"nar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرمان
        
    • رمان
        
    • الرمّان
        
    • غرينادين
        
    • دينار
        
    Yıkaya yıkaya mango ve nar aromalı tütsüye çevirdiniz be! Open Subtitles كم المرات عليّ أن أبدو برائحة المانجو و الرمان ؟
    Kaz ciğeri, Brüksel lahanası, ardıç meyveli nar jölesi, kekik yapraklı börülce. Open Subtitles براعم البروكسل في قشرة الرمان مع توت العرعر و أوراق الزعتر والفارو
    Iimon, kayısı ve nar ağaçları olan. Open Subtitles أشجار الحور، الزان، أشجار الزيتون الكلس، أشجار الرمان والمشمش
    Arkadaşınız için topladığınız kafur, nar ve taze guava meyvelerinden de yemeli. Open Subtitles كافور ، رمان و جوافا طازجة من منكم سـ سـ سيجمع كل هذا لصديقكم ؟
    Buzdolabında nar suyu ve buzlukta da hindistan cevizli dondurma var. Open Subtitles هنالك عصير رمان بالثلاجة وايسكريم جوز هند بالثلاجة
    Rom, tekila, brandy, likör, portakal, böğürtlen, ananas, ve özel gizli madde olarak da nar suyu. Open Subtitles مكون من الرم والتكيلا والبراندي, وتريبل سيك والبرتقال والتوت, والأناناس, والعنصر السري هو عصير الرمان.
    -Tüketim maddeleri. Juicy Fruit sakızı, kaş kalemi, nar suyu. Open Subtitles مواد إستهلاك , لبان الفاكهة , قلم تحديد حواجب عصير الرمان
    Ama sen video oyunu oynayıp, nar özlü vücut şampuanı kullanıyorsun. Open Subtitles لكن أنت تلعب ألعاب الفيديو وتستخدم غسول الرمان
    Her gece öter, nar ağacında, şuradaki inan bana aşkım, o bülbülün sesiydi. Open Subtitles في الليل هي تغني على شجرة الرمان يون صدقني يا حبي ، لقد كان العندليب
    Tarihi geçmiş Meksika malı burun spreyi ve nar suyu. Open Subtitles بخاخ انف مكسيكي منتهي الصلاحية و عصير الرمان
    Marine edilmiş ıstakoz rulolarıyla kızarmış yer mantarı, suşi ve bir de çılgın nar kokteyli alayım. Open Subtitles يم , سنحصل على سندويش سرطان البحر معالبطاطاالمقلية,وطبق السوشي, وأخر واحد من هذا الرمان المجنون المعروضلي.
    Artı, küvetimi geri alacağım ve buzdolabımda aptal nar suları görmek zorunda kalmayacağım. Open Subtitles بالاضافة الى اني استرجعت حوض استحمامي ولست مضطر للنظر الى عصير الرمان الغبي في ثلاجتي.
    Yanına biraz da nar ekledim. Open Subtitles وقد صنعتُ بعض شرائح الرمان هناك، وهي للعرض فقط.
    Yapma yahu, bir nar al bari. Open Subtitles أوه، تأتي الآن. ما لا يقل عن اتخاذ الرمان.
    nar rengi. Tamam şimdi oldu. Open Subtitles لون الرمان ، هذا هو اللون الصحيح
    Şu anda olgun nar kırmızısı. Open Subtitles انه الآن لونه يشبه الرمان الناضج
    Her sabah posasız, taze sıkılmış nar suyu olacak. Open Subtitles عصير رمان طازج كل صباح دون بذور
    Gina şampanyanı bir damla nar suyuyla sevdiğini biliyorum. Open Subtitles جينا", أعلم أنك تحبين شامبانيا" مخلوطة مع عصير رمان
    Adamın nar boyunda Adem elması vardır. Open Subtitles لقد كانت لكمتها موفقة - الرجل كانت لديه تفاحة آدم - بحجم حبة رمان
    Hayır, hayır. Ailemden korumayı tercih ederim. Onların olduğu yerde nar suyu ne olur biliyor musun? Open Subtitles لا,لا,لا,أحب عائلتي وهي مؤكسدة,وأتعلم ما الذي يجعل عصير الرمّان ذو صبغة؟
    Kahve, portakal likörü, nar şurubu. Open Subtitles - كريمة إيرلندية , " كوراكو " أزرقة " وشراب " غرينادين
    Araç sevkiyatı geldi, D'nar. Open Subtitles شحنة الادوات قد تم استلامها , دينار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more