| Terapinin çok yardımı oldu. Olanlarla ilgili konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بدأ العلاج يخدم قليلاَ بدأت تتحدث عن ذلك |
| - Sonra düşündüm ki sessiz kalarak yaralarımızdan kurtuluruz sandım ama sonra Ziva eski zamanlardan konuşmaya başladı. | Open Subtitles | ظننت انني استطيع ان احمينا من ألم القلب اذا بقينا صامتين لكنها بدأت تتكلم عن الأيام الماضية |
| Onlarla, çocuk yetiştirmek için... ...gerekli olan, ormanları korumanın gerekliliği... ...hakkında konuşmaya başladı. | TED | بدأ يتحدث معهم عن الغابات التي يحتاجون لحمايتها, طريقة الحياة التي يحتاجون إلى رعايتها. |
| Ve sonra, tıpkı bir şey olmamış gibi konuşmaya başladı. | Open Subtitles | ثم, كمالوكانأيّ يوم عادي, بدأ يتكلم |
| Çok sinirlenmiştim, ilk başta onunla yüzleşirim diye düşünmüştüm sonra arabasını Saddle Horn Tır Garajı'na çekti ve şu kızlarla konuşmaya başladı. | Open Subtitles | ، كنت غاضباً جداً . لدرجة أنّي ظننت أنّي سأواجهه أوّلاً . فإذا بِه يتوقّف بمنطقة انتظار الشاحنات . و بدأ يتحدّث مع تلك الفتيات - . مومسات - |
| Sıra bana gelince aniden benimle konuşmaya başladı ve saçlarını keserken insanları iyileştirdiğini söyledi. | Open Subtitles | من فراغ وقالت انها مجرد بدأ الحديث بالنسبة لي وتقول لي إنها تلتئم الناس في حين انها قطع شعرهم. |
| İsa Mesih benimle konuşmaya başladı ve bana bu haçı yapmamı söyledi. | Open Subtitles | السيد المسيح بدأ بالتكلم معي. أمرني ببناء صليبه. |
| Ve sonra anlamadığım bir dilde konuşmaya başladı. | Open Subtitles | .... و بعد ذلك بدأ فى الكلام .و لكن بلغة لم أستطع فهمها |
| Garip bir dille konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بدأت بالكلام بلغة غريبة |
| Evet. Sonra şu yaşlı adam onu kamyonuna çekti ve konuşmaya başladı. | Open Subtitles | أجل، وهذا الرجل الكبير توقف بشاحنة وبدأ التحدث معها. |
| Büyükannemi doyuruyordum sonra... benimle konuşmaya başladı. | Open Subtitles | كنتُ أطعم جدتي و بدأت تتحدث معيّ |
| Galiba bana güveniyor. Az buçuk konuşmaya başladı. | Open Subtitles | أعتقد أنها تثق بي بدأت تتحدث قليلاً |
| Bir süre sonra kıç kendi adına konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بعد مدة، فتحة الشرج بدأت تتكلم لوحدها |
| Pegeen annesiyle daha çok konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بيجين بدأت تتكلم مع أمها شيئاً فشيئاً |
| Sonra duygusallaştı, karı gibi konuşmaya başladı. | Open Subtitles | وحصل عاطفية جدا .. وهذا بدأ يتحدث كالمجنون. |
| Hurdacı grupları ve seferler hakkında konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بدأ يتحدث عن نبش الفضلات وحملة للبحث عن الطعام |
| Sonra aniden esrarengiz bir yolcu hakkında konuşmaya başladı. | Open Subtitles | ثم فجأة بدأ يتكلم عن مسافر غامض |
| Heyecanlı bir şekilde konuşmaya başladı. | Open Subtitles | ...لقد بدأ يتكلم بتحمس |
| Birkaç hafta sonra konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بعد بضعة أسابيع، بدأ يتحدّث |
| Rehabilitasyon sırasında bir gün biri sörf hakkında konuşmaya başladı ve hayatlarında hiç sörf yapmamış bu çocuklar "hadi, gidelim" dediler. | TED | أحد الأيام خلال إعادة تأهيل شخص ما، بدأ الحديث عن التزلج وكل أؤلئك الناس الذين لم يتزلجوا مطلقاً بالقول، " هيا، لنذهب." |
| Marty'i bilirsin, duyguları hakkında konuşmaya başladı... sonra feryat etmeye başladı, bende suratına kapattım. | Open Subtitles | ...تعرفين مارتي, لقد بدأ بالتكلم عن مشاعره وبعدها بدأ بالصياح, فأغلقت الخط |
| Ve sonra anlamadığım bir dilde konuşmaya başladı. | Open Subtitles | . و كأننا نخترق الزمن و التطور .... و بعد ذلك بدأ فى الكلام .و لكن بلغة لم أستطع فهمها |
| Garip bir dille konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بدأت بالكلام بلغة غريبة |
| Sonra da "iyi bir toprak parçası" falan diye bir mülk hakkında konuşmaya başladı. | Open Subtitles | وبدأ التحدث عن شراء ملكية، قطعة من الأرض، |
| Başkan televizyona çıktı ve Amerika'yı güvenli kılmak üzerine konuşmaya başladı ve birdenbire bütün öğrenciler bunu tekrar eder oldular. | Open Subtitles | ظهر الرئيس على التلفاز وبدأ يتحدث عن جعل (أمريكا) آمنة وفجأة أصبح جميع الطلاب يكررون هذا الكلام |
| Fakat rüya daha sonra kabusa dönüştü çünkü resim canlandı ve konuşmaya başladı. | Open Subtitles | ولكنه تحولَ لكابوساً لأن اللوحة بدأت بالتحدث |
| yalnız ve ümitsizlerle telefonda konuşmaya başladı. | Open Subtitles | بدأ في تلقي المكالمات من الوحيد و اليائس |
| Sarhoş hâlde içeri girdi, sonra saçma sapan konuşmaya başladı. | Open Subtitles | دخل وكان ثملاً ثم بدأ يحدثني بكلام لا معنى له |