"olduğun" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنك
        
    • انك
        
    • أنكِ
        
    • بأنك
        
    • كنتِ
        
    • أنّك
        
    • تكونين
        
    • لأنك
        
    • بأنّك
        
    • كنتَ
        
    • وجودك
        
    • تواجدك
        
    • أنّكِ
        
    • بأنكِ
        
    • كنتي
        
    Yer altı olsa bile burada benim misafirin olduğun için memnunum. Open Subtitles أنا مسرور أنك ضيفي هنا بالرغم من أن ذلك تحت الأرض
    Senden öncekiler gibi Kelid Aynası'nın mucizelerini keşfetmiş olduğun anlaşılıyor. Open Subtitles أرى أنك مثل كثيرين قبلك قد اكتشفت مباهج مرآة أراسد
    - Viktor, daha doğmamış olduğun bir dönemi özlediğinin farkında mısın? Open Subtitles هل تلاحظ انك لديك حنين لعصر لم تولد حتى فية ؟
    Siyah bıyıklı balina olduğun için daha saldırganca şeylere hazırlıklıydım. Open Subtitles لقد كُنت مُستعد لواحدة أكثر عنف بما أنكِ حوت أسود
    Beni artık sevmez olduğun gün sakın seviyormuş gibi davranma. Open Subtitles اليوم الذي لا تحبني فيه كثيرا لا تدعي بأنك تحبني
    Neden yeni taburcu olduğun hastaneden bir bayan babanın ben olduğu izlenimine kapılmış? Open Subtitles لمَ ستظن سيدة من المستشفى التي كنتِ فيها للتو بإنني أب جديد ؟
    Böyle...biri için aşırı derecede yanıp tutuşmak, onlar için merak uyandırarak... sahip olduğun, emek verdiğin herşeyi bir kenara koyarak riske etmek. Open Subtitles أن تكون.. مُولعٌ بشخصٍ ما وينقلب عليك بسببهم، لدرجة أنّك سوف تُعرّض كُلّ شيءٍ قد ملكته قط، أو عملتَ جاهدًا لإجله للخطر.
    Hey, Oloff. Erkek arkadaşken de devlikte olduğun kadar başarısızdın. Open Subtitles أولاف،أنت غير كافي كما أنك كنت قزم عندما كنا نتواعد
    Fez, sadece benimle olduğun kadar hiçbir zaman mutlu olamayacağını söylemek istiyorum. Open Subtitles ..فيز, أود القول أنك لن تكون سعيدًا مُطلقًا كما كُنت سعيدًا معي
    Hatırlıyor musun, benimle birlikte olduğun sürece herşeyin üstünden gelebileceğini söylemiştin? Open Subtitles أتذكرين عندما قلت أنك تستطيعين تولي كل شيء طالما أنا معك؟
    Birader inşallah o hıyar yakın olduğun kişilerden biri çıkar. Open Subtitles صديقي, أود أنك تجد ذلك المجرم بين الناس القريبين منك
    - Evet Söylemeyi unuttuğun ufak birşey kalmış... Bir polis olduğun. Open Subtitles كان هناك شىء واحد صغير نسيت أن تذكره أنك كنت شرطياً
    Evine şöyle bir bakınca, çok hırslı biri olduğun anlaşılıyor. Open Subtitles من منظر شقتك ,أستطيع أن أقول أنك شخص عاطفى جداً
    İşinde de çok başarılı olduğun için biraz daha tarz sahibi görünmeni istedim. Open Subtitles و اعتقدت انك تؤدى جيداً فى العمل و يجب ان تبدو بشكل افضل
    çocuklarımı özledim, ve burada olduğun sürece Francisco... benimle biraz daha fazla ilgilenebilirsin. Open Subtitles اشتقت لابنائي, بما انك هنا فرانسكو هل يمكنك ان تعطيني القليل من الاهتمام
    Bu kadar hayırsever olduğun için bu sefer seni bırakacağım. Open Subtitles بإعتبار أنكِ تقصدين الخير الآن .. سأدعكِ تذهبين هذه المرة
    Bana aşık olduğun için kendini aptal gibi hissetmez miydin? Open Subtitles لن تشعر بأنك غبي لانك وقعت في حب شخص مثلي؟
    Cerrah olduğun zamanlarda, ameliyathaneye girerken de yüzünün aynı bu şekilde olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles اتخيلها نفس تلك النظرة التي وجهتها الى او ار عندما كنتِ تزاولين الجراحة
    Korkak olduğun için bu cesetleri asla taşıyamayacağını söylemek için buradayım. Open Subtitles أنا هُنا لأخبرك أنّك لن تحرك تلك الجثث مطلقًا لأنك جبان
    Sanırım bunu birazcık daha sözlü olduğun zaman yapmayı isterim. Open Subtitles أعتقد بأني أريد فعل ذلك مجدداً عندما تكونين أكثر تحدثاً.
    Sevgilim dürüst olduğun için memnunum. Seni bunun için seviyorum. Open Subtitles حبيبتي أن مسرور لأنك صادقة و أحبك من أجل ذلك
    İfadeni incelediğimizde, tutsak olduğun süreyle ilgili bize yardımı olabilecek ayrıntıları hatırlayabileceğini umduk. Open Subtitles من بيانك، نعتقد بأنّك قد تتذكّر التفاصيل من أسرك الذي يمكن أن يساعدنا.
    Biliyor musun yolda olduğun son günlerde tek hayal ettiğim böyle gecelerdi. Open Subtitles الموسم الأخير عندما كنتَ علي الطريق، هذا كل ما تمنيت، ليلة كهذهِ؟
    Şimdi, küvette olduğun zaman ile Mac ve benim seni bulduğumuz zaman arasında Open Subtitles الآن، في مكان ما بين وجودك في هذا الحوض وماك وأنا العثور عليك،
    Burada olduğun bütün süre boyunca Dünya'yı gezmekten bahsedip durdun. Open Subtitles لقد كنت تتحدث عن رؤيه العالم طوال فتره تواجدك هنا
    Gün boyu içinde olduğun için, hamur işinden nefret edeceğini sanıyordum. Open Subtitles أعتقد أنّكِ تبغضين المعجّنات بعد كلّ هذا التحديق بها طوال اليوم.
    Yoo Jin Woo'yla olduğun için onları artık görmediğin doğru değil mi? Open Subtitles أليس الأمر بأنكِ لم تعودي تريهم لأنكِ كُنتِ مع "يو جين وو"؟
    Hala anlamıyorsun. Çünkü lisedeyken nasıl biri olduğun umrumda değil. Open Subtitles لازلتي لا تفهمي لاني انا لااهتم عن ما كنتي بالثانوية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more