| Yaşamasına, yaşayacağına söz verdiğim 19 yaşındaki bir çocuğa yardım ediyorum. | Open Subtitles | أنا اساعد رجل في 19 من عمره الذي وعدته انه سيعيش |
| Yaşamasına, yaşayacağına söz verdiğim 19 yaşındaki bir çocuğa yardım ediyorum. | Open Subtitles | أنا اساعد رجل في 19 من عمره الذي وعدته انه سيعيش |
| Burada bazı insanlar 9 yaşındaki bir kızın evlenmeye hazır olduğunu düşünür. | Open Subtitles | بعض الناس هنا تنظر للفتاة على انها مستعدة للزواج في سن التاسعة |
| Bir baba, iki kızı ve 50 yaşındaki bir temizlikçi. | Open Subtitles | أبٌ و بنتاه و عاملة نظافة في الـ50 من عمرها |
| Eğer şüphe duyuyorsanız, benim yaptığım gibi, dört yaşındaki bir çocuğa verdiğiniz sözden geri dönmeyi deneyin. | TED | وإذا كنت تشك في هذا، حاول، كم حاولت أنا، أن تتراجع عن وعد قطعته لطفل في عمر الرابعة |
| Bay Callahan 35 yaşındaki bir matematik hocasına göre oldukça ateşli. | Open Subtitles | استاذ كالاهان مثير للغايه بالنسبه لمدرس رياضيات في ال 35 من العمر |
| Cinselliğin, senin yaşındaki bir kadına "cinsiyet" anlamı dışında bir şey ifade etmemesi gerekiyor. | Open Subtitles | لامرأة في عمرك ، الجنس ينبغي أن يكون مرادفاً للنوع فقط |
| Dört yaşındaki bir çocuğun hayal kırıklığından ne anladığını biliyormusunuz? | Open Subtitles | هل تعرف كيف تبلغ من العمر أربع سنوات تفهم الإحباط؟ |
| Senin yaşındaki bir kızın neden evlenmek istediğini anlamıyorum. 15. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أفهم، لماذا فتاة في مثل عمرك ترغب في الزواج. |
| Dün 12 yaşındaki bir kız öğrenci Truva duvarlarının tam yüksekliğini bildi. | Open Subtitles | بالأمس رأيت تلميذة في الثانية عشر تعرف مقاييس ارتفاع حوائط طروادة بدقة |
| Yeni bir müvekkille buluşmam gerekiyordu dokuz yaşındaki bir çocuğa yanlış teşhis koymuş ve neredeyse onu öldüren bir pediyatrist. | Open Subtitles | ليس هنالك محاكمات كان من المفترض أن ألتقي بموكّل جديد طبيب أطفال أخطأ في تشخيص طفل في التاسعة من عمره |
| 14 yaşındaki bir çocuk uluslararası bir aranmayı nasıl atlatır ki? | Open Subtitles | كيف يمكن لول في 14 من عمره التخلص من ملاحقة دولية؟ |
| Benden kilometrelerce uzakta tek başına görev yapan 22 yaşındaki bir kişi benimle güven içinde iletişim kurabilmeli. | TED | كان هناك فرد في الـ 22 من عمره يقود بمفرده على بعد آلاف الاميال من مركزي وكان يجب ان اتواصل معه .. وان يكون هناك |
| - 17 yaşındaki bir kız, tek başına yolculuk etmemeli. | Open Subtitles | فتاة في سن الـ 17 لا يفترض عليها السفر وحيدة |
| Bundan çıkardığımız sonuç, elinde tanklar olan 9 yaşındaki bir kız çocuğuyla zıtlaşmak istemezsiniz. | TED | و تعلمنا أنه لا أحد يريد أن يخالف رأي طفلة في سن التاسعة و تملك دبابات. |
| Bak, 13 yaşındaki bir kızı öldüren bir adam için kendimi ortaya atamam. | Open Subtitles | أنظر, لا يمكنني الدفاع عن رجل قتل فتاة في الـ 13 من عمرها |
| 11 yaşındaki bir kız şöyle dursun kimse kendi sesini bozmadan birkaç dakikadan fazla böyle bir ses çıkaramaz fakat Joe saatlerce konuşabilir. | Open Subtitles | لا أحد يمكنه إصدار ذلك الصوت لدقائق دون أديّة صوته الطبيعي ناهيك عن أنها في 11 من عمرها الشبح يستمرّ في ذلك لساعات |
| O lastik örümcek beş yaşındaki bir kızı bile korkutmadı. | Open Subtitles | العنكبوت المطاطي لا يخيف فتاة في عمر الخامسة |
| İspanya'dayken 40 yaşındaki bir kadını ağlatmıştım. | Open Subtitles | لقد جعلت امرأة اسبانية في ال 40 من عمرها، تصرخ من شدة الإثارة |
| Senin yaşındaki bir erkek kızlar hakkında rüya görmez mi? | Open Subtitles | الا ينبغي لصبيا في عمرك أن يحلم بالفتيات؟ |
| 16 yaşındaki bir kızdan bahsediyoruz. Gerekirse onun hakkından geliriz. | Open Subtitles | هي فتاة في 16 من العمر أعتقد أننا أقوى منها |
| Senin yaşındaki bir genç adamın asi olması hayatın kaçınılmaz gereklerinden biridir içtenlikle diyorum, gücün bir simgesidir. | Open Subtitles | التمرّد لشاب في مثل عمرك هو أمر طبيعي، بصراحة، علامة على القوة |
| Ben de iki yaşındaki bir çocuk gibi davranarak çalışmayı reddettim. | TED | ولذلك كنت أتصرف كطفلة في الثانية ورفضت العمل |
| 8 yaşındaki bir çocuğu Noel'in mutlu etmesi gerekiyor. | Open Subtitles | الاولاد في عمره يفترض أنهم سعيدون بالعيد |
| Bunlardan biri de yüzünden vurulmuş altı yaşındaki bir kız çocuğu. | Open Subtitles | بينهم فتاة بعمر 6 تم إطلاق .النار على وجهها من قرب |
| Çünkü eskiden odamda Mariah Carey olan şey şimdi 15 yaşındaki bir çocuğun odasında, Tiwa Savage. | TED | لأن ما كان يُجسِّد (ماريا كاري) في غرفتي، هو الآن في غرفة صبي في الخامسة عشر، (تيوا سافاج). |
| Sence ters davranışlara altı yaşındaki bir çocuğu kaçırma da dahil mi? | Open Subtitles | أتعتقدين بأن سلوك المتمردين يشمل الإعتداء على صبي في السادسة من العمر؟ |
| Onun yaşındaki bir kıza göre, olağan dışında güçlü. | Open Subtitles | حسنا، بالنسبة لفتاة في عمرها إنها قوية بطريقة غير طبيعية |
| 80 yaşındaki bir adamın öpmesinden ne olacak? | Open Subtitles | كانت مجرّد قبلة من عجوز في الـ80 من عمره |