"kompleksi" - Translation from Turkish to Arabic

    • عقدة
        
    • مجمع
        
    • بعقدة
        
    • مركّب
        
    • عُقدة
        
    • لعقدة
        
    • العقدة
        
    • مركّبُ
        
    • وعقدة
        
    İnanılmaz. lt l gibi zaten onunla bir aşağılık kompleksi yok değil. Open Subtitles هذا لا يصدّق . ليس كأنني لا أملك عقدة نقص منه بالفعل
    Bende suçluluk kompleksi yok. Dediğim gibi... Open Subtitles لكنّي لا أشكو من عقدة الذنب إنني أعرف مـا أعرفه
    Çok fazla suç kompleksi var, ama annesi Opus Dei üyesiymiş. Open Subtitles إنه يعانى من عقدة ذنب هائلة، ولكن هذا مفهوم بسبب انتماء أمه إلى الأوبس داى
    Bu değerlendirmede, Doktor Hill'in Tanrı kompleksi var derken, ne demek istediniz? Open Subtitles ماذا تقصد في هذا التقييم عندما قلت كان الدكتور هيل مجمع الله؟
    Kocanız işkence kompleksi, ileri düzey paranoya ve mesane rahatsızlığından muzdarip. Open Subtitles يعاني زوجك من عقدة شعور بالإضطهاد، وسواس قهري، كما أنه يبلل فراشه
    Sende üstünlük kompleksi var. Bu konuda ise aşağılık kompleksin var. Open Subtitles أنتِ بالفعل لديكِ عقدة الإستعلاء ولديك عقدة نقص حيالها
    Veya bir tür kahramanlık kompleksi var. Kahramanlar bile kurallara uyar. Open Subtitles أو لديه عقدة بطولة وحتى الأبطال يتقيدون بالقوانين
    Dostunun sorunu ne, Napolyon veya Mesih kompleksi mi? Open Subtitles ماهي مشكلة صديقك عقدة نابليون أم المسيح المنتظر؟
    Kontrol meselelerinden bu kadar iyi anlamanıza şaşmamalı. - Sizde Tanrı kompleksi var. Open Subtitles لا عجب أنّك ضليع بمشاكل السيطرة فلديك عقدة تألّه كبيرة
    Kahraman katil kompleksi olan klasik bir narsist ve bir kısır döngü içinde. Open Subtitles لا تدعوه يعرف اننا اكتشفنا حقيقته انه نرجسي تقليدي مع عقدة بطل قاتل و هو ينحدر
    Benim sınıfsal aşağılık kompleksi meselemi daha sonra konuşabiliriz. Open Subtitles بامكاننا ان نتحدث عن عقدة النقص الموجودة عندي لاحقا
    Küçük tatli babacim kompleksi. Böylece onlarin aklini basindan alir. Open Subtitles عقدة الأب الصغيرة و اللذيذة حتى يمكنه أن يربت على أكتافهن
    Gein felçli annesine bakıcılık yaparken Ödip kompleksi geliştirmişti. Open Subtitles للقاتل المتسلسل إد جين جين كان لديه عقدة أوديب و التي تطورت في السنوات التي اهتم فيها بأمه التي تعافت من سكتة دماغية
    Tanrı kompleksi olan birinin diğerlerinin öğütlerini tutmaması da nadir mi olur? Open Subtitles هل سيكون من غير المألوف للشخص مع الله مجمع رفض نصيحة الآخرين؟
    Bu güzel bina Japonya, Osaka'daki Shitennoji Tapınak kompleksi'nin bir parçası. TED هذا المبنى الجميل هو جزء من مجمع معبد شيتينوجي في أوساكا، اليابان.
    Bu TV endüstriyel kompleksi benim ve büyük ihtimalle sizin tüm çocukluğunuzu bilgilendirmiştir. TED حسناً، مجمع التلفاز الصناعي هذا قام بتشكيل طفولتي وربما طفولتكم.
    Reddedilmiş hissetti ve aşağılık kompleksi başladı. Open Subtitles شعرت بالرفض بعد ذلك اصيبت بعقدة النقص
    Napolyon'da Frasier kompleksi olduğunu düşünmeye başladım. Open Subtitles أَبْدأُ تَفكير نابليون كَانَ عِنْدَهُ a مركّب فرايزر.
    Tahminimce eski asker ve yanında kahramanlık kompleksi olan birisin. Open Subtitles تخميني هُو أنّك عسكريّ سابق مع عُقدة بطولة.
    Bir suçluluk kompleksi senin adına konuşuyor. Open Subtitles مهمـا كـانت هويتك، إنهـا لعقدة ذنب أن يخرج منك مثل هذا الكلام
    Bu kompleksi yenebilmek için çok şey satın aldım. Open Subtitles فكنت أشتري أمورا بسيطة و حمقاء ؛ لأتخلص من تلك العقدة
    - Sende Orson Welles kompleksi var. Open Subtitles - عِنْدَكَ مركّبُ أورسن Welles.
    Christian'da şiddetli öfke bozukluğu ve ciddi acı kompleksi var. Open Subtitles كريستيان لدية اضطراب شدة الغضب وعقدة الاضطهاد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more