"söylemedim" - Translation from Turkish to Arabic

• أقل
• أخبر
• اقل
• أخبرك
• أخبرها
• أخبرهم
• اخبر
• لم أفعل
• أقُل
• اخبرك
• أخبركِ
• اخبره
• أذكر
• لم أخبره
• أقلها

Telefon geldi ve hemen çıktım, ama nereye gittiğimi söylemedim.
وأنا الذى استقبل المحادثة,واخبرتك بذهابى, ولكنى لم أقل الى اين

Endişelenme, Olcha hakkında hiçbir şey söylemedim senin hakkında da hiçbir şey söylemem.
لا تقلق، لم أقل أي شيء يتعلق بأولكا ولن أبوح بأي شيء يخصك

Hey, dur bir dakika Bunu yapamazsın. Dediklerimi duydun. Hiç bir şey söylemedim.
لحظة، لا يمكنك فعل هذا عليك سماع قصتي لم أقل شيئاً، أحدهم يكذب

Bunu kimseye söylemedim ama her zaman sizin mesleğinizi yapmak istemişimdir.
لم أخبر أحدا بهذا لكن كنت دائماً أود فعل ما تفعلين

Ben seni zenci yapacağımı söylemedim ki. Seni trene bindireceğimi söyledim.
انا لم اقل انى ساجعلك اسود انا قلت انى ساركبك القطار

Ve ben de söylemedim çünkü önce seni denemek istedim.
و أنا لم أخبرك لأنني كنت أريد أن أحاول اخراجك

- Evet, bunu hiç söylemedim. - Ama düşünmüş olabilirsin.
لم أقل ذلك هذا لا يعني انك لا تعتقدين ذلك

Ben onu buraya getirmek için söylemedim. Ben bunları öldürmek için emretti.
لم أقل لكم أن تحضروها إلى هنا لقد طلبت منكم أن تقتلوهم

Size söylemedim zira daha hiç birşey için gönüllü olmadım.
لم أقل شيئاً لأنني لم أتطوع لأي شيء حتى الآن

- Hayır. Hayır, bunu asla söylemedim. O kadar çok kelimeyle değil.
لا , لا , لم أقل ذلك أبداً وليس العديد من العبارات

Bir şey söylemedim çünkü öldükten sonra adını lekelemek istemedim.
لم أقل شيئا لأنني لم أرد تشويه سمعتها بعد وفاتها

Daha önce buna karışmak istemediğimden, bu konu ile ilgili birşey söylemedim.
أنا لم أقل شيئاً في السابق لأنني لم أرد التورط في الأمر

Ben öyle bir şey söylemedim, onu söyleyen bir oyuncuydu.
و أنكِ لا تمتلكين مشاعر تجاهي أنا لم أقل هذا

Jenny'e daha söylemedim çünkü söylersem hemen harekete geçmek ister.
ولم أخبر جيني لأنها سترغب في القيام بشيء ما ألأن

Bunu karıma bile söylemedim ama her gece kâbuslar görüyorum.
.. لم أخبر زوجتي بهذا لكن كل ليلة تخالجني الكوابيس

Bana yalan söyledin. Sana konuşamadığımı söylemedim. Sen öyle varsaydın.
انا لم اقل انى لا اتحدث الانجليزية انت افترضت ذلك

O gece, birkaç gün içinde şirketten ayrılıp orduya katılacağımı söylemedim mi?
ألم أخبرك بالليل منذ بضعة أيام، أني سأترك الفرقة.. و سألتحق بالجيش؟

- Bunlardan hiçbiri hakkında haberi yok. - Çünkü ona söylemedim.
. إنها لا تعرف شيئاً عن هذا . لأننى لم أخبرها

Yapabileceğimi bilirdim hep onlara asla söylemedim.
كنت أعلم دائماً أنني أستطيع لم أخبرهم أبداً

Kendisi ile tanışmadan önce kocama bir bebek doğurduğumu hiç söylemedim.
انا لم اخبر زوجي أبداً, أنني أنجبت طفلاً قبل أن نتقابل.

Ben burada yaşadığımı ya da yaşamadığımı söylemedim. Bakın, o gerçekten çok ısrarlı.
أنا لم أقل أنني فعلت و لم أفعل اسمع إنه مصر جداً

Doğru erkeği bu gece aradığımı söylemedim.
إنني لم أقُل بأنّي أبحث عن هذا الرجل اليوم

Sana söylemedim cünkü bunun büyük bir sorun oluşturmasini istemedim.
انا لم اخبرك لانني لم ارد ان اجعله بالامر الهام

Seni rahatsız edeceğini bildiğim için sana söylemedim.
لم أخبركِ لأني اعتقدت أن هـذا قد يزعجـكِ.

Ona da söylemedim ama göndermeyi akıl edebiliyor.
حسناً، انا لم اخبره ايضاً انه يهتم بي اكثر مما انت تفعل

Yalan söylemedim. Sadece konu dışı şeyleri paylaşmamayı tercih ettim.
لم أكذب، لقد أخترت ألا أذكر حقائق لا فائدة منها

Beni görmek için gelmiş. Merak etme, hiçbir şey söylemedim.
جاء للقائي، لا عليكَ، لم أخبره بشيء عن أيّ شيء

Belki her heceyi tam olarak söylemedim ama aşağı yukarı söyledim.
ربما لم أقلها بالضبط ، لا لكن أساسياً قلتهم ، أجل