"yürüme" - Translation from Turkish to Arabic

    • المشي
        
    • تمشي
        
    • للمشي
        
    • تمشى
        
    • المشى
        
    • سيراً
        
    • مشي
        
    • مشياً
        
    • سيرا
        
    • تمش
        
    • سيرًا
        
    • مسيرة
        
    • للسير
        
    • تسِر
        
    • والمشي
        
    D'Agostino'dan yürüme mesafesi ortada 2 blok, yukarı ve aşağıya doğru 6 blok. Open Subtitles :مسافات المشي من متجر داغوستينو عمارتين باتجاه المدينة وستة عمارات داخل وخارج المدينة
    Yapabildiğim kadar çok yürüme antremanı yaptım ve iki kişi bana destek olurken bir yerden bir yere yürüdüm TED و تدربت على المشي قدر ما أستطيع، و تدرجت من مرحلة شخصين يمسكان بي
    Bizim diz modelimizin eski versiyonlarından birini kullanıyor ve aynı 10 metre yürüme testini yapıyor. TED هنا يرتدي أواحدة من أول منتجاتنا من الركب الاصطناعية ويقوم بأداء اختبار المشي لمسافة 10 أمتار
    Yürüdüğün zemin, yürüme şeklini etkiler mi? TED و الأرض التي تمشي عليها، هل يمكن أن تُؤثر على طريقة مشيك؟
    yürüme mesafesinde olmadığı taktirde, şu tepeden bu tepeye gidemiyorlar. Open Subtitles إنهم عاجزين على الحصول من هذا التل إلى تلك إلا انها قريبة بما فيه الكفاية للمشي
    yürüme zamanı geldi. Open Subtitles حسنا ايتها الفتاه الفوضويه حان الوقت ان تمشى على رجليكِ
    Bu eğriler dik durabilmemizi ve yürüme, sıçrama gibi aktivitelerde omurgaya binen fiziksel yükün azalmasını sağlar. TED وتساعدنا هذه المنحنيات على الوقوف وإمتصاص بعض الضغوط التي تتولد من أنشطة نقوم بها مثل المشي والقفز.
    Asıl ana fikir ise yürüme, bisiklet ve transitin şehir ve toplumlar için şart olduğu. TED ولكن في الحقيقة المشي وركوب الدراجة ووسائل النقل العام هي الطريقة التي تزدهر بها المدن والمجتمعات.
    Bazen de gökyüzünde yürüme denemeleri yaptık, ileri düzey teknikler geliştirdik; daha çok Spiderman gibi, ağaçtan ağaca atlayarak boşlukta süzüldük durduk. TED وقد مارسنا تقنيات متطورة مثل المشي في السماء، حيث يمكن أن تنتقل من شجرة لشجرة عبر الفضاء، نوعا ما مثل سبيدرمان.
    Fakat sıkı bir çalışma ve birazda şansla bir gün tekrar yürüme şansınız olabilir. Open Subtitles ولكن بالكثير من الجهد والقليل من الحظ أعتقد أن هناك امكانية أن تستطيع المشي ثانية يوماً ما.
    Belki de Kek'lere Giriş ya da İleri düzey yürüme gibi derslerle başlamalıyım. Open Subtitles ربما يجب أن أراجع المحاضرات مثل مقدمة إلى الفطائر، أو المشي المتقدم
    En yaygın görünen türü somnambulizmdir. Uykuda yürüme. Open Subtitles النوع المنتشر هو السومنامبيوليزم المشي أثناء النوم
    Çünkü yürürsem ayağım daha kötü olabilir, düşündümde belki... siz yürüme işini yapın ben de içme işini. Open Subtitles لأن ساقي تؤلمني فقط إذا مشيت كثيراً. ربما يمكنك أن تمشي و أنا يمكنني أن أشرب.
    Tekrar yürüme ihtimalin çok düşük. Open Subtitles احتمال ان تستطيع ان تمشي مرة اخري قليلة جدا
    En fazla 15 dakika yürüseler, ortalama yürüme hızı saatte 5-6 kilometre olsa ortalama ne kadar çapta arama gerekir? Open Subtitles لنقل سيمشـون على الأغلب 15 دقيقـة السرعة الطبيعية للمشي 3 أميال للساعـة والذي يجعـل المساحـة تقريباً
    Bana çok yakın yürüme Open Subtitles لا تمشى بالقرب منى هكذا
    İnsanlar bununla geziyor çünkü yavaş yavaş, yürüme kabiliyetlerini kaybediyorlar. Open Subtitles -هذه شاحنة البشر يركبونها لأنهم يفقدون ببطء قدرتهم على المشى
    - Bu yoldan gidersek Anayol 5 günlük yürüme mesafesinde. Open Subtitles تبعد الطرقات السريعة حوالي خمسة أيام سيراً على الأقدام من هذا الطريق
    Bar da arabasını bulduğunuz yere yürüme mesafesindeymiş. Open Subtitles والحانة تبعد مسافة مشي عن حيث وجدتم سيارته
    Önlem olsun diye aldım, çünkü kulübe yerel tımarhaneye yürüme mesafesinde. Open Subtitles أحضرته كإجراء إحترازي لأن هذه الكوخ على مسافة قريبه مشياً من المصحه النفسيه المحليه
    Ama bu günlük spamız, şarap barımız, ateşimizi söndürecek bir yer demek ve tüm bunların hepsi yürüme mesafesinde. Open Subtitles ولكن هذا يعني أن سيكون لدينا منتجع صحي في اليوم، بار النبيذ، ومحطة النار، مسافة قصيرة سيرا على الأقدام.
    Bu yeni hastası. Sana Foley kateteriyle gelirlerse koş, Jack. yürüme! Open Subtitles هل أحضروك أنت أيضاً،، اركض يا جاك لا تمش!
    Ormanın içinden mezarlığın güneyine doğru 10 dakikalık yürüme mesafesinde. Open Subtitles مقربة 10 دقائق سيرًا عبر الأحراج من هنا جنوب المقابر.
    Yıldız geçidinden yarım günlük yürüme mesafesinde konuşlanmış. Open Subtitles أنه يقع على مسيرة نصف يوم من الباب مشيا على الأقدام
    Bana biraz yürüme izni verecek kadar nazikti. Open Subtitles كانت لطيفة بما فيه الكفاية لتسمح لى بالذهاب للسير قليلا
    - O bozulmuş. - yürüme dedi. Open Subtitles ــ إنها معطلة "ــ مكتوب باللافتة: "لا تسِر
    Ne yaparlarsa yapsınlar beynimdeki tümör yürüme, konuşma ve tek başıma banyoya gitme yetilerimi elimden alacak. Open Subtitles ولا يهم ماسيفعلونه الورم داخل دماغي سيبقى يعمل على تدمير قدرتي على الكلام والمشي والذهاب إلى الحمام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more