| Merhaba başkomiserim. Kurye firması Kurbanın çantasında sadece bir paket olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت شركة الساعي أنّ الضحيّة كان لديه طرد واحد فقط في حقيبته، |
| Bunu, Kurbanın sırtında haç şeklinde bir iz bulduğumuz için soruyorum. | Open Subtitles | أنا أسأل هذا، حيث أن رمز الصليب محفور على ظهر الضحيّة. |
| Sanırım onu bilinçsizce bulduğunda Kurbanın üzerinde kullandığın bıçak bu? | Open Subtitles | أعتقد بأنك استخدمت نفس السكينة للضحية عندما وجدته فاقداً وعيه؟ |
| Bunun aksine, bir Kurbanın bedeninde şu metal parçasını buldum. | Open Subtitles | كما أني عثرت في جثة أحد الضحايا على قطعة معدن |
| Dost görünen bürokratımız ve Kurbanın kardeşi son dört gündür baya konuşmuş. | Open Subtitles | صديقنا البيروقراطي ، وشقيق الضحيه كان يتحدثون كثيراً خلال الأربع ايام الماضيه |
| Ama bu bir Kurbanın hiç yaşam üzerinde doğrudan girişimi kaçtı ilk kez. | Open Subtitles | لكن هذه المرة الأولى التى تهرب فيها ضحية من قدرها المحتوم فى عالمها |
| Ve Kurbanın yarasıyla en uyumlu izi bu alet bıraktı. | Open Subtitles | لم تكن هناك مقذوفات للجرح والنمط الأقرب لمسار إصابة ضحيتنا |
| Sana 250. ana yolda yarım millik bir alan kalıyor orasının da Kurbanın ölmeden hemen önce bulunduğu yer olması muhtemel. | Open Subtitles | يتركنا مع إمتداد نصف ميل بالطريق السريع 250 حيث لزاماً على الضحيّة أَن تكون هناك قبل وقت قصير من تعرضه للقتل |
| Çete Birimi Kurbanın eski sevgilisinin nerelere takıldığını kontrol edip soruşturacak. | Open Subtitles | وحدة العصابات ستسأل بالأرجاء، وستحقق من مكان تسكّع خليل الضحيّة السابق |
| Kurbanın bu ölüm kapanına yalnız başına sokan kişiyi bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف من قاد الضحيّة إلى هذا المكان الخطر لوحده. |
| Cesedin etrafında fazla kan olmaması Kurbanın üçüncü kurşundan önce öldüğünü işaret ediyor. | Open Subtitles | وبناءً على قلّة تجمّع الدم حول الجثّة، فإنّ الضحيّة ماتت قبل الطلقة الثالثة |
| Bu da Kurbanın kapalı bir alanda esir tutulduğuna işaret edebilir. | Open Subtitles | مما قد يشير إلى أنّ الضحيّة احتُجز أسيرًا في مكان محصور |
| Kurbanın üzerindeki 156'nın da ne olduğu anlaşılmış oldu böylece. | Open Subtitles | لابدّ أنّ هذا ما عناه الرقم 156 على قميص الضحيّة. |
| Biliyorum bu garip gelecek ama kurbanların canlı olarak derilerinin yüzülmesi şimdi de son bu son Kurbanın kazığa geçirilmiş olması... | Open Subtitles | اعرف ان هذا سيبدو غريبا ولكن الطرق التي كان بها الضحايا تم سلخهم, تشويههم والآن الوضع على الخازوق بالنسبة للضحية الآخرى |
| Kurbanın sağ elinde dini bir şey var, görünüşe göre sıkıca tutuyor. | Open Subtitles | في القبضة اليُمنى للضحية عُثر على أدوات دينية مِن الواضح أنّها تمسكه |
| Bunun aksine, bir Kurbanın bedeninde şu metal parçasını buldum. | Open Subtitles | كما أني عثرت في جثة أحد الضحايا على قطعة معدن |
| Bu, son Kurbanın cesedinin bulunmasından bir saat önce çekilmiş. | Open Subtitles | هذا تم التقاطه قبل ساعه من ايجاد جثه الضحيه الاخيره |
| Bize sadece iki erkek ve sonuncu Kurbanın da kadın olduğunu söyleyebiliyor. | Open Subtitles | يمكنها ان تخبرنا ان اثنين منهما رجال و اخر ضحية هي امرأة |
| Kurbanın ne özelliği vardı da katil kimliğinin tespit edilmesini engellemek istedi? | Open Subtitles | ما الأمر المُميّز حقاً حول ضحيتنا لدرجة أراد القاتل أن يمحو هويته؟ |
| Evet ama hangi Kurbanın, neden bir eşleşme bulmak için Ozona'daki yerel... | Open Subtitles | ولكن اي من الضحيتين, لما لا تنسقي مع مكتب الطبيب الشرعي لأوزونا |
| Şunu dinle. "Kurbanın beynini bir dondurma kepçesiyle çıkardım." | Open Subtitles | استمع إذن إلى هذه بعنوانأقوم بإزالة ضحايا العقول بمغرفة الآيس كريم |
| - Bu mükemmel. İsimlerden bahsetmişken... Kurbanın parmak izini kontrol ettim. | Open Subtitles | هذا أمر عظيم ، بالحديث عن الأسماء أجريتُ بحثاً عن بصمات ضحيّتنا |
| Tahlil sonucunda, Kurbanın gözlerinde bulduğumuz maddelerin biber gazı kalıntıları olduğu anlaşıldı. | Open Subtitles | وسيد مسحة جمع من جميع أنحاء عيون فيك عاد كذلك رش الفلفل. |
| Korkuyu ve ihaneti ve istismarınızın Kurbanın üzerindeki uzun vadeli etkilerini hissetmelisiniz. | TED | عليك أن تشعر بالرعب والخيانة والتأثير طويل المدى على ضحيتك من جراء عدوانك. |
| Kurbanın boyu ve ağırlığı ancak kalan parçalara bakarak tahmin edilebilir. | Open Subtitles | طول و وزن الضحيّةِ يُمْكِنُ أَنْ يقدرُ فقط مِنْ البقايا الجزئيةِ. |
| Gözlerin, Kurbanın katil tarafından öldürülmesinden önceki son görüntüyü kaydettiğini söylerler. | Open Subtitles | يقولون العيون تأسر ضحيّة قتل الصورة الأخيرة يرى قبل هم مقتولون. |
| Amacımız Kurbanın sanıktan korktuğunu kanıtlamak. | Open Subtitles | نيتنا مع السيد تاكر أن نظهر أن الضحية كان خائف من المتهم |
| Bu ip Kurbanın boynundaki ipin aynısı. | Open Subtitles | هذا الحبلِ كَانَ مماثل إلى الحبلِ حول رقبةِ الضحيّةَ. |