"pek iyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • بشكل جيد
        
    • بحالة جيدة
        
    • بصحة جيدة
        
    • ليس جيداً
        
    • جيداً في
        
    • بحال جيدة
        
    • جيدة جدا
        
    • بشكل جيّد
        
    • جيدة جداً
        
    • لست بخير
        
    • بحال جيد
        
    • بتوعك
        
    • لا أجيد
        
    • لست جيدا
        
    • ليس أفضل
        
    Jimmy bir seri katili hamile bıraktığı haberini önce Pek iyi karşılamadı. Open Subtitles في البداية لم يتلقى جيمي انباء حمل قاتلة متسلسة منه بشكل جيد
    Sanırım Eska'yla ayrılma işi Pek iyi gitmedi değil mi? Open Subtitles لذا أعتقد الأنفصال عن أيسكا لم يجري بشكل جيد ؟
    Burada olmana sevindim Cole. Dostumuz şerif, Pek iyi değil. Open Subtitles سعيد لوجودك هنا ، كول صديقنا الشريف ليس بحالة جيدة
    Pek iyi görünmüyorsun. Ama tatlım, sen de benimle gelsen? Open Subtitles والآن يا فرانك اذهب إلى المتجر ثم عد للمنزل لتتناول دواءك فأنت لا تبدو بصحة جيدة
    Komutan Kalfas'ın davranışı nedeniyle sizden özür dilerim. Diplomaside Pek iyi değildir. Open Subtitles اعتذر بالنيابة عن كالفاس هو ليس جيداً في الدبلوماسية
    Ben Pek iyi uyuyamadım, ama ev gayet iyi. Open Subtitles لا أَنَامُ جيداً في أي مكان لكن البيت لطيف
    Yani her zaman hoş görünüyorsun ama şu anda Pek iyi görünmüyorsun. Open Subtitles أعني أنت تبدين بحالة جيدة دائماً، لكنك لا تبدين بحال جيدة جداً
    Şu aralar Türklerle ilişkilerimiz Pek iyi değil. Open Subtitles الآن .. العلاقات مع الأتراك ليست جيدة جدا نيكسون أزعجهم
    En son ergen bir kızı yetiştirmeye çalıştığımda işler Pek iyi gitmemişti. Open Subtitles المرة الأخيرة التي حاولت بها رعاية فتاة مراهقة، لم تنتهي بشكل جيد.
    Ama annenle Pek iyi anlaşmıyorduk. Open Subtitles ولكنني وأمك لم نكن سعيدين دوماً بشكل جيد معاً
    Demek ki, bu Pek iyi olmayacak. Open Subtitles حسنا، إذن سوف لن تتعامل بشكل جيد مع هذا.
    Mary Pek iyi hissetmiyor. Bebekle beraber evde kalacağız. Open Subtitles مارى ليست بحالة جيدة سوف نمكث فى المنزل مع الطفل
    Linda kendini Pek iyi hissetmiyordu. O sadece uyuyordu... Open Subtitles ليندا لم تكون بحالة جيدة .. لقد كانت نائمة فقط
    Hayır onu evden çıkartamazsınız, ayrılmayı kendisi istemeli... ya da tanrı korusun, zavallıcık son zamanlarda kendini Pek iyi hissetmiyor. Open Subtitles هذا سؤال مشروع أنت لا تستطيع طردها هي يجب أن تقرّر الرحيل ، والا لاسمح اللّه مسكينة لم تكن تشعر انها بصحة جيدة مؤخرا
    Arkadaşını yere serdi ki adam şimdi Pek iyi değil. Open Subtitles الذي هو الان ليس بصحة جيدة. حسنا,هذا مدهش
    Zamanlama Pek iyi değil , hepsi bu. Open Subtitles انه الوقت, على الارجح ليس جيداً في إعطاء كل شيئ
    Matematiğim Pek iyi değil ama kısa sürede çok artıyor. Open Subtitles أنا لست جيداً في الرياضة لكن الرقم يتعاظم بسرعه.
    - Pek iyi değil Mike. En son konuştuğundan daha kötü. Open Subtitles - ليست بحال جيدة يا مايك، أسوأ منذ أن تكلمت معه
    - Sanırım yaptığın şeyde Pek iyi olmadığından Open Subtitles لم يكن هذه سهل اعتقد لانيك لستى جيدة جدا فيما تفعلين
    Bu tarz yerlerde Pek iyi hissetmediğimi bilirsin. Open Subtitles أنتَ تعلم , فأنا لا أتحمّل ركوب القوراب بشكل جيّد
    Size karşı dürüst olacağım çocuklar. Pek iyi değilim bu aralar. Hele bu sabah hiç iyi değilim. Open Subtitles سأكون صادقاً معكم يا شباب أنا لست بخير, نهائياً هذا الصباح
    Kitty ve ben Evan'ı parka götürmeye başlamadan öncesine kadar Pek iyi günler geçirmiyorduk. Open Subtitles تعلم كيتي وانا لم نكن بحال جيد حتى قبل ان تبدأ اخذ ايفان للمنتزه ..
    Babanı eve götüreceğim, Pek iyi hissetmiyor. Open Subtitles سآخذ والدك إلى المنزل إنه يشعر بتوعك
    Özel günlerle ve o günlerde verilen hediyelerle aram Pek iyi değildir. Open Subtitles لا أجيد التعامل مع المناسبات الخاصة أو الهدايا التي يتم تبادلها فيها
    Deyişlerle aram Pek iyi değildir bilirsin. Open Subtitles أنا لست جيدا مع التعبيرات تعلمين ذلك . 107 00: 06:
    Pek iyi bir iş çıkaramadım ama. Open Subtitles , ليس أفضل أعمالي على أية حال أرادت أن تظهر بسن الـ48

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more