات القلب أو بوقتٍ آخر.
    Kaç kişiler? Bana ezik demeseydi hiç böyle şeyler olmazdı. Open Subtitles كم عددهم ؟ لم يكُ ليحدث لو لم تناديني بفاشل.
    En az altı kişiler. -İçeride daha da vardır. Open Subtitles هناك ستة على الأقل ولا نعرف كم عددهم في الداخل
    Soldaki kişiler zor şutları atanlar, sağdakiler ise kolay şutları atanlar. TED الاشخاص على اليسار يتخذون رميات صعبة، على اليمين، يتخذون رميات سهلة.
    Bu şunu söylüyor, bu salonda olmayan kişiler ortalama bin dolara ulaşmak için bin dolardan daha fazla harcıyorlar. TED إذن ذلك يخبرنا أن هؤلاء الأشخاص غير الموجودين في هذه الغرفة ينفقون أكثر من ألف لكي يصبح المتوسط ألفا.
    Siz de biliyorsunuz ki, Bayan Daisy, yapanlar hep aynı kişiler. Open Subtitles أنتِ تعلمين مثلي تماماً يا آنسة ديزي سيكون دائماً نفس الناس
    Bu kulübeye giren ve çıkanları görüyorsun. Her gün aynı kişiler. Open Subtitles ترى الناس يدخلون ويخرجون من كشك هاتف.وشخص واحد تراة كل يوم
    Bu kulübeye giren ve çıkanları görüyorsun. Her gün aynı kişiler. Open Subtitles ترى الناس يدخلون ويخرجون من كشك هاتف.وشخص واحد تراة كل يوم
    İnsanlar hijab giyen kadınların dar görüşlü, radikal kişiler olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles يعتقد الناس أن المرأة التى ترتدى الحجاب غير متفتحة و متطرفة
    Ben de sizin gibi, bu kişiler tarafından haksızlığa uğradım. Open Subtitles لقد كنت ضحية من قبل أولئك الناس مثلما كنت أنت
    Bazı kişiler sözcükleri hafife alır ve hiç düşünmeden acımasızca kullanır. Open Subtitles بعض الناس لا يضعون الكلمات المناسبة. وقد يكون عرضاً صلباً معها
    Düşman hakkında pek bilgimiz yoktu; 1000 mi, 3000 mi, 10000 kişiler mi bilmiyorduk; Open Subtitles أسوأ اللحظات كانت في البداية حيث لم تتوفر لدينا الكثير من المعلومات حول العدو لم نكن نعلم إذا ما كان عددهم ألف، ثلاثة ألاف، أم عشرة ألاف
    Bir grup üniversite öğrencisi, altı kişiler. Open Subtitles مجموعة من طلبة الجامعة، عددهم ستة.
    Bir grup üniversite öğrencisi, altı kişiler. Open Subtitles مجموعة من طلبة الجامعة، عددهم ستة.
    Bunları UKKBKS'de buldum. Ulusal kayıp ve kimliği belirsiz kişiler sistemi. Open Subtitles وجدت هؤلاء من خلال أسماء المفقوديين القومي ونظام الاشخاص الغير معروفين
    Doğal olarak iç değerlendirme yapan kişiler daha iyi çıkacaktı. TED بشكل طبيعي، سيكون الأشخاص الذين يقومون بالتأمل الباطني أفضل حالًا.
    Yarınki kutlama için Sektöre yüksek rütbeli bazı kişiler ziyarete gelecek. Open Subtitles سوف يتواجد كبار الشخصيات في زيارة القطاع ليلة الغد في العطلة
    Doktor siyah zırhlı bir arabanın içindeki kişiler tarafından kaçırıldı. Open Subtitles لقد تم خطف الدكتور بواسطه اشخاص في عربه سوداء مصفحه
    Bariz bir şekilde ev ödevi sorularını yollayan kişiler de vardı. Bana onları kendileri için çözdürmeye çalışıyorlardı. TED هناك ناس آخرين يرسلون لي أسئلة من الواضح أنها واجباتهم المنزلية ويريدون مني أن أؤديها عنهم.
    İki bin yıldır, bu sikindirik ada buraya gelip, yer edinmek isteyen kişiler tarafından tecavüze uğrayıp yağmalanıyor. Open Subtitles لألفي عام هذه الجزيرة الصغيرة تنتهك وتحتل من قبل اناس اتو هنا واردوا قطعة منها
    Bu tedavi kararlarına bir kez aşina olduğumuzda, yine şahsen ya da sevdiğimiz kişiler ve aileden biriyle, bu araçların yararlarını, değiş tokuşunu ve limitlerini de çok çabuk öğreniriz. TED و لحظة انغماسنا في القرارات العلاجية ومرة أخرى سواء بصفة شخصية أو عن طريق الأشخاص الذين نحبهم أو أفراد العائلة، كذلك سريعا جدا ما نعلم المحاسن والأفضليات وحدود هذه الأدوات.
    Hepiniz farklı kişiler olmanıza rağmen nasıl oluyor da hepinizin boğazı acıyor? Open Subtitles كيف تألمت كِلتاهما, إذا كُنتُم جميعاً أشخاصاً مُختلِفون؟
    ve evimin önünde şüpheli kişiler parketmiş durumda. Open Subtitles هناك شخصين مشبوهين في سيارة متوقفة أمام منزلي
    Ama bence artık ikimizin de çok farklı kişiler olduğunu itiraf etmemizin vakti geldi. Open Subtitles لكن.. أعتقدُ أن الوقت قد حان لنعترف لبعضنا بأننا شخصان مختلفان تماماً.
    Seet ve Chester erken çıkarma talep edebilecek tek kişiler. Open Subtitles سيا و تشيستر هما الوحيدان اللذان بامكانهما طلب استخلاص باكر
    Bu insanlar bize kol kanat geren kişiler, bu nedenle de ayrıca güzel. Open Subtitles هؤلاء الناسِ أيضاً الناسَ الذي يُؤيّدُوننا أيضاً , لذا هو كَانَ لطيفَ جداً.
    Ayrıca dürüst olalım, gizlilik konusunda en çok mızmızlanan kişiler muhtemelen bir şey saklamaya çalışan kişilerdir. Open Subtitles ولنكن صادقين، كلّ تلك الصرخات حول الخصوصيّة، هُم على الأرجح من يُحاول إخفاء شيءٍ عن العامّة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more